Bakan'a tepki

Basında ve sosyal medya’da tepkiler çığ gibi büyüyor. Herkes Adalet ve Kalkınma Partisi Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik’in sözlerine tepki gösteriyor.

Bizde bir alışkanlık vardır. Muhalefet edttiğiniz, beğenmediğiniz kişiler ne söylüyor ya da yapıyorsa yapsın, hiç düşünmeden direk saldırılır. Yapılan iyi işler göz ardı edilir, hatta kötü yönleri bulunmaya çalışılır. Anlatılan şeyler öyle üstünkörü dinlenip, hemen muhalefet edilir.

Bu olayda da öyle olduğunu düşünüyorum açıkçası. Sayın Çelik’in söylediklerini iyice anlayıp öyle değerlendirme yapmak gerekir. Katılıyorum, “birkaç mehmet” lafı gerçekten de “sakil” durmuş, vatan bekçilerini, şehitleri küçümser anlam yüklenebilir niteliktedir.

Sayın Bakan’ın bu sözünü tevil etmeye çalışacak kadar saf değilim elbet. Ancak söylenen sözler genelde düşünüldüğünde, bence mantıklıdır. Kaçırma eylemi de dahil olmak üzere tüm diğer eylemlerde örgütün istediği kamuoyu oluşturmaktır.

Meclisin toplanması “Devletin yetersiz kaldığını kabul ederek, yeni çareler aramaya başlaması”anlamına gelir ki bu da “zaaf” demektir. Terörle mücadelede kararlılık bildiren devletin böyle bir zaafa düşmüş olması o örgütün işine gelir. Sayın Çelik buna dikkat çekmek istemektedir. Zaten açıklamasında,“Özellikle PKK'nın oluşturduğu bir gündemin peşine takılarak TBMM'yi toplantıya çağırmanın ne kadar çok yanlış olduğu, kanaatimizi biraz daha pekiştiriyor. Bu gelişmeden (CHP Milletvekili Aygün'ün kaçırılması) sonra Ak Parti tavrında değişiklik yapmayacaktır” diyerek, bunu da net bir şekilde belirtmiştir.

Eğer AKP’ye yüklenilecekse daha mantıklı bir söyleme atfen bu yapılabilir.

Gaziantep Milletvekili Şamil Tayyar'ın “PKK CHP’li Aygün’ü misafir etmiş. Muhabbetiniz bol olsun, olsun da millet bu numarayı yemez” demesi ve insanların bu haber ortaya çıktığında maç izlemeyi tercih edip, tepki vermediğini "ihsas" ettirmesi buna çok büyük bir zemin oluşturmuştur.

Edilmemesi gereken laf aslen budur. Yok Sayın Tayyar’ın elinde bu yönde kanıt var is eve o yüzden bu lafı sarfettiyse bu kanıtı sunmaya mecburdur. Eğer böyle bir kanıt yoksa da utançtan yüzü kızarmalı, özür dilemelidir. Eminim ki AKP yetkilileri de bu imaları elbet değerlendirecek ve Sayın Tayyar ile görüşecektir.

Sözün özü olarak şunu demek istiyorum;

Karşınızdakinin neyi nasıl söylediğinden çok, neden öyle dediğini once iyice bir anlayın. Cümledeki sentaks ya da semantic ile ilgili eleştirileri de dozunda yapalım. Büyük tepki gösterilecek yerde halk zaten tek vücut olup bu tepkiyi en anlamlı şekilde ortaya koymasını çok iyi biliyor.

İzmir’de olduğu gibi...