Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

13 Temmuz '13

 
Kategori
İnançlar
 

Baharın Zulmü..!

Baharın Zulmü..!
 

Ne yazayım! Yazacak o kadar çok şey var ki, milyarlarca destan doludur. İnsanlık tarihi boyunca kendini Allah'ın savunucusu gibi görüp insanları kendi inanç biçimlerine göre zor kullanarak kendi inançlarına uydurmaya çalışmışlar. Bir örnek; Ebu cehil Allah’ın varlığına inandığı halde ticari düşünceden dolayıdır ki, hakkı inkâr ediyordu ve putlarını kutsal sayıp kabul ettirmeye çalışıyordu, putların adı aklımda değil ama Menat, Lat, Uzza idi galiba kuranı kerimin bu putlardan bahsettiğini sanıyorum. Atalarımdan duyduğum budur emin değilim! Bu olaylar çok uzar ama son örneklerine şöyle bir göz gezdirecek olur isek peygamber efendimiz ( S.A.V )’in zürriyetini bitirmeye ve de imamı azam Ebu Hanife'nin katledilme şekline bakarsak bunların Emevi ve Abbasi halifelerinin bizzat kendileri veya başkalarına katlettirmişlerdir. Bugün bile dönüp bakacak olursanız, aynı mantık vardır. İslam’ın en büyük bekçiliğini yaptığını sanan Suudililerdir bir diğer örneği de Harun reşittir. Bir farkları var, birisi sadece zengin ve zalim idi, birisi de şu anda kendini zengin ve Mekke’yi mükerremiyenin sahibi gören ve İslam âleminin en bencil ve bağnazı Sünni eşraftan vahabi suudlardır. Allah'ın evi Kâbe’yi ne hale koyduklarını haccılardan oraya iş için gidenler ve de basından aldığımız bilgilerden görüyor ve işitiyoruz, zaman, zaman Lut kavmini anımsatan bencillikleri asla düşünmek istemediğim halde körfez krizi döneminde aklımda kaldığı kadarı ile kent otelleri Suudili ailelerin bazıları için kiralanmış ve birçoğu orada kalmışlardı. Basının oradan çekmiş oldukları resimleri yayınladıklarında hayret etmiştik Hz. Lut’un kavminden neler çektiğini o arada anladım. Vah, vah dedim meleklere karşı, Hz. Lut ne kadar mahcup olmuş ki, kendi kızlarını vermek istemiş, onlara benim kızlarımı alın çok güzeldirler, içeridekiler benim misafirlerim, size veremem demesine rağmen, ille de melekleri istemişler ondan sonra Lut kavminin başına gelenler gelmiştir. Kuran-ı kerim bu olayı çok güzel ve sarih olarak belirtir isteyen şöyle bir incelesin, bunun için ben diyorum ki bırakın Allah'ın dinini kim nasıl biliyor ise öyle kılsın, çünkü o Allah insana o kadar yakın ki hiç bir insanın, bir diğer insan ile Allah’ın arasına girmesine gerek yoktur. Ebreh'e Allah’ın evi Kâbe’yi yıkmaya geldiğinde Kâbe’nin sahibi Allah celle, celeluhu, korumuştur, ebabil kuşları ile filleri durdur muştur! Hz. Muhammed de sizin dininiz size, benim dinim bana demiş, hiç bir inanca karışmamış, sadece İslam’ın yeni dinden çok Kuran-ı Kerim'de ki ayetleri tebliğ etmiş ve savaş açanlarla Allah için savaşmış (cihat)’tır o kadar... *** Şimdi ben diyorum ki, camilerin yani Allah’ın evi cemaattin toplandığı yeri Sünni fetvalardan ve Sünni anlayışlı imamlardan bugün bitirin. Yarın ben camideki kılmam gereken sünnetlerimi kılarım, malumunuzdur ki Hz. Muhammed de, çoğu zaman farzlarını cemaatle kıldıktan sonra, evinde benimde evimde kıldığım namaz gibi kılar ve de hiç kimseye de hesap vermez. Bizler Hz. Muhammed din kardeşi ve soyunun rabbi olan Hz. Âlinin yolunda olup da namaz kılmamamız ne mümkün, biz şekilciliğe, emevilerin döneminde 80 yıl Ali ve taraftarlarına karşı yapılan zulüm ve küfre, karşı cemaat tan ayrılmış bir millet... Bunlar tarafsız ve de vicdanlı bir şekilde okunur, araştırılır ise her Müslüman’ın görebileceği şeylerdir!

Bütün din kardeşlerim yazımda bazı hata veya kusurum var ise lütfen affedin ve bilin ki bu yazıyı İslam âlemindeki bahar denilen cehennem gibi islamı kavuran ve içimi yakan suni ve alevi laik ve anti laik kuran ehli insanların beyhude emellerle akan kardeş kanlarına yeter demek  içindir...

 

Y.İNCEKALAN

13.07.2013 

 
Toplam blog
: 489
: 133
Kayıt tarihi
: 07.08.12
 
 

1947 yılında Adana/ Yüreğir / Yamaçlı mahallesinde doğdum. İlkokulu Çukurova İlköğretim Okulunda ..