Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

29 Aralık '11

 
Kategori
Güncel
 

Bakan İdris Naim Şahin’in ilginç sözlerine sanatçılardan yanıt...

Bakan İdris Naim Şahin’in ilginç sözlerine sanatçılardan yanıt...
 



Kendimi bildim bileli, adının başında “Bakan” olan nice “bakan”lar gördüm.

“Bakan” unvanını kazananların önemli bir bölümü, ne yazık ki, o koltuğu dolduramadı.  Hoş, kendilerine sorsanız,  “gecelerini gündüzlerine katarak millete hizmet vermiş” olmanın huzuru içindedirler.

12 Haziran seçimlerinden sonra kurulan hükümetin İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin, çıkış/ açıklama/ benzetmeleriyle ilginç bulunmaya başlandı. Bakan Şahin’in, son olarak,  kendine özgü üslubuyla söylediği şu sözler ilginç bir yaklaşımı sergiliyordu:

“Birileri de ciddi halde saptırma yaparak, kendine göre gerekçeler uydurarak, makulleştirerek, teröre destek veriyor. Resim yaparak, tuvale yansıtarak, şiir yazarak, şiire yansıtıyor, günlük makale yazarak. Hızını alamıyor. Terörle mücadelede görev almış askeri ve polisi, sanatına çalışmasına konu yaparak demoralize etmeye çalışıyorlar.”

Bakan Şahin, kısaca şunu demek istiyor:

“Kimi sanatçılar, şiirle ve resimle teröre destek oluyor.”

Bakan Şahin’in bu yaklaşımı, siyasilerden/ gazetecilerden/ sanatçılardan tepki gördü. İçlerinde, öteden beri AKP’nin izlediği politikayı benimseyenler de vardı.

Son olarak, birçok sanatçı,  yanıt niteliğinde bir bildiri yayımladı.

*****

Bakan Şahin ne dedi, sanatçıların yanıtı ne oldu?

(Bildiride Bakan Şahin’in kimi sözleri ele alınıyor, bunlara yanıt veriliyor. Bundan giderek, Bakan Şahin’in ile sanatçıların söylediklerini alt alta vermeyi uygun gördük. Ayraç içindekilerini, cümlelerin anlam bütünlüğünü sağlaması için biz yazdık.)

Sanatçılar:

"26 Aralık 2011 tarihinde Türkiye Cumhuriyeti İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin, asla unutulmaması gereken bir hukuk, siyaset ve insanlık dersine imza atmıştır. Aşağıda imzası bulunan biz sanatçılar, kendisinin başımızdan eksik olmaması için duacıyız. Kendisi, devlet adamlığı ciddiyetiyle konuyu biraz üstü kapalı ele almış, bizlere daha açık konuşma cesaretini vermiştir.”

Bakan Şahin:

"Terörün arkadan dolanarak arka bahçede yürüttüğü faaliyetler ki arka bahçe İstanbul'dur, İzmir'dir, Bursa'dır, Viyana'dır, Almanya'dır, Londra'dır, her neyse, üniversitede kürsüdür, dernektir, sivil toplum kuruluşudur."

Sanatçılar:

“Bu arka bahçelerden üniversite, dernek ve sivil toplum kuruluşlarının derhal kapatılması, bahsi geçenİstanbul, İzmir ve Bursa gibi kentlerde sıkıyönetim ilan edilmesi ve Avusturya, Almanya, İngiltere ile ilişkilerin en alt seviyeye indirilmesi şarttır. Siyasi irade bunları yaptığında bizlerin koşulsuz desteğini yanında bulacaktır.”

Bakan Şahin:

"Devlet namustur, devlet özgürlüktür, eğitimdir, sağlıktır, devlet hayatın ta kendisidir."

Sanatçılar:

“(Şahin bunları) derken çekingen davranmıştır. Devlet bunların hepsi ama şüphesiz ki çok daha fazlasıdır. Bizler devletimiz için varız. Her şey, devlet için vardır. Meclisin duvarındaki yazının da ivedilikle "Hakimiyet kayıtsız şartsız devletindir" ibaresiyle değiştirilmesini istemek hakkımızdır. Hayatta en önemli şey devlettir. Devlet, her şeydir. Yaşasın devlet.

Bakan Şahin:

"Domuz etinden Zerdüştlüğe kadar, bilmem hangi ulustan, kardeşlikten, çok özür dilerim eşcinselliğe kadar, her türlü namussuzluğun, ahlaksızlığın, gayriinsani durumun olduğu bir ortam"

Sanatçılar:

“Şüphesiz ki ahlaksızlık, namussuzluk çok geniş alanlardır ve müzikten sinemaya,edebiyattan plastik sanatlara, eşek etinden ateizme kadar uzanan yelpazedeki tüm farklılıklar, aykırı fikirler, sözümona "yaratıcı" faaliyetler de bu kapsamda değerlendirilmelidir. Örneğin rock şeytanın müziği, resim haram, dans ve heykel müstehcendir, hepsi külliyen yasaklanmalıdır. Karikatür çizmeninse cezası müebbetten az olmamalıdır.”

