- Kategori
- Babalar Günü
Babam Neredesin
Babam Ahmet ustam neredesin?
Yıkılmayan dağım neredesin?
Kıvırcık saçlarım kısa da olsa senin tarayıp okşamanı bekliyor. Senin nasırlaşan ellerinle saçlarımın taranması nasıl da mutlu ederdi beni biliyormusun?
Babam Ahmet ustam, keşkelerim boynumu bükse de, Sen benim yıkılmaz dağım dın. Seni kaybettiğim gün o dağ yıkıldı.
Özledim babam. Sana ihtiyacım var. Kıvırcık kızının hem de her zamankinden daha çok ihtiyacı var. Kimse tutmadı, tutamaz yerini. Şimdi yanımda olmalıydın. Kollarının arasında sarılıp koklamalıydın. Hasretim Babam sıcacık bakışına, kokuna.
Sen benim kocaman dağımdın. Bense, o dağdan kopmuş geride kalan sadece bir taş parçası. Yuvarlanıyorum. Gelenin ayağında, gidenin ayağında tekmelendikce kırılıp ufalanıyorum. Dayanmaya çalışıyorum. Yağmurlara, rüzğarlara, güneşin keskin sıcaklığına. Ufalandıkca ufalansam da kimseye farkettirmek için direniyorum. Nereye kadar bilemiyorum Ahmet ustam.
Her geçen gün bir o kadar daha özlüyorum. Biliyorum dönülmeyen, istesem de sana gelemeyeceğim yoldasın. O yollar meşakatli, sabır, şükür, hamd isteyen yollar... Özledim babam. Bekliyorum, sabırla , şükürle hamd ederek. Sana, anneme ,kızıma geleceğim günü.
Sevdiklerimi kabedersem yaşayamam diyen ben, yaşanıyormuş. Yaşıyorum işte içim buruk olsa da. Kolum kanadım kırık olsa da yaşanıyor be babam.
Babam, Ahmet ustam, kıvırcık kızın özledi seni, sizlere geleceği güne kadar da çok özleyecek.