Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

28 Aralık '21

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Bağırarak Konuşan İnsanlar

Bağırarak konuşan insanlar toplumda kendilerini önemsiz gören psikolojik rahatsızlığı olan kişilerdir. Kimsenin kendilerini duymadığını, anlamadığını düşünürler. Sevgisiz ilgisiz kalmış, herkese her şeye öfke duyan kişilerdir.
 
Bilgi ve beyin gücü zayıf olduğu için bağırarak konuşurlar, güven eksiklikleri vardır.
 
Ciddiye alınmak, dinlenilmek isterler. Eziklerin konuşma şeklidir. Kimseye fikirlerini, düşüncelerini, isteklerini, duyuramadıkları için bağırarak bir şeyler yapabileceklerini düşünürler.
 
Herkes susup beni dinlesin diye sürekli kendini belli etme çabası içindeki zavallı insanlar, hayatlarındaki silikliği bu şekilde yok etmeye çalışırlar.
 
Her yerdeler, iş yerinde, telefonda, restoranda, otobüste. Bizler kulağını ve beynini aldırmış bu kişilerin özelini öğrenmek zorunda mıyız?
 
Suçluluk psikolojisi içinde olan insanlar bağırarak konuşurlar. Böylece kendilerini haklı görüp, haklı görmelerini isterler.
 
Kulak problemi olabilir, çalıştığı yer çok gürültülüyse bağırarak konuşması gerekiyordur. Bu duruma zamanla alışır alıştığı içinde öyle konuşabilir. Aile veya arkadaş ortamından öyle alışmış olabilir.
 
Bağırarak kendisini ve içindekileri ifade etmek, bir anda her şeyi anlatayım kimse beni bölmesin derdine düşmüş olabilirler.
 
Karşısındaki cahil veya sağır olursa ona anlatabilmek için bağırabilir. Beni delirtmeyi başardıklarında dönüştüğüm insan tipidir.
 
Sesini yükselterek bağırmak tipik suçluluk psikolojisidir. Bu düşünceye ben de katılıyorum. Korkudan ödü kopanlar var. Haksız insan çok bağırır. Haksız olduğu halde haklı çıkmaya çalışır. Bağırmak acizliğin belirtisidir. Boş konuştuklarını bildikleri için bağırmayı tercih ederler.
 
Mezarlıkdan korkan adam, mezarlıktan geçerken yüksek sesle türkü söylerek geçermiş. Bağıra bağıra gidecekler.
 
Gereğinden fazla yüksek sesle konuşmak aptallığın en büyük göstergesidir.
 
Hiç karşılaşmak istemediğim kişilerdir, sesleri çınlar beyninizin içinde, ne bakışınızdan anlar, ne uyarmanızdan, ne de başka bir şeyden, onlar için çok doğaldır bağırışları.
 
Ağzının ortasına bir tane yapıştırasım gelen insanlardır, üstüne üstlük çokta konuşurlar, anlatacak şeyleri her zaman vardır. Bana ne senden, başına gelenlerden. Ben bu gereksiz bilgileri beynime almak zorunda mıyım.
 
Anlattıklarını bulundukları ortamdaki herkese duyurma çabası içinde olan insanlardır. Nefret ettiğim, yanlarından kaçtığım, sözlü olarak uyardığım, dillerini koparmak istediğim insanlardır.
 
Yüksek sese tahammülü olmayan benim gibi insanları çıldırtmak için özenle yaratılmışlardır. Bizim konuşmak dediğimiz eylemi çığlık atarak konuşma şeklinde yerine getirirler.
 
Bağırarak konuşma probleminin temelinde yetersiz eğitimin yattığı bilinir. Özgüven eksikliklerini bu şekilde yendiğini düşünen insanlardır.
 
Böyle insanlarla karşılaşınca ellerinizle kulaklarınızı kapatıp yanlarından kaçın, çekilmezler.
 
Konuşmayı bilmedikleri gibi dinlemeyi bilmezler. Şu dünyada doğruyu söylemek kadar zor, boş konuşmak kadar kolay şey yoktur. Dinlemeyi bilirsen her şeyi anlar, konuşmalarını yerinde yaparsın, çünkü konuşmak için anlamak anlamak içinde dinlemek gerekir.
 
HÜLYA ÇAKICI
 
Toplam blog
: 822
: 574
Kayıt tarihi
: 19.12.15
 
 

Hacettepe Üniversitesi İktisat Fakültesi ve Akdeniz Üniversitesi Turizm ve Otelcilik Fakültesi ve..