Bakan Şahin:

“Terörün arka planına dair unutulmaz söylevinde, şarkı kisvesi altındaki terör ve şarkıcı kisvesi altındaki teröristten de dem vurarak, "Yerine göre sadece şarkı söylüyor ama üç şarkının arasında bir tane de seyirciye bir şeyler söylerken arada bir güzel cümle sarfediveriyor. Ne alırsan al, ne anlarsan anla. Sanat icra ediliyor sahnede. Ne yapacaksın, sanata karşı değiliz ama işte bunları bir cerrah hassasiyetiyle ayırt etmek durumundayız."

Sanatçılar:

“(Bakan Şahin bunları) diyerek hainlere, düşmanlara ve kötülere büyük bir koz vermiştir. Sayın Bakan belli ki bir mahalle baskısı mağduru olarak sanata karşı olmadığını ifade etmek zorunda bırakılmıştır. Kendisinden sanatçılar olarak beklentimiz, bir ifade ve temsil biçimi olarak sanata karşı olduğunu açıklamasıdır. Çünkü büyük bir üzüntüyle ifade etmek isteriz ki şu anda bu ülkede yaşayan sanatçıların önemli bölümü Sayın Şahin'in değerini teslim etmek erdeminden yoksun kayıp ruhlardır ve bunlara karşı olmak gerekir, maazallah siyasi rakiplerin yapamadığını bunlar bir gün yapıverirler. İnsanı tefe koyup oynatır ve bunlar, şeytana pabucunu ters giydirirler.”

Sanatçılardan son söz:

"Sözlerinizin arkasında durun ve sanatı topyekün terör kapsamına alarak yasaklayın, ya da şunu yapın: Bu cümle hariç bütün metni tersten okuyun ve derhal özür dileyerek o koltuğu bırakın, çünkü bu toplumun tüm iç güvenlik mekanizmasının tepesinde oturan şahsınızın ilgili beyanları; demokratik, laik, sosyal hukuk devleti tanımını dolayısıyla Anayasa'yı hiçe saymasının yanında, sizin aksinize dünyanın her yerinde geçerli işler üretme kapasitesine sahip sanatçılara, ülkede din özgürlüğü olduğunu düşünmeleri doğal olan Zerdüştlere ve zaten gündelik faşizm tarafından sürekli taciz edilen eşcinsellere hakaret niteliği taşımakta, sizden farklı düşünen herkese korku salmakta ve onları terörize etmektedir.”

*****

Toplu yanıtın dışında, görüşleri soruların kimi sanatçılar/ yazarlar da, Bakan Şahin’i eleştiren sözler söylediler.

Son sözü, izninizle, Şair Ataol Behramoğlu’na bırakıyorum:

"İçişleri Bakanı bugüne kadar söyledikleriyle hiçbir sözüne değer verilmemesi gerek bir insan profili çizmektedir. Ne söylemiş olursa olsun üzerinde durmaya değmeyeceğini düşünüyorum. Fakat böyle birinin Türkiye’de böyle bir makama ve yetkiye sahip olması, talihsizlik ve içler acısı bir durumdur.”

TURGUT ÇELİK/ Mersin

-----------------------

İmzası olanlar:

Ahmet Tulgar, Arda Erdik, Aylin Aslım, Baba Zula, Bahar Kerimoğlu, Berke Hatipoğlu, Berke Özgümüş, Betül Arım, BGST Dansçıları, Birhan Keskin, Burak Güven, Burhan Şeşen, Can Öz, Demirhan Baylan, Deniz Durukan, Doğan Duru, Doğu Yücel, Emrah Serbes, Eray Aytimur, Ezel Akay, Faruk Kaya, Fırat Erez, Gevende, Güneş Duru, Harun Tekin, Hayko Cepkin, Hüseyin Karabey, İlke Hatipoğlu, Kaan Sezgin, Kardeş Türküler, Komet, Koray Candemir, Koray Çalışkan, Kutluğ Ataman, Levent Candaş, Levent Üzümcü, Mabel Matiz, Mehmet Esen, Melis Danişmend, Meltem Arıkan, Memet Ali Alabora, Murat Ertel, Murat Meriç, Murat Tümer, Mustafa Altıoklar, Pınar Öğünç, Selin Şekerci, Serkan Altuniğne, Sevinç Erbulak, Seyit Ali Aral, Taner Öngür, Tiyatro Boğaziçi, Uğur Günel, Ümit Ünal
 

 
Toplam blog
: 2458
: 2418
Kayıt tarihi
: 10.11.08
 
 

24 Kasım 1944'te İspir'de doğdum. Ankara Kurtuluş Lisesi'ni, Dil ve Tarih - Coğrafya Fakültesi Tü..