Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

27 Ocak '11

 
Kategori
Gezi Rehberleri
 

Barselona

Barselona
 

Barselona


Gezme-tozma: 1.gün 

Metroya binip Diagonal'de inin. Barselona'da ismini bolca duyacağınız mimar Gaudi'nin La Pedrera binasına gidin. İçeri giriş 10€. Vaktiniz ve paranız varsa girilebilirsiniz, çatısındaki mimari ve manzara güzel.
Aşağıya sahil tarafına doğru mağazalara göz gezdirerek yürüyün, sağda Gaudi'nin bir başka eseri Casa Batllo'yu ve başka bir mimara ait Casa Amatler'i göreceksiniz. Her ikisine de giriş ücretli, bence değmez yola devam edin.
Barselona'nın merkezi Catalunya Meydanına geleceksiniz. Fotoğraf çekip, çimler üzerine oturup kafa dinleyebilirsiniz. 

Sahile doğru yüremeye devam edin, Barselona'nın ana caddesi La Rambla'ya gireceksiniz. Cadde üzerinde bolca sokak çalgıcısı, amatör ressamlar ve türlü kılıklara girmiş insanlar var. Dükkanlardan hatıra eşyaları ve çakma Barca forması alanabilir. Pazarlık etmemezlik yapmayın. 

La Rambla'nın ortasına geldiğinizde sağda buranın pazarı olan La Boqueria'yı göreceksiniz. Buraya kesinlikle Barselona'da kaldığınız hergün yolunuzu denk getirmeye çalışın. Bizim pazarlardan farklı olarak yerinde atıştırmalar yapıp, ayaküstü yeme-içme yapabiliyorsunuz. Çeşit çeşit meyve suları, tatlılar, meyveler, şekerler, içkiler, tapas denilen meze, deniz mahsulleri ve kimi zaman atıştırmalıklardan kimi zaman ana yemekten oluşan tabaklar. Fiyatlar da Barselona'ya göre uygun. 

Tekrar La Rambla'ya çıkın, La Boqueria'nın karşı sokağına girin, 10 dakika kadar Jaume caddesine doğru yürüyüp Santa Maria Del Mar Basilikası'na gidin. Her köşede bulunan ayrı dini heykeller ve motiflerle içinde oldukça mistik bir hava var. 

Aşağıya doğru yürüyünce en sonunda sahile çıkmış olacaksınız. Hava kararmışsa tam da vaktinde gelmişsiniz demektir. Barceloneta plajının başından ikiz kulelere doğru kumsalda yalın ayak yürüyün. Yol boyunca kumdan ilginç şekiller ve cisimler yapan insanlar göreceksiniz.
İkiz kulelerin altında şehrin en ciks gece mekanları var. Fiyatlar oldukça uçuktur, dikkat edin. Yazın gittiyseniz 15€'ya -15 derecede paltonuzla Ice Bar'da içki içmek değişik bir tecrübe olacaktır.
2.gün 

Metroya binin Sagrada Familia durağında inin. Sagrada Familia mimar Gaudi'nin en büyük eseri. İnşaatı hala devam ediyor, 2030 yılında bitecekmiş. İnşaat devam etse de yapı oldukça etkileyici duruyor.
Eserle ilgili daha net bilgi için bir audioguide almanızı tavsiye ederim. Özellikle inşai-mimari işlere ilgiliyseniz 2-3 saatinizi burada harcayacaksınız demektir. Binanın her köşesi size ayrı birşey anlatıyor, hele ki ağaç gibi dallanıp budaklanarak yükselen kolonların çatıda ormanı andıran bir atmosfer oluşturduğu orta kısım beni oldukça büyülemişti. 

