Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

09 Ocak '16

 
Kategori
Sosyoloji
 

Başaramadı ama biz başardı diye kabul ettik.

Başaramadı ama biz başardı diye kabul ettik.
 

ALBAYLIK; ÖZEL DEĞİL, NORMAL BİR RÜTBEDİR


Selam okumasını seven arkadaşlarım. Şimdi bir yaraya değineceğim ama ama dokunduğunda kanıyor dokunmazsanız kanser gibi ilerliyor. Şimdi merak ettiniz tabiki hangi yara hem sosyoloji adı altında yazılmış demek ki insanların sosyolojik durumunu irdeleyeceğiz.

Türk Silahlı Kuvvetlerinin başarısını inkar etmek ekmeğin nimet olmasını inkar etmekle eş değer olduğunu Türkiye'de yaşayan ve Toprağını ve milletini seven herkes tarafından bilinir ve saygı duyulur. Neden mi? Her sağlam Türk genci askerlik görevini yapar, ve eldeki mevcut kanunlar uyarınca da yapmaya devam edecektir.

Sosyolojik olarak irdelemeye devam ediyor ve diğer taraftan bakıyoruz. Yukarıdaki paragrafta TSK'nın başarısından bahsettiğimde Toprağını ve milletini seven herkesin göğsü kabardı. Bu vatana ihanet eden ve ihanet içinde olanlar da bir o kadar kızdı ve eleştirdi. Evet başarılıdır, ama bir o kadar da başarısızlıkları vardır. 

- Kızmaya ve haydee demeye hatta homurdanarak okumaya devam edenler haklıolduğumu aşağıdaki paragraflarda anlayacak, önyargılı olanlar size iyi günlerüçüncü paragrafta bıraktınız. Çünkü önyargı yıkılamaz bir duvar gibidir. İstemeyenler de asla yıkmaz hatta sıkı sıkıya o duvarına sarılır ve ondan medet umarlar.

Ekmeğe Nimet dedik ama fazlası nimet değil külfettir. Maddi zararından öte sıhhi zararı daha büyüktür. TSK'daki başarısızlıklara gelince; Statüler arasında dialog kopukluğu, özlük haklarında adaletsiz dağıtım, liyakat anlayışındaki sakatlıklar, Komuta heyeti hata yapmaz mantığı, suçlu her zaman astlardır. Evet bumantıkla giderseniz globalleşen dünyada diğer dünya devletleriyle entegre olamayacağımız gibi, basit konulardan dünya devletlerinin gözünde tutarsız ve zavallı üçüncü dünya devleti olmaktan kurtulamayacağız.

Şu en son seçim sonunda hükümet de dahilolmak üzere tümsiyasi partiler TSK'daki adaletsizliklerin de önüne geçebilmenin adımlarını atacaklarına dair söz ve vaatlerde bulundurlar. Subayların altı statüsündeki astsubayların intibakları yapılacak mağduriyetleri giderilecek, hatta Genelkurmay II'nci Başkanı'nın da bahsettiği gibi tazminat da haklarıdır ama muhatap biz değil hükümettir diyerek topu taca atmışkendilerine sorulduğunda ise TKS'da 15'inci yılını ikmal eden subaya da astsubaydan fazla verilirse uygun olabileceği aksi takdirde uygun olmadığı hakkında hükümet bilgilendirilmiş, hükümet de üzerindeki sorumluluğu Genelkurmaya göndermiş, sorumluluğu yerine getirmekten ziyade rafa kaldırmış ve müsebbibini de genelkurmay olduğu konusunda bir nevi astsubay camiasını oyalama taktiğine devam etmiştir. Başarısızlığın birincisi budur. 

