- Kategori
- Güncel
Baltalar elimizde
Baltalar elimizde
Uzun ip belimizde
Biz gideriz ormana
Hop ormana...
Ben, bu okul şarkısını, eski çağlarda öğrenmiştim, orta çağlarda da öğrencilerime öğretmiştim. Yeni çağlarda ağaçları kesmekten orman kalmayınca, teknoloji imdada yetişmiş ve bu yakın çağda odun yerine doğal gazı koyarak şehirlinin yüzünü güldürmüştür.
Yaşlı kütük seçeriz
Karşılıklı geçeriz
testereyle biçeriz
Hop biçeriz...
Geçenlerde, - neredeyse bütün gazeteler - İstanbul'un en lüks otellerinden birinde, Anadolu'muzun Ağası, meclisimizin medahar iftahari bir vekilimizin kızının düğünü vardı. Aman efendim aman! Bu ne ilgi, bu ne ihtişam!. Masalarda bir kuş sütü eksik. Dolarlar, Avrolar havada uçuşuyor, altın takılar, gelin hanımımızın boğazına ve kollarına siğmaz oluyordu. Suriye'den ve Lübnan'dan özel olarak getirtilen dansözler ise ortama oryantal bir hava estiriyorlardı...
Ağacın yanında dur
Baltayı sağdan savur
Bir de sol taraftan vur
Kuvvetlen vur...
Yalınız, bu gazetelerin birinin alt köşesinde ufak bir yazı dikkatımı çekmişti: Siirt`te bir büyüğümüz (!) yolda elinde kovalarla yürüyen okul çocuklarını görünce, o kovalarda ne olduğunu sormuş, çocuklar, hep bir ağızdan:
"Okulumuzun suyu yoktur. Her gün kovalarla dereden su getirip, kurtlu suları içiyoruz." dediler...
Kışın odun yanınca
Alevler parlayınca
Şarkı söyler oynarız
Hop oynarız!....
- Alaettin Morgül -