Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

28 Temmuz '19

 
Kategori
Siyaset
 

Barış Bildirisi ve AYM Kararı

AKADEMİSYENLERİN, "PKK'YI SUÇLAMAK" YERİNE "DEVLETİ SUÇLAYAN" SKANDAL BİLDİRİSİ

Kimi Akademisyenlerin, hem "Türkçe" hem de "Kürtçe" başlıklarla 11 Ocak 2016'da, yayınladıkları bu bildiriyi bir hatırlayalım...

Bu, 1128 akademisyen, Güneydoğu'daki bazı  yerlerde -Sur, Silvan, Nusaybin, Cizre- halkı canından bezdiren, can ve malına kasteden PKK ve ona yardım ve yandaşlık eden diğer terör örgütlerini görmezden gelip, bu hainleri karşı operasyonlar düzenleyen Güvenlik Güçlerimizi, "bölge halkına kasıtlı ve  planlı kıyım" yaptıklarını ifade ederek bir anlamda onlara destek çıkmışlardır.

Buram buran ihanet kokan bu bildiriye, Cumhurbaşkanı, şiddetle karşı çıkarken, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, "aydınların farklı düşüncelerine saygı göstermelidir"(1) diyerek, bildiriye arka çıkan, "kimi siyasiler" arasında yer almış ve bu bildiriyi "düşünce özgürlüğü" içinde saymıştır.

HDP Eş Başkanı Demirtaş da, başlığı hem Türkçe hem de Kürtçe olan Akademisyenler Bildirisi için, "Deklarasyonu yayınlayan akademisyenlerin, aydınların vicdanı olduğunu düşünüyorum"(2) diyerek, CHP ile aynı yolda olduklarını belli etmiştir.

MHP lideri Devlet Bahçeli ise, "Üniversitelerimizde, hainlere destek veren zihniyete çocuklarımızı emanet edemeyiz...YÖK, üzerine düşeni yapmalıdır(3) diyerek, önceki iki partiden farklı; -ama bu fark devleti yanında ya da karşısında olmakla ilgilidir- bir tutum sergilemiştir.

Ben de, bu konuda derim ki, "Düşünceyi ifade özgürlüğü" ile "devleti suçlama ve ihanet" birbirine karıştırmamalıdır...

*

ANAYASA MAHKEMESİNİN ŞAŞIRTICI KARARI...

Anayasa Mahkemesi, Akademisyenler Bildirisi'ne--"Barış Bildiris", "Barış İçin Akademisyenler İnisiyatifi"-- imza koyan 10 akademisyenin bireysel başvurusuna, "hak ihlali" olduğu kararını verdi...Ancak, AYM'nin 16 üyesinin 8'i "hak ihlali" vardır; derken, diğer 8 üye "hak ihlali" yoktur yönünde karar verdi. Bu eşitliği AYM Başkanı bozdu ve kararını "hak ihlali vardır" yönünde kullandı.

Bu karar, hukukçular arasında farklı şekillerde değerlendirildi...Örneğin, kimileri, "AYM'nin kararının, gerek kendi, gerekse evrensel prensiplerle net bir şekilde çeliştiğini söyledi...

AYM Başkanı, kararını vermeden önce, gerekli araştırmayı yaptı mı? Örneğin, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın iddianamesini okudu mu acaba?

Bakın bu iddianamede neler yazıyor?

Bu  iddianamede; bildiri metninin öz itibariyle PKK'nın yayınladığı bildirilerden bir farkı olmadığı; insan haklarının savunmayıp insan haklarını ihlal eden PKK'nın müdafaasını ve propagandasını yaptığı; bildiri başlığının, katliam, işkence ve sürgün gibi kelime veya kavramlar bilinçli olarak seçilerek, özellikle metin içerisinde kullanıldığı ve vurgulandığına dikkat çekildi...Akademisyenlerin imzaladığı bildiride, bölgede yaşanan olayların sorumlusu ve faili, terör örgütü olan PKK/KCK'nın cebir, şiddet veya tehdit içeren yöntemlerinin meşrulaştırılmaya çalışıldığı, bu gibi eylemlerin teşvik edildiği, yabancı devletlerin dikkatlerinin çekilerek Türkiye'nin iç işlerine müdahale ettirmeyi amaçladığına dikkat çekildi(4).

*

AKADEMİSYENLERİN BİLDİRİSİNİN TALİMATI KANDİL'DEN Mİ GELDİ?

Yine, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının iddianamesinde, bu bildirinin, PKK/KCK terör örgütünün yürütme kurulu üyesi "Bese Hozat" kod adlı Hülya Oran'ın, çağrısından 20 gün sonra hazırlandığına dikkat çekildi. İddianamede Hozat'ın, 22 Aralık 2015'te, "Aydın ve demokratik çevreler öz yönetimlere sahip çıksın" şeklindeki açıklamasının ardından 11 Ocak 2016, 1128 akademisyenin, devleti katliam yapmakla suçladığı metni imzaladığı vurgulandı(5).

*

 Eğer, AYM Başkanı, yukarıda iki paragrafta özetlediğim, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın İddianamesini okusaydı, bireysel başvuruda bulunan 10 akademisyenin, "hak ihlaline" uğradığı kararını verir miydi acaba?

AYM'nin verdiği  "hak ihlali vardır" kararı, bence, AYM üyeleri tarafından değil, bizzat AYM Başkanı tarafından verilmiştir; her ne kadar kural bu dense de...

*

KİMİ SİYASİLERİN KONU HAKKINDAKİ GÖRÜŞLERİ...

Akademisyenler Bildirisinin yayınlandığı sırada, savcılık soruşturması sürecinde ve de AYM Kararı sonrasındaki düşünceleri arasında belirli bir fark yoktur...Cumhurbaşkanı Erdoğan ve MHP lideri Bahçeli, hem başlangıçta hem de AYM kararı konusunda tepkilerini devam ettirmiş; CHP Gennel Başkanı Kılıçdaroğlu da, Akademisyenler tarafındaki yerini devam ettirmiştir...

Önceki süreçte, MHP Lideri Devlet Bahçeli, PKK/KCK adresli bildiriye imza koyan akademisyenler için şöyle demişti: "üniversitelerde, hainlere destek veren zihniyete çocuklarımızı emanet edemeyiz" derken, AYM Kararından sonra Kılıçdaroğlu, Devlet Bahçeliye nazire yaparcasına, "Üniversitelerimizde çocuklarımıza ders veren hocalar görüş bildirdi diye hapse mi atılır" demiştir.

Kılıçdaroğlu'nun bir de üzüntüsü var. Üzüntüsünün nedeni, AYM'nin "hak ihlali" kararının bir oyla çıkmasıymış. Ona göre karar "oy birliği" ile alınmalıymış. Kararın bir oyla alınması demokrasi için "kaygı verici" olduğunu söylemiş.

İŞTE BÖYLE...DURUM BU...

 

cdenizkent

 

  • --------------------------:
  • (1) İNTERNET HABER, 14 Ocak 2016
  • (2) Milliyet Gazetesi, 13 Ocak 2016
  • (3) A. G. Y.
  • (4-5) Sabah Gazetesi, "O bildirinin talimatı Kandil'den gelmiş", 28 Temmuz 2019

 

 
Toplam blog
: 979
: 1425
Kayıt tarihi
: 11.12.07
 
 

İstanbul doğumluyum. İlk, orta ve lise öğrenimi İstanbul'da tamamladım. İstanbul Üniversitesi'nde..