Bandıra bandıra

Gösterişli manav dükkanlarında nasıl da sıralarlar elmaları armutları. hele elmalar öyle parlatılır ki sanırsın Pamuk prenses için cadı tarafından hazırlanmış her biri. Ya önlüğe sürerler ya da ellerinde ki ne olduğu belli olmayan bezle parlatır ha parlatırlar satıcılar.
Ben denedim bir kaç kez güzelim pamuklu bez ile yok anacım parlamıyor. Sanırım bu işi biliyor satıcılar.
Yine böyle bir dükkanın önünden geçerken kırmızı biberler gördüm. Şekilleri o kadar muntazam dı ki, sanırsın onların yetiştiği biber bitkisi tek yumurta ikizi gibi hepsini kalıba koyup öyle büyüttü.
Mevsim kış...Manav da bir kuş sütü eksik. Haydi desen koşacak meydanda ki kuşu yakalayıp sağacak sütünü de hazır edecek.
Ben turfan da sebze meyve yemeyi özledim. Hele de ilk badem çıkınca satıcılar tezgahlarını bir yandan yapraklarla süslerkenk üçük külahlar hazırlarlardı. İçimiz giderdi kütür kütür bademleri yemek için.
Çalıştığım yere yakın bir sokak da her perşembe çevre ilçelerden birinin köyünden kendi yetiştirdiği sebze ve meyvayı getirip satan birinden alışveriş yapan arkadaşlarımın peşine takılıp bende alışveriş yapmak istedim.

Dizmiş tahta kutularda kuzu gibi yatan çıtır ıspanakları, pırasalar çıt kırıldım servi boylu. Uzanmış yatıyor, bağına bağlanmış bir tane kereviz eşliği ile. Maydanozlar gördüğüm maydonozlardan ne kadar farklı küçücük boylu ama sanırsın çiçek, al koy vazona.
Marullar göbecikleri görünüyor kenar yaprakları arasından. Çocukluğumda annem marul alır onları dal dal ayırır, yıkar tepsiye koyardı. Arada bir kıyamaz bizlere o iç yapraklarından verirdi. dokununca adeta elimiz yağlanırdı. Bayılırdım o yaprağı kıtır kıtır yemeğe. En sona kalan kökünüdü de itina ile temizler parçalar hepimize eşit dağıtırdı. halen marulun en sevdiğim yeri köküdür, tatmayan çok şey kaçırmıştır bence.

Turplar, havuçlar, mandalinler, brokoli (çok tüketmek gerek çokkk) koca bir torba dolduruyorum ödediğim para sadece 9 ytl... iki tane armut alıyor üretici kardeşimiz bunlarla ağzınız tatlansın diyor. Elbette cabası bunlar.

Hani bir söz vardır pırasa olsa yemem derler! ben pırasayı sadece tüm kış boyunca bir kez pişirip sezonu kapatır iken şimdi her hafta pişirip çatalı kaşığı bir yana bırakıp ekmeğimi zeytinyağlı, limonlu hafif pirinçli suyuna bandıra bandıra bir yiyişim var kiiii...anlatılmaz tadılır. Ispanaklar bir hafta dursun dolapta alın ayıklamak için tek yaprak fire vermiyor yemin olsun. Tadı mı? kelebeğimin değimi ile börek gibi...
Neme lazım daha fazla anlatmak istemiyorum mazallah bir şeyler olur, hamilesi varrrr, böylesini bulamıyan varrr, canı çeken var günaha girmeyeyim.

Hayat bu diyorum, temiz hava, bol yeşil, bol papatya...bolca sevgi.. sevgi ile kalın efendim.