Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

13 Şubat '10

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Barut ve tütün!

Barut ve tütün!
 

Barut ve tütün neme gelmez arkadaşlar!

Bozulurlar!

Halamın oğlu tabancasına dolma mermi hazırlardı eskiden. İki türlü barut vardı. Dumanlı ve dumansız. Dumansız barut daha iyiymiş!

“Git Ahmet bakkaldan dumansız barut al biraz! Sana da attırırım!”

Koşar alır gelirdim. Nişan atardık Yılmaz Abimle.

Bazen az ses çıkardı tabancadan!

“Barut rutubetli demek! Kapsül patladı, barut almadı!”

Kuzinenin üzerinde kurutmaya çalışırdı. Ben odadan kaçardım!

Tütün de öyle!

Rutubetli oldu mu pis kokar, sigaran çekmez!

Askerdeyken Kilis’e gitmiştik. Üç gün kaldık arkadaşın evinde. Kale gibi bir evdi. Çarşıda geziyoruz. Kaçak mallarla dolu her yer! Yakında babam ziyaretime gelecek diye sigara alayım dedim. Gelince veririm, harçlığımı artırır. Baktım pipo da satıyor adam. Güzel bir gül pipo. Hemen aldım. Birkaç torba da tütün aldım.

İskenderun’a döndüğümde dayanamadım pipoyu aldım, tütünden bir tutam çıkardım içmeye başladım. Çek çek gelmiyor!

Rutubetlidir herhalde dedim. Gittim mutfakta kuruttum tütünü! Meğer pipo tütünü rutubetli olurmuş! Ne bileyim!

Bölük komutanım seyrediyormuş beni üst kattan!

“Ahmeet!”

“Buyur komutanım!”

“Ulan bu bölükte ancak ben böyle pipo tüttürüm tamam mı? At ağzından onu çabuk!”

Hemen cebime attım uzaklaştım oradan!

Ne diyecektim?

Barut fıçısı da olmayalım, tütün balyası da!

Nemden kapmak var!

Hem de sağlığa zararlı!

 
Toplam blog
: 1640
: 466
Kayıt tarihi
: 27.01.07
 
 

Doğum tarihim değişmedi ama çok şey değişti bu güne kadar. En başta, dede oluyorum! Evet; şaşırdı..