Çıkışta metroya binip Paralel durağında inin, funiküler ile Parc de Montjuic'e çıkın. Teleferik ile Castell de Montjuic'e (Montjuic Kalesi) çıkabilirsiniz ama günlük metro kartları teleferikte geçmiyor, dolayısıyla otobüsü kullanmanızı tavsiye ederim.
Kalede Barselona'nın iki yüzünü de görebilirsiniz. Bir taraf boylu boyunca Akdeniz mavisi diğer taraf şehrin betonarme yapısı.
Aşağıya indikten sonra oraya yakın olan Olimpiyat köyüne gidip bizim Olimpiyat köyü ile orası arasında nasıl farklar olduğunu görebilirsiniz.
3.gün 

Yine metro ile L7'nin son durağı olan Av.Tibidabo'ya gidin. Oradan Plaça Funicular'e tramvay olduğu söylense de öyle birşeye rastlayamadık bir türlü, dolayısıyla siz fazla vakit kaybetmeyip otobüsü kullanın.
Funiküler ile Tibidabo Dağı'na çıkın ve tüm şehri kucaklayacağınız manzaranın keyfini çıkarın. Funiküler dağa çıkmanın tek yolu ve yaz günleri 19.00-20.00 gibi, kış günleri 16.30'da bitiyor o yüzden geç saate bırakmayın yoksa bir sonraki gün tekrar gelmek zorunda kalırsınız bizim gibi.
Dağda ayrıca bir de lunapark mevcut. Gözünü zirveye dikenler daha da yukarıdaki Torre de Collserola'ya da çıkabilir. 

Aşağı inin aynı yoldan metro durağına gittikten sonra Lesseps durağına gidin. Oradan Park Guell'e giden otobüslere binin. 

Park Guell yine Gaudi'nin eserlerinden biri. Girişinde Hansel ile Gratelin evini andıran evlerle karşılayıp, Barselona'nın simgesi mozaikten kerkentele ile devam ediyor. İçinde Gaudi'nin kaldığı ev de var, giriş ücretli size kalmış. Hava güzel ise bu büyük parkta dolaşmak tüm gününüzü alacaktır. 

Gezinizin tarihini Barselona'nın bir maçına denk getirmeye dikkat edin dememe gerek yok herhalde. Ne yapıp edip bir bilet bulup stadda maç izleyin, tamam stadın içini ve müzesini görmenizi sağlayan bir turistik gezi var ama hiçbirşey gerçeğinin yerini tutmaz. 

Yeme-içme: 

Bar Boqueria : La Bouqueria içerisinde taburelerin üzerinde bizim kuzu şiş dahil her türlü et ve deniz mahsullerini yiyebileceğiniz buram buram doğallık ve salaşlık kokan bir tapas mekanı.
Giovanni : El Gotic bölgesinde Cucurulla 2'de tam Plaza Cucurulla'nın köşesinde. Çeşit çeşit waffle, dondurma ve krep çeşitlerinden karmalar yapıp yemek üstüne tatlı keyfi yapabilirsiniz.
Bella İstanbul : Bir restoranı Barceloneta metro durağının orada Joan de Borbo caddesinde, bir restoranı Sagrada Familia yakınında Carrer Industria 164'te. Avrupa'daki klasik Türk dönercilerine göre daha temiz ve çeşitli ev yemeklerinin bulunduğu bir mekan. Katalanlar gece dönüşü ayılmak için Bambi veya Kızılkayalar niyetine de kullanıyordu burayı.
Pollo Rico : La Rambla'dan sahile inerken sağda Sant Pau sokağı 31 numara. Kapının önünde sıra oluyor genelde, tabure üzerinde bar tezgahında tam tavuk, patates, bira , hele bir de TVde maç varsa değmeyin keyfe. Bardaki eleman da hasta Barcalıydı 5 atacaz Madrid'e diyerek 5 euroya iddiaya girdi ama 1-0 ile idare edecek artık.
Les Quinze Nits : La Rambla'dan sahile inerken solda katedralin olduğu sokağı devam edin Plaza del Rei'de. Akşam 8 e kadar kafe, 8 den sonra restaurant. Menüleri güzel, çok da pahalı değil, meşhur içecekleri sangria'yı burada deneyebilirsiniz.
Mirablau : Tibidabo'ya çıkacağınız teleferiğin orada, Plaza Doctor Andreu 2. Cam kenarına oturup, özellikle gece gidip sangrianızı içerek şehrin ışıklarına bakarak muhabbetin gözüne vurabilirsiniz. Biraz tuzludur tahmin edeceğiniz gibi.
Yatma-kalkma: 

