Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

17 Ağustos '11

 
Kategori
Futbol
 

Aziz Yıldırım ve Fenerbahçe

Aziz Yıldırım ve Fenerbahçe
 

Aziz Yıldırım: Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı.


Futbol Federasyonun almış olduğu karar bana göre alınması gereken bir karardı. 

Ben de böyle bir karar çıkmasını zaten bekliyordum. En azından umut ediyordum. 

Bir Fenerbahçeli olarak Başkanımız Aziz Yıldırım’ın haksızlık yapıldığını şimdi daha da inanmaya başladım. 

Şöyle ki 26 klasör de on binleri varan belge Federasyonun önüne çıkacak ve Federasyon şöyle diyecek. “Ben bu belgelerden şike olduğuna dair inandırıcı bir unsur göremedim. Ama madem ki şike olduğuna iddia ediliyor ben de daha kapsamlı bir şekilde araştırma yapılmasını ve önüme daha detaylı ve inandırıcı deliller gelmesini istiyorum. Aynı zaman da mahkemenin gizlilik sürecini tamamen kaldırılmasını ve tutuklularında savunmalarını aldıktan sonra gerekli cezaların o zaman verileceğini” altına basarak belirtiyor. 

Şimdi soralım. Futbol Federasyonu bu kadar belge olmasına karşın neden yeterli görmedi. 

Futbol Federasyonun amacı neydi. Fenerbahçe’yi kurtarmak mıydı? Yoksa şike yapıldığına inanmıyor mu? Şike yapılmadıysa bu belgeler telefon konuşmaları ve görüntüler dahi ne anlama geliyordu? Bu kadar belge yeterli olmuyor mu? 

Ben burada takıldım kaldım. 

Bir kulüp düşünün. Başkanı ülkenin yalnız futbol dalında değil diğer branşlar da gelişmesi adına çalışacak ve seferber olacak. Stat dahi spor tesisleri kazandıracak ve bunu kendi olanakları ile yapacak. Hiçbir kuruluştan da yardım almadan. 

Rakibi ise parası olmadığı için ve stadını kendi olanakları ile yapamadığı için devlet el uzatacak. Kendilerine modern bir stat teslim edecek. Eski stadının yıkım işlerine geldiğinde iş sonradan anlaşılıyor ki stat çürükmüş. Çünkü yıkım planlandığı tarihten çok önce tamamlanıyor. Yani bizler başkanımızın yapmış olduğu stadımızda maçlarımızı oynarken onlar daha düne kadar maçlarını çürük stat da oynarlarmış. 

Öyle bir kulüp düşünün. Taraftarı gönül vermiş. Sevgi ile merhametle takımına sarılmış. Hangi bir kulüpte var bu. Rakipleri gıpta ile bakıyor. En kötü maçlarımızda bile 30 – 35 bin arası oynarken en kuvvetli rakibi bile maçlarını önemli maçlar hariç neredeyse boş tribünler önünde oynamakta. 

Ben böyle bir kulüp düşünemiyorum. Ama var. Bu Kulübün adı Fenerbahçe. Nerede ise dünya da emsali yok. Tüm branşlarda şampiyon. Ne diyebilirim ki. Herkes ister böyle bir kulübü tutmak. Ama tuttuğu kulüpten böyle bir şey göremeyince her türlü karalamakta onlara yakışır alkışlayacakları yerde. 

Şimdi herkesin vicdanına kulak vermesini diliyorum. 

Bütün işini gücünü bırakacak bir tek sevdiği ve hiçbir hizmetten kaçmadan 24 saatini sağlığı elverdiği müddetçe çalışacak kişiliğe sahipken üstelikte Sporda Şiddet ve Düzensizliğin Önlemesine Dair Kanun yasasının çıkmasında öncülük yapıp yasanın çıkmasını sağlayacak ve o kişi ŞİKE yapacak. 

Ben de buna karşılık eğer Futbol Federasyonu 26 klasör ve on binleri bulan belgenin içinde inandırıcı bir şekilde ŞİKE yapıldığına dair bir vurguya rastlamadıysa bunun işin içinde bir bit yeniği vardır diyorum. 

 

Sevgi ve saygılarımla. 

 
Toplam blog
: 540
: 3176
Kayıt tarihi
: 02.01.07
 
 

Hiç bir motorlu araca binmeyi sevemedim. Daha doğrusu sevdiremediler. Onun yerine iki tekerlekli ..