Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

08 Ekim '06

 
Kategori
Eğitim
 

Başarmak için sadece çalışkan ve zeki olmak yeterli mi?

Başarmak için sadece çalışkan ve zeki olmak yeterli mi?
 

İlişikteki resim benim ilkokul yıllarımın geçtiği Bayburt ili Tomlacık Köyü İlkokulu' nda 20 yıl sonra çekildi. Ben de onlar gibiydim, aynı imkanlar dahilinde yetişmeye çalışıyordum. Okulumuz toplam iki derslik ve bir küçük yönetici odasından ibaretti. Çoğunlukla 1,2 ve 3.sınıflar bir derslikte, 4 ve 5.sınıflar diğer derslikte öğrenim görüyorlardı. Benim yetişme yıllarımda Milli Eğitim sistemimizin geçirdiği evreleri ve yaşadığı sıkıntılarının izleriyle doludur.

Bir dönem köyümüz topu topu 80 hane olmasına ve öğrenci sayısı da 50-60 civarı olmasına rağmen toplamda 6 öğretmen buraya tayin edilmişti.:) Bir başka dönem ise tam tersi olmuş, sadece bir öğretmen tüm sınıfları eğitmek zorunda kalmıştı. Tüm sınıflar kış mevsiminde ısınma problemi ve ilgilenememe yüzünden tek bir sınıfa toplanmıştı. Ancak bundan da iyi sonuç alamayan öğretmen tekrar eski hale geri dönmüş ve artık dayanacak gücü kalmadığı için de çareyi 1.,2. ve 3.sınıfın derslerine beni göndermekte bulmuştu. Bir çocuk daha küçük diğer çocukları eğitmeye çalışıyordu..!

İlkokulu bitiren çocukların sonraki adımı çoğunlukla Bayburt merkezde bir ortaokula devam etmek oluyordu. Ancak geçmişteki tecrübelerden Bayburt' taki eğitim seviyesinin de pek iç acıcı olmadığı üniversite sınavına bu okullardan katılan öğrencilerin sınavda tel tel dökülmesinden çok net anlaşılıyordu. Durumu babam da çok net farkettiği için konuşma aralarında bana sürekli:

-Bak oğlum, bu iş Bayburt' taki okullarda olmaz, eğer ilerlemek ve üniversite sınavında başarılı olmak istiyorsan senin İstanbul' a gitmen gerekli.

Sonra da ilave ediyor:

-Orada bir yıl amcanın yanında kalacaksın. Eğer sınıfını başarılı bir şekilde geçersen, yani bu işin hakkını verirsen biz ailen senin sonuna kadar yanında olup, seni destekleyeceğiz. Ardından sonraki yıl İstanbul'a geleceğiz. Ancak tek bir zayıf dersin bile olmamalı, ona göre çalışmalısın. Eğer yapamazsan traktörün seni bekliyor olacak bunu da bilmiş ol...

Sevgili Osman öğretmenimin desteği ve babamın bu müthiş öngörüsü ile ben İstanbul' a geldim. İlk ayların biraz sıkıntılı geçmişti. Şiveli konuşmam birçok kişinin benimle dalga geçmesine neden olmuştu. Ancak bu sorun uzun sürmedi, arkadaşlarımın köyü niyetli olmamasına ilave olarak ilk sınavlarda havada uçuşan 9, 10' lar şivemi hemen unutturmuştu. Babam çok haklıydı, burada hayat gibi eğitim de çok farklıydı.

Dönüp geriye baktığımda bulunduğum yerde olmamı İstanbul' da almış olduğum eğitimlere borçluyum. Bayburt' ta eğitimime devam etmiş olsam bu seviyeyi yakalamak benim için hayal olacaktı. Oysa ben aynı ben olacaktım, yani çok çalışacaktım ama bu tek başına yeterli olmayacaktı. Çünkü hiçbir öğrenci çoğunlukla öğretilenden veya verilenden daha fazlası öğrenemez, hele o küçük yaşlarda.

Tabii ki herkes benim gibi şanslı olamıyor. Sadece benim etrafımda bile maddi imkanlar yüzünden eğitimimine devam edememiş çok zeki, çok yetenekli ve çok çalışkan insanlar var. Onlar şu anki halleriyle de topluma çok faydalılar ancak daha fazlası neden olmasın.

Keşke herkes hayatın her kademesinde olduğu gibi eğitimde de eşit şartlara sahip olabilse.. Olması umuduyla...!

Hoşcakalın...

 
Toplam blog
: 410
: 3283
Kayıt tarihi
: 13.04.06
 
 

Bilgisayar, elektronik, internet alanındaki son gelişmeler. Tüketici elektroniğindeki trendler. Otom..