Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

08 Şubat '17

 
Kategori
Anılar
 

Bandırma Yazıları : Demek Kamber de göçetti...

Bandırma Yazıları : Demek Kamber de göçetti...
 

bandırmamanşet.com


 
Bazı sözlerin sonu çabuk anlaşılır.. Kamber de gitti ama hayat hala devam ediyor… Diye bitirmeliydim cümleyi. Ama bazı insanlar gittikten sonra hayat aynı olmuyor be dostum.. Her giden arkadaşımızla birlikte bizden de bir parça sanki öteki dünyaya göçüp gidiyor.
 
Değerli arkadaşımız, Kamber Akyaz’ı (1938- 4.2.2017) da öteki dünyaya yolcu etmişiz. Allah rahmet etsin. Işıklar içinde yatsın .
 
Bu acı haberi  bana iki gün önce, Bandırma Sanat Evi’nde otururken oraya uğrayan Halk Ozanı Gürer Eskicioğlu’ndan söyledi. Davet ettim geldi masama oturdu. Sağdan soldan hoş beş ettik. Biraz eskilerden sözettik.. Birden bana , “Sen Kamber’i tanırdın, değil mi?” dedi. “Evet” dedim. Kamberin öldüğünü söyledi. “Kanser mi” dedim. “Yok. Kalp’den gitmiş,”dedi. Tabii çok üzüldüm . Çünkü Kamber’le çok eski bir arkadaşlığımız vardı. Nerden mi..?
 
Kamber’le ahbaplığımız çok eskidir, taa 1964 yılında Malatya, Yeşilyurt (İsmetpaşa, Şeytanderesi..isimleri çoktur) kazası ortaokulu öğretmenliğine atandığımda ufacık bir ilçenin ufacık bir ortaokulunda ne halt edeceğini bilemez haldeydim.. Ama çevremde iyi insanlar vardı. Bunlardan biri de İlkokulda görevli, fakat ortaokula da derse gelen Kamber Akyaz’dı. Akçadağ’lı olan Kamber buranın yerlisi gibi olmuştu. Memleketi Akçadağ’da zaten çok yakındı. Vaktinin çoğunu da bizimle Orta okulda geçirirdi.
 
Gerçi çoğumuz da Yeşilyurt’tta kalmazdık. Hele benim evim, annem, babam Malatya’daydı. Ben de Malatya’dan Yeşilyurt’a gider gelirdim. Benim şöyle böyle 17-18 yıllık bir Malatyayılığım vardır… Çok eski dostlar, Dilaver Uyanık, Hikmet Yavuz Ercan, Kenan Işık.. hemen hemen aynı mahallenin insanlarıydık… Onlar daha çok Tiyatro üzerinde çalışırlarken, bizim takım da edebiyatla uğraşırdı.  Dergi çıkarırdık.. O zamanlar çıkan “Oluş” dergisini bilen bilir. Malatya’dan yetişen bir çok edebiyatçı da ilk yazılarını orada yazdılar. 
 
Genellikle Yeşilyurt’taki öğretmen arkadaşlarla, haftada bir, Malatya’da Merkez Lokantası’ nda toplanır; yer içerdik..  Merkez Lokantası’nın çok iyi bir aşçısı vardı, nefis yemekler yapardı. Orası en üst seviye memurların ve zadeganın buluştuğu bir mekandı. Genellikle o ziyafetlerde Kamber de bulunurdu. Başka kimleri hatırlıyorum: Müdürümüz Mustafa Kaya Yiğit, Baş muavin Adil Aksoy, ve Fatma Layık, Melahat Sivaslı, Osman Bölükbaşı, Hüseyin Hoca’lar.. Diğerlerini hatırlamıyorum. Ama toplandığımız zaman 8-10 kişi olurduk.
 
Stajiyerliğim kalktığında bana yüklü bir fatura ödetmişlerdi… Zevkle hatırlarım. Ama her toplantımız gayet neşe içinde geçerdi.
 
Bir yıl sonra askere gitmek için Yeşilyurt’tan ayrıldım. Benden sonra  değerli arkadaşımız Fatma Layık Malatya  Kubilay Orta Okul’u Müdürlüğüne atanmış ve  değerli OLUŞ yazarı , hikayeci Necati Güngör’ün hocası olmuş. Hatırlarım Fatma Layık da edebiyatı çok iyi bilen bir insandı, daha sonra kendisini tesadüfen MEB’da Talim Terbiye Dairesi’nde görmüştüm. Şikayetçiydi. Ondan sonra Hakkari’ye gittiğini öğrendim. Malatya Kubilay Orta Okul’unda aynı zamanda İrfan Meydan’ın ve arkadaşımız  Bayram Yaralı’nın da çalıştığını biliyorum.
 
Sonra yıllar geçti ve ben artık Gazintep’deydim. Gaziantep Üniversitesi’ndeyken bir baktım odaya Kamber Akyaz girdi.. Tokalaştık, öpüştük.. Nede olsa eski arkadaş… Gaziantep’teki bir okula atanmış… Epey de maddi sıkıntıları vardı… Siyasi nedenlerden dolayı Kamber’e pek de rahat vermiyorlardı. 
Sonra emeklilikten sonra Bandırma’ya geldiğimde Kamber’i bu kez TİP Başkanlığında gördüm. O da emekli olmuş, o zamana kadar Uzun süre bandırma’ya yakın Akbaşlar köyünde görev yapmış. 
 
Bandırma’ya geliş gidişlerimde hep iki arkadaşımı arardım bunlardan biri Ziya Denizalp         ( rahmetli) dı, diğeri ise Kamber Akyaz… Zaten bildim bileli  ikisi de birbirinden ayrılmazlardı, çok iyi arkadaşlıkları vardı. Sonra bir kez geldiğimde; ikisinin arasına kara kedi girdiğini gördüm. Ve ikisinin  de birbirlerini görmek istemediklerini anladım. Ne kadar barıştırma teşebbüsünde bulunduysam da boşunaydı… Ölünceye kadar bir daha barışmadılar. 
 
Ziya daha önce öldü (30.Haziran.2013) , şimdi de Kamber’i kaybettik. 
 
Kamber’le ara sıra buluşur eskileri anardık, Malatya, Gaziantep günlerini.. Uzunca bir süre Bandırma TİP Başkalığını yaptı.. Daha sonra Erdek’e yerleşti ve orada ADD’de görev aldı.
 
Kamber de gitti demek… Başka kim kaldı eskilerden…
 
Neyse bu işleri fazla kurcalayıp da Azrail’e ipucu vermemek lazım… Galiba şimdilik bizi unuttu. Varsın unutsun…
 
Kamber’e  Allah rahmet eylesin. Toprağı bol olsun. Işıklar içinde yatsın.
 
“Kamber de gitti ha…
Gitsin..
Olaki öteki dünyada karşılaşıp hesaplaşırlar
Ziya’yla dünyada bölüşemediklerini…
İşte dünya bu kadar
Dostların yaşadığı kadar
Gerisi naçar..
Gerisi gelir geçer…”
 
Eee …ne yapalım, “Dostlarla da yollar ayrılıyor bir bir…”
 
Dünya bu… Yalan dünya…
 
 
Toplam blog
: 2579
: 848
Kayıt tarihi
: 24.10.10
 
 

Mesleğim eğitimcilik… Şimdi artık emekli bir vatandaşım… biraz şairlik, biraz hayalcilik, biraz s..