Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

09 Ocak '12

 
Kategori
Deneme
 

Başarılı bir evlilik, dostluk, iş yaşamının sırrı nedir?

Başarılı bir evlilik, dostluk, iş yaşamının sırrı nedir?
 

Neden Toplumumuz Sorunlarını Münakaşayla Çözmeye Çalışıyor?


İnsan ilişkilerimizde gözden kaçan unsurlar. İslam Coğrafyasının Genel Hatası ve Asla İlerleyememesinin Ana Sebebi

Şu anda Kuzey Afrikada ve Ortadoğu'da ayaklanmalar ve çatışmalara şahitlik etmektyiz. Televizyonlarımızda en kavgacı, en münakaşalı, en şiddetli olanlar en çok izlenenler.

Karı ve koca, gelin ve kaynana, baba ve oğul, anne ve kız, işçi ve patron, asker ve militan, polis ve zanlı, şeyh ve mürid, hoca ve öğretmen vb ilişkilerin kavgası TV ekranlarımıza ve gazetelerin sayfalarına yaralama, ölüm olarak yansıyor.

Kadına, çocuğa, yaşlılara, suçlu zanlılara, hakkını arayanlara yapılan zulümlerle dolu toplumlarımız.

Bir düşünün.

Asker komutana karşı asla haklı olamaz, memur amirine karşı asla haklı olamıyor, evlat ana ve babaya karşı haklı olması çok zor, gelin kaynanasına karşı haklı olamıyor, kadın kocasına karşı, öğrenci öğretmene karşı, zanlı hukuka karşı (suçluluğu kanıtlanmadan) peşinen suçlu sayılıyor, iki yalancı şahitle insanın işinin bittiği ülke burası.

Bu ilişkiler içinden akşamları ucuz ve hiç bir şey veremeyen bolca dizi yapılmakta, çoğu masrafsız çekilen salon dizileri.

Peki dizilerimizede yansıyan bu bozuk ilişkilerimizi düzeltmenin bir yolu var mı? Bunun sırrı nedir?

Elbette var. Bunun sırrı kimsenin bir başkasına zulm etmemesi. Herkesin Adaletli olmaya çalışması.

Bu nasıl olacak?

a) Bir kere insan karşısındaki bireye saygı duyacak, onun farklı düşünüş ve algılayış biçimini hemen kendisine karşı bir eylemmiş gibi düşünmeyecek ve algılamayacak.

b) İnsan evlendiğinde eşini bir birey olarak görürse ve onu ezerek, döverek, iyice benzeterek kendine benzetmeye kendisi gibi düşünmeye zorlarsa o evlilik te kadın kocasınada benzer aynı kocası gibi olmuşsa, o beraberlik üretkenliğini, verimini, çözüm odaklılığını, zenginliğini kaybetmiş demektir.

Ben o yüzden bizim toplumumuzda karşıt burçların evlemesini sakıncalı olarak görenlerdenim ve bunun olmaması gerektiğinide Kitabımız İSLAMDA ASTROLOJİ'de belirttik. Toplumumuzda aynı elementlerin burçları evlenirse çok daha uyumlu olunmasının nedeni bu. Şayet evlenecek olanlar eğitimli iki Alman veya İskandinavyalı Protestan kültürdense o zaman karşıt elementlerin burçları evlendiğinde çok daha verimli ve üretken birliktelikler olmakta zira onlar toplum olarak çok daha empatik, hoşgörülü yapılara sahiptirler.

c) İş yerlerinde arkadaşlar, evde dostların daha güzel bir arkadaşlık kurması kendisi gibi düşünmeyeni dışlamak değil, onu ve düşüncelerini olduğu gibi kabul etmek gerekliliği vardır. Böyle iş arkadaşlıkları ve dostluklar iş ortamlarını verimli kılarken dostluklarıda renkli kılar.

Bizler insan ilişkilerinde şu kuralı aklımızdan çıkarmamalıyız, bunu Senarist, Oyuncu, Sanatçı entellektüel Dostum, Arkadaşım, Abim Mehmet Beyazıt UZGAŞ, 1 ve 1 iki değil onbir etmelidir diyerek mükemmelce özetliyor.