Residencia Erasmus : Lesseps metro durağına yürümeyle 5 dakika uzağında. Adından da anlaşılacağı gibi Erasmus için gelen öğrencilerin yoğunlukla kaldığı bir yer. Ama düşündüğünüz yurt ortamı kadar dağınık değil, temizliği hergün yapılıyor, çalışanlar iyi İngilizce biliyor, yeri merkezi, en büyük avantajı ücretsiz interneti olması. Ama yine de otel konforu yok, banyosu biraz ufak, romantizm amaçlı geziye çıkanlara tavsiye etmem. Biz kaldığımızda gecelik kişi başı 22€ idi.
BSN Montjuic : Otelin hemen önünden geçen otobüsle 2 durak sonra Espanya metro durağına varabiliyorsunuz. 3 yıldızlı bir otel olmasına rağmen oldukça şık, odalar geniş, içerisinde mikrodalgalı mutfak ve balkonu bulunuyor. Kişibaşı 23€'ya kalmıştık, hem merkezi hem temiz hem de uygun fiyatlı.
Püf Noktaları: 

Hırsızlara dikkat! Barselona'da hırsızlık oranı oldukça yüksek, hemen her yerde cüzdanı kaptırabilirsiniz. İlk gün gece vakti tenha bir ortamda metrodan yürüyen merdivenle yukarı çıkarken, son kısımda öndeki adam bir şeyi yere düşürdü bilerek ve yürüyen merdiven üzerinde ayaklarını açarak geri geri gitmeye başladı. Haliyle merdiven ilerlediği için biz adama arkadan çarptık ve arkadan gelenler de bize çarpınca karambol ortamı oluştu. O arada Katalanın biri uyanıp yankesicilerin biriyle itişmeye başlamasaydı cüzdanı kaptırmıştık belki de. İstanbul'dakilerden farklı olarak bu tip tiyatral olaylar da yapabiliyorlar, aman dikkat diyorum tekrar.
La Rambla üzerinde orjinalinin yarı fiyatına korsan ama çok dikkat etmezseniz orjinalinden ayırt edemeyeceğiniz Barcelona formaları bulabilirsiniz. Şahsen ben kendime orjinal aldım ama sipariş veren birkaç kişiye oradan aldım, farkı anlayamadılar. Pazarlık ile 30€ya kadar fiyatı indirebilirsiniz.
Hediyelik eşya satan dükkanlarda çalışanların çoğu Türkçe anlıyor. O yüzden konuşurken dikkat edin ağzınızdan yanlış birşey çıkmasın.
Barselona her ne kadar şehir olarak bir büyük şehir olsa da nüfusu sadece 1, 5 milyon. Dolayısıyla özellikle turistin az olduğu bir zamanda geziyorsanız, insanların bu şehri tam olarak doldurmadıkları hissi oluşuyor. Mesela İstanbul'daki gibi bir cumartesi gecesi kalabalığını şehrin hiçbir yerinde bulacağınızı ümit etmeyin.
Toplu ulaşım için 10, 70 €'ya 2 günlük 15, 20€'ya 3 günlük sınırsız bilet alabiliyorsunuz. Haftaiçleri gece 12den sonra metro ve kartınızın geçebileceği otobüs yok, o yüzden saatlerinizi ayarlayın, taksiye muhtaç olabilirsiniz. 

 
Toplam blog
: 19
: 3046
Kayıt tarihi
: 08.01.11
 
 

İnşaat mühendisiyim. Hem başkalarına hangi kitabı okumaları konusunda yardımcı olmak hem de okudu..