Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

20 Ocak '14

 
Kategori
Futbol
 

Aziz Yıldırım Davası

Keşke hukuka olan inancımızı kaybetmeseydik de bugün olan biteni adam gibi oturup tartışabilseydik.

Son üç yılda o kadar çok ve büyük hukuki gelişme oldu ve bu gelişmelerle hepimizin kafası o kadar çok karıştı ki bırakın neye inanacağımızı, ne düşüneceğimizi dahi bilemez hale geldik.

Şayet davalar hep bir tarafın lehine diğerinin aleyhine olsa, itiraz edene birilerinin “haksızsın” deme şansı olurdu. Fakat davalarda haksızlığa uğradığını iddia edenler sürekli yer değiştirince ve bunlar çok kısa sürelerde olunca herkes kafasında hukukun yerine yeni bir sistem koyuyor: “işine gelme”

Bugün konudan bağımsız olarak mahkeme kararlarından işimize geleni kabul ediyor, işimize gelmeyeni reddediyoruz; Aziz Yıldırım kararında olduğu gibi.

Muhtemelen Trabzonsporluların tümü, Galatasaraylıların çoğunluğu ve Fenerbahçeliler hariç diğer takım taraftarlarının en az yarısı mahkemenin haklı bir karar verdiğine, Aziz Yıldırım'ın suçlu olduğuna inanıyor; Fenerbahçelilerin çoğu da bunun tersine. Yine muhtemelen Aziz Yıldırım Galatasaray başkanı olsaydı bu denklemde Fenerbahçe ve Galatasaraylıların yeri değişecekti. Tüm bunlara ilaveten olayda herkes birbirini “kör” olmakla suçluyor. Fenerbahçeliler “bu davanın bir komplodan ibaret olduğunu nasıl olur da anlamazsınız” derken diğerleri “apaçık şikeyi nasıl göremezsiniz”in peşinde.

Peki; sadece bunlar bile bu işte bir terslik olduğunu göstermiyor mu?

Bir hukuki kararın vicdanlar üzerindeki etkisi takım taraftarlığına veya içinde bulunulan gruba endeksli olabilir mi? Veya böyleyse bu taraftar kimlikli tarafların iddialarının doğru olduğu nasıl savunulabilir?

Maalesef Türkiye ileri gitsin isterken geriye gidiyor. Hukukun tartışıldığı yerde hangi konu üzerine uzlaşma sağlanabilir?

Aziz Yıldırım suçlu mu değil mi gerçekten bilmiyorum fakat onun “ne şikesi memleket elden gidiyor” sözündeki haklılık payını teslim etmek gerek; bu cümleyi ülkede şikeden çok daha önemli meseleler var şeklinde yorumlayarak.

Sözün özü, bugün benim nazarımda sözleri dikkate alınıp üzerinde tartışılması gereken kişi Aziz Yıldırım suçludur diyen Fenerbahçeli ile suçsuzdur diyen diğer takım taraftarlarıdır. Bu, Aziz Yıldırım suçsuzdur diyen Fenerbahçelinin veya suçludur diyen diğer takım taraftarlarının haksız olduğu anlamına gelmiyor elbette ancak ne yazık ki mevcut şartlar itibariyle onların inandırıcılığı kalmadı.

Sanıyorum mahkeme kararlarına inancın yok denecek kadar aza indiği, her görüşün aksine bir dolu söylenecek söz olduğu bu dönemde işin sırrı, herkesin bir saniye durup “acaba benim düşüncelerim gerçekten içinde bulunduğum zümreden kaynaklanıyor ve yanlış olabilir mi?” diyebilmesi. Bu kaotik ortamdan bunu yapabildiğimiz ölçüde uzaklaşabileceğiz; aksi takdirde patinaja devam.

can.nizamoglu@gmail.com        

 
Toplam blog
: 788
: 1417
Kayıt tarihi
: 11.11.07
 
 

Çoğu çocuk gibi ben de futbolcu olmak istedim, olmadı. Bu oyundan kopmamak adına üniversite yılla..