Gerçekten ilişkilerde insan karşısındakini kendine benzetmeye çalışmadan onu anlamaya çalışırsa bu çok kaliteli bir evliliği, dostluğu, arkadaşlığı, iş ortamını bir araya getirir.

Bir düşünün, günümüzde bir çok iş yeri kendisi gibi düşünmeyen hayat görüşü farklı olana ön yargılı davranıp işe almıyabiliyor.

Yıllarca başörtülü insanlar işe alınmadılar, hala cinsel tercihi farklı olan insanlara pislikmiş muamelesi yaparak onların kendilerini yol kenarlarında satmasına aç kalmasına vicdanımız sızlamıyor.

Muhafazakarsak asla işyerimizde ateist birini yada Komünist bir kimlikli insanı çalıştırmıyoruz. Bir insanı anlamak için hemen nereli olduğunu soruyoruz, sonra babasının ne iş yaptığını, okuduğu gazeteye göre yaftalıyoruz. Farklı gazete okuyana kötü gözle bakıyoruz.

Böyle bir kafa yapısına sahip olduğumuz içinde kavga ve çatışmalarımızın sonu asla gelmiyor.

Peki bir düşünün, şayet komünistseniz ve ülkede hiç muhafazakar kalmasa bu sefer maoistlerle Leninistler tartışma çıkarmazlarmı?

Yada bu ülkede hiç sosyal demokrat, komünist veya solcu kalmasa, sadece muhafazakar olsa herkes, acaba Nur Grupları, Süleyman Hilmi Tunahan veya başka İslamcı gruplar sizce güllük gülüstanlık geçinir mi? Hepsi birbirinin arkasından atıp tutmayı hızlandırmazlar mı?

Çatışma asla bitmez. Çünkü bizde diğerine ötekine SAYGI ve EMPATİ YOK. Sonra kalkıyoruz, Ulusal birlikten, Ümmetin Vahdetinden, Kapitalizmin suyu ısındı deyip Sosyalist Devrim'den bahsediyoruz.

Bunlar asla olmaz, çünkü bireylerin birlik olabilmesi için önce birbirlerinin varlığına, düşüncesine, hayat görüşüne saygılı davranmayı öğrenmesi gerekmetedir. Biri diğerinin yaşam alanını yok ederse bilmeliki kendisininde yaşam alanı mutlaka birgün başka biri tarafından yok edilmeye mutlaka gelinecektir, çünkü TARİH'in HAFIZASI VAR.

O yüzden bizler 5 kişi isek bu yanyana gelen birlerle 5 olmamalı. Bu 11.111 olmalı yani onbirbin yüzonbir olmalı, bunun yoluda samimice karşımızdaki insanı anlama, dinleme, empati kurma, saygı duymadan geçer, işte bu şekilde ilişkilerimiz ve toplumsal hayatımız başarıya, üretkenliğe ve gelişmye açık olur. Biz anlayışı içinde birbirimizi eritemekle be benzeşmekle değil, farklılıkları ileriye götürecek zenginleşme olarak görmeliyiz.

Son sözüm Kafirun Suresinden bu surede Allah, Müslümanlara da uyarıda bulunmakta, insanların farklı düşüncesi olabilir ve bu düşüncesi inançsızlık dahi olsa İslam Toplumunda hayat hakkı bulmalıdır, kılıçla zorla herkesi yok etmek değil. İslam, Müslümanın müslüman kalma, Kafirin kafir kalma, Hristiyanın ve Yahudinin kendi inancında kalma ve inancının gereklerini yaşama özgürlüğünü verirken İslam Coğrafyasında cemaatler neredeyse birbirlerini tekfir (Kafir Görme) yarışı içine girmiş durumda. Bu da onların asla birlik içinde güçlü olamamalrının nedenidir. Çünkü her cemaat ve görüş diğerini sapmış, kendisini ise doğru yolda görmektedir, birde Ümmetin vahdetinden bahsediyorlar televizyonlarda, ne traji-komedi ama.

 
Toplam blog
: 722
: 3755
Kayıt tarihi
: 23.01.09
 
 

A.Ü İktisat Fakültesi mezunuyum, daha önce Kazakistan ve Hollanda'da eğitmenlik ve tercümanlık iş..