Bahar kokusu

Zamana rüsva olmak, zamana direnirken, gel - gitler ve med - cezirler ruhunu yıpratırken, durağan kalabilmek çok zor elbette. Sadece denizlerde fırtınalar kopmaz, insanların derinden, içten ve eskiden gelen, köpüren, dalgalanan ve aniden patlayan fırtınalarını tanır mısınız? Ruhunun derinliklerindeki dalgaların kıyıya vurması taşları yontar, etrafa yükselen sular bazen oradakileri ıslatır, apansız, korunaksız, öylece bırakır.

Ama bir bakarsınız erken gelen bahar sabahında, havada bitip tükenmek bilmeyen baharın kokusunun yanı sıra keskin bir serinlik vardır. Siz Bahar'ı kokusundan tanır mısınız? Baharın havaya karıştığı kokudan. Yani, taze çiçek, toprak ve deniz kokan havanın kokusundan bahsediyorum. Nefes almanın keyfinden bahsediyorum.

Öyle şarkılar vardır ki! bizi bizden alıp efkara sürükler veya sevinçle doldurur, bazen de heyecanlandırır ruhumuzu, dinlemeye doyamayız. Ritim vardır, ritmin sözlerle buluşması vardır. İnsan sesindeki zerafeti ortaya çıkaran Türk Sanat müziğinin gönlümdeki yeri elbette ki başkadır ama ben yine de gönlümün teline dokunan her şarkıyı severim.

Güney sahillerine bahar erken gelir. Bir genç kızın kaçamak bakışları gibi. Sevgilisiyle buluşmak için evden telaş içinde çıkan bir genç kız gibi. Bahar tüm güzelliğini sergiler güneşin de yardımı ile.

Dünyanın merkezine koyduğu sevgili arkadaşını, yere göğe sığdıramayan bir kız çocuğunun sevincini hepimiz anlayabiliriz. Heyecan ile giyip çıkardığı türlü türlü, giysileri. Arkadaşları ile vakit geçirmenin mutluluğunu biz büyükler biliyor muyuz? Bahar'ın küçük adımlar ile gelişini çiçeklerini açan ağaçlardan mı, güneşin renginden mi anlarız?

Hava bugün bahar kokuyor. İçinde yaşam içinde umut, içinde yeni yeşermekte olan bir filiz var. Bizler farkında mıyız.....