Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

21 Kasım '12

 
Kategori
Güncel
 

Başbakan Erdoğan'ın zor zamanları!

Başbakan Erdoğan'ın zor zamanları!
 

Başbakan


Başbakan Erdoğan’ın gurup konuşmasını izliyorum. Sözlerinde, üzüldügü bir durum karşısında bir şey yapamamanın çaresizliğinin hüznü var. Çünkü Başbakanın Filistin’le yoğun bir duygusal bağı var ve bu duygusal bağını yüksek bir sesle de dışa vuruyor. Tabi bomba altındaki Filistinlilerin kurtarıcı lider olarak kendisini gördüklerini, kendisinden medet umduklarını da biliyor ve böyle bir duygusal bekleyişin ağır yükünü de kendi yüreğinde hissediyor. Lakin üzülerek söylemek gerekir ki, Başbakanın ipi içerde pek sağlam değil. O yüzden dışarıdaki yüke gereğince göğüs geremiyor.

Aslında başbakanın İsrail’i durdurması için öyle topa, tanka, tüfeğe sarılmasına gerek yok. Eğer başbakan bu ülkede 75 milyon insanın gönlünü kazanmış olsaydı; söylediği her sözde, 75 milyonun nefesini İsrailli yöneticiler kurşun gibi enselerinde hissedeceklerdi. Diğer ülkelerin devlet başkanları ile yaptığı telefon görüşmelerinde bu gücün verdiği gönül rahatlığı ile konuşacaktı ki, böylesine içten gelen bir güce dıştan karşi koymak çogu zaman olası değildir. Ama dünyanın gerçeği şu ki, herkes seslerin altından bir birinin sessiz zihnini okuyor ve sessiz düşünceler sesten önce adeta ışık hızıyla bilinç altından sızarak hedefine ulaşiyor ve sesler onun yanında neredeyse kuru gürültü olarak kalmaktan ileriye gidemiyor. Bu anlamda insanlar birbirlerini dinler gibi görünseler de böyle kritik anlarda bilinç altına gömülü olan düşünceler birden yüzeye çikip gümbür gümbür akıp çoktan hedefine varmış oluyor.

Bundan dolayı Başbakan Erdoğan eğer gerçekten dışarıda bir özgürlük misyonu yüklenecekse buna içerden başlaması lazım. O zaman her sözü İsrailli yöneticileri füze gibi delip geçecektir. Başbakanın Filistin için söyledikleri doğru olabilir lakin bu dünyada insanın söylediklerinin yanında yaptıklarına da bakıyorlar. Bunlar arasında uyumsuzluk olduğu zaman davranışlar ölçü olarak kabul ediliyor ve bu aynı zamanda gücünüzün de elçisi oluyor. Bundan 5-6 yıl önce Türkiye’nin Uygur bölgesiyle ilgilenmesine Çin; ‘’Evi camdan olan, başkasının evine taş atmasın’’ şeklinde karşilık vermişti. Ve şunu da söylemek lazım ki, insanlar sadece Filistinliler gibi silahlı şiddet altında fiziksel acı çekmezler insanlar ayırımcılık, adaletsizlik, haksızlık, hukuksuzluk karşisında zihinsel ve duygusal olarak çok daha ağır ve katmerli acılar çekebilirler. Bundan dolayı Başbakan Erdoğan dışarıda gerçekten güçlü olmak istiyorsa öncelikle içerde her etnik ve dini inanca karşi koşulsuz bir şekilde adil ve güven verici olmalıdır. Böyle bir güçle Filistin için atılan özgürlük çigligi dünyanın en gelişmiş güdümlü füzesinden dahi daha hızlı bir şekilde hedefini bulur ve şaşmaz bir şekilde vurur.

(m.ali şirin tarih ögrt)

 
Toplam blog
: 124
: 736
Kayıt tarihi
: 28.06.08
 
 

Kelebek için kanat neyse insan için kelime odur. (m.ali şirin) 1969 senesinde  Tunceli/ pülümürde..