Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

10 Şubat '16

 
Kategori
Blog
 

Bana benden mektup var, entarisi dım dım yar

Bana benden mektup var, entarisi dım dım yar
 

Lafa gelince "çen çen" çok ama icraat yok!


Kinayeli yazılar, acı biberli yorum ve mesajlar gırla!


Elinde de çuvaldız!


Sana söylüyorum, Culduz Efendi, sana!

Tez günde ve saatte... Bişicikler demem, Allah belanı vere!


Başını sağa sola çevirip aptala yatma!


10 Şubat 2016'yı gösteriyor takvimler ve sen 9 seneyi geride bırakmışsın bugün.


Sayfan ve sicilin ortada! Ve sayılar yalan söylemez!


9 senede "323" yazı ki, ayda "3" yazıya tekabül eder, tembel adam!


Tertibin olan Erol Işık Bey bile önümüzdeki günlerde "1000." yazısını yazacak inşallah.


Ya sen?


9 senede ve 323 adet yazınla yere göğe koymadığın şu siteye kazandırdığın "tık" sayısı sadece ve sadece "437 665"! Yine tertibin olan Berk Yüksel tek, evet bir tek yazısıyla "2 360 013" tık kazandırmış oysa. " Yunan mitolojisinde tanrı ve tanrıça isimleri" başlıklı yazıyı tekrar tekrar oku da ders al biraz!


Yazdığın "2760" adet yoruma mukabil, tam "4501" adet yorum almışsın. İş bu hesaba göre...Sitedeki "al gülüm ver gülüm" yasalarını çiğneyerek seni yorumsuz bırakmayan arkadaşlarına "1741" adet yorum borçlanmışsın! Utan, utan!


Bugüne kadar  "7330" yorum yazıp "7045" yorum alarak dengeli bir tablo çizen Nahide Çelebi Hocayı kendine örnek al.


Ve  evet...

Bugüne kadar...


5830 blog öneren Abdülkadir Güler Hoca birinci...


3730 blog öneren Nahide Çelebi Hoca ikinci...


2450 blog öneren Erdal Ceyhan Hoca ise üçüncüdür bu sitede!

Doğruya doğru şimdi!


Ya sen? Ya sen Culduz, ya sen?


Hepi topu "190" blog önermişsin ve sonu gelmemiş nedense.

Vefasız mikser!


Tamam! Onlar Hoca, sen değilsin. Onlar kadar bilemezsin! Elbette yazı önerirken "ince eleyip sık dokuyorlardır". Önerdikleri yazıları "aman bir yanlış yapmayalım" endişesiyle tekrar tekrar "okuyorlardır".

Mesleki alışkanlıklarından dolayı notları kıt olmasa önerdiklerinin iki katını önerirlerdi.

İşleri zor yani. Dedim ya sen hoca değilsin. Hiç olmazsa, şu sitede "sempatik" olabilirdin bol bol yazı önererek. Önerdiğin yazıları okuman da gerekmezdi hani!


Bunu bile akıl edemedin Culduz, bunu bile akıl edemedin!

Seni gidi seni!

Ne ayaksın ülen sen?


Değerli üye Sabiha Rana Hanım'ın "melekleri" her önüne geleni öperken, sen bir "buseyi" bile diğer üyelerden esirgedin!

İnan ki yatacak yerin yok senin!


Şöyle para alıyorum, böyle para alıyorum diyerek gef gef gerinme! Para dediğin nedir ki, elinin kiri!

Keşke sen de diğer üyeler gibi amatörce paylaşıp üleşseydin!


Aklını başına devşir evladım, aklını başına devşir.

Tövbe et, günah çıkart!


Yazı yazarken devirdiğin fincan fincan kahveler senin dengeni bozuyor. Ben de biliyorum araba kullanırken, çalışırken ve klavye başına oturunca içmediğini ama senin alkole ihtiyacın var!


Ucuzundan bir Bordo açsan klavye başına oturunca... Hani yani ne bileyim biraları birbiri ardına sıralasan!


En azından rahatlar ve yumuşarsın!


Dumanlı kafayla okuduğun o şiirimsiler bile "harika" görünür gözüne. "Oldu olacak" deyip okuduğun o şiirlere övgüler yazar, hatta önerirsin!


Ve hatta aşka gelip sen de şiirler yazarsın!


Kafası kıyak olunca insan neler yapmıyor ki!


Erdal Ceyhan Hoca'nın dediği gibi bir "meyhane" sohbeti başlar ki tadından yenmez!


Biliyorum... Bugün senin doğum günün bu sitede. Ama sen şimdi diğer üyeler gibi "Dile kolay arkadaşlar, şu kadar sene olmuş, ben de şu kadar yazmışım etmişim" diye lafa başlayamazsın!


Sayısal verilerin meydanda zira.


Uyum sağla çocuğum, siteye uyum sağla!


Bakma sen sustuklarına... Senin bildiğini başkaları bilmiyor mu sanıyorsun? Senin "gördüklerini" başkaları görmüyor mu sanıyorsun?

Ey benim salak oğlum...

"3 maymun" denen bir şey var bu orostopol dünyada!


Niye zırt pırt "kutuyu" açıyorsun?

Niye ha, niye?

Sen kimde "tutuklu" kaldın oğlum? Önünde sonunda yoğurt işte, adam gibi yesene!


Bugün emri hak vaki olsa, seni taşıyacak 4 kişiyi bile bulamayacağız ülen!.

Alooooooooooooo!


Akıllı ol Culduz, akıllı!


Hadi bakem!

Not: Bordo yoktu ama ben bir şişe "La Feria"nın"hakkından geldim bu yazıyı yazarken, deneme babında.. Sonuç? Uykum geldi sadece.Kahveyi tek geçerim yazı yazarken. Evimin hemen altındaki mekanda biri var kahve satan. Yırtık bir görüntü verdiğime aldanmayın lütfen. Açamıyor, açılamıyorum. Elimiz böğrümüzde, o bana bakıyor ben ona! Bazen o altını çiziyor olayın ama ben salağa yatıyorum, mutsuz etmemek adına. Olsa iyi olurdu elbet.Ama nerede bende o yürek: Yaşlandık ulan, yaşlandık be!

 
Toplam blog
: 312
: 1658
Kayıt tarihi
: 10.02.07
 
 

Önceleri konuşurdu insanlar, "yazmak", sonraların işi... Duygu ve düşüncelerimizin yanı sıra gözl..