Gelelim ikinci başarısızlığa TSK'daki yığılan albayları nasıl emekli edebiliriz mantığına. Kıdemli albaylıkta tazminatların verilmesi konusu kanunlaştırıldı (10 yıllık bir geçmişi bile yok) bir grup terfi etmiş kıdemli albaylığa erişenler hemen ayrıldılar, Zamanla sırası geleni terfi ettirdikleri için albaylar doldu, bir iş yaptırmakta zor çünkü ceza verme ehliyeti Korgeneralden başlıyor da kınıyordu şimdi ise işini yapmasada koskoca albaya ceza verilirmi mantığıyla hareket ediliyor. Albayım da masasında oturarak asgari 7000 Tl yi cebine atıyorçocukokutuyor para lazım,sosyal statügereğince iyi bir muhitten mekan lazım bir de marka bir araç bunları da yapabilmenin gücü paradan geçiyor. Emekli olup, sivile geçse 2000 Tl kayıp iş arasa ona uygun iş yok çünkü oturduğu yerden kimse maaş alamıyor. Hükümet ise çözümü buldu bir sefere mahsus olmak üzere çıplak maaşının 20 katına kadar, yıllara göre tazminat verelim emekli olsunlar diye belli değil ama ya kanun çıkaracak ya da KHK çıkaracaklar ve biraz daha eritmeye çalışacaklar.

Ast rütbelilere gelince yani; Astsubay, Uzman Jandarma, Devlet Memuru ve Uzman Erbaşlar. TSK'da yığılma yokmuş gibi subay rütbe bekleme sürelerini indirirken, astsubay rütbe bekleme sürelerini uzattılar. Subaylara sessiz, sedasız görevine veya rütbesine tazminatlar verilirken astsubay ve diğer personele bırakın tazminatı gerçek özlük hakları bile verilirken düşünüldü ve her içtimada "aldığınız maaşta tüyü bitmemiş yetim hakkı var" diyerek ast rütbeli personel bastırıldı. Sahi ast rütbelilerin maaşında tüyü bitmemiş yetim hakkı var da subayların maaşında yetimin hakkı yok mu? Ast rütbeli personel birazcık maddi sıkıntıdan bahsedince derdiniz gününüz para diyterek ayıplıyorlar ama kendilerine gelince söz konusu para değil görev. 

Sayın hükümet yetkilileri sizlere sesleniyorum. Vicdanınızvarsa vicdanınıza bağırıyorum. Ast rütbeli personel 3 kuruşluk ailesinin nafakası için ölüme giderken birileri ise yılı geldikçe terfi edip, sonra da emekli olsun artık kurtulalım dediğiniz adamlara devletin kasasından 10 ila 60.000 Tl. artı tazminat verilmesine bir vatandaş olarak ben razı değilim ve hakkımı helal etmem, Tazminat vermemek için ellerinizi kaldırmadığınız Ast Rütbeli personel ile Devlet Memurlarını açlığa ve yokluğa mahkum etmenizin hesabını ne bu dünya da ne de ahirette verebilirsiniz. Genç rütbeli Subay kendi geçimine bakar, Yaşlı rütbeli astsubay ve uzmanlar ise kendilerinden ziyade ailelerine bakar yani okuyan çocuğuna ve hayat kuracak evlatlarına hazırlık için birikmiş parasını alabilmek için sistemden çıkar.

Çok kıdemli albaylarımızın kadrosu kalmadıysa, kadrosuzluk tazminatları ve görev tazminatlarını elinden alırsanız bırakın durmayı o tazminatlar gitmesin diye hakettikleri yılda sistemden ayrılırlar. 

Haro Okullarından mezun edilen teğmenlere Generallik verilecek diye ne bir kanun, genelge, yönetmelik, tüzük veya talimat yok. seçilen general olur seçilmeyen emekli olur. Siyasal bitirip de Kaymakam olanların Vali olmaları gibi bir şey bu olamazsa kendi statüsünden emekliye sevkedilir.Tıpfakültesini bitiren doktorlara Profesör tazminatı veriliyorsa, Bizim albaylara da generallik tazminatı verilsin

 
Toplam blog
: 26
: 157
Kayıt tarihi
: 09.01.14
 
 

Ben, 1971 yılının Kasım ayının 20'sinde Uşak ili Eşme İlçesi Yeleğen Kasabasında doğdum. İlk ve o..