Başbakan ılımlı islam çizgisinden ılımlı milliyetçilik çizgisine mi kayıyor?

Ilımlı islam modeli tutmadı, ben bir ılımlı milliyetçilik alayım…

Son günlerde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın tüm politikası ve söylemleri bu yaklaşımda.

Var mı hiç türbandan bahseden? “Türban velev ki siyasi simgedir” diye habire dayatan Başbakan nerede şimdi?

Nerede mi? Artık ılımlı milliyetçilik çizgisinde.

Öyle ki ; daha bir hafta önce Cumhurbaşkanı Gül ile birlikte kızının nikah şahitliğini yaptığı ve kankası olan Yeni Şafak gazetesi yazarı Fehmi Koru'yu bile çileden çıkartacak boyutda bir çizgi bu.

Ne diyor Fehmi Koru? “Obama gibi değişim sloganını kullanarak iktidara gelen AKP, Kürt sorunu, insan hakları ve demokrasi noktasında kendi çizgisinden saptı, Başbakan, Bush'a benzedi".

Başbakan Fehmi Koru'ya ne cevap veriyor? “Yazıklar olsun, sevsinler seni”.

Son günlerdeki diğer bir gelişme ise, Dengir Mir Mehmet Fırat’ın AKP Başkan Yardımcılığı görevinden istifası. Her ne kadar Kemal Kılıçdaroğlu ile girdiği polemik ve belgeler savaşının etkili olduğu söylense de AKP nin Kürt kökenli tabanı istifa konusunda aynı şeyi söylemiyor. Veya bu istifayı Başbakan’ın son günlerdeki milliyetçi salvoları için kullanıyorlar.

Başbakan’ın Kürt sorunu karşısında aldığı ve aşırı milliyetçilerin bile söylemlerinde kullanmaktan artık vazgeçtiği “ya sev ya terk et” yaklaşımının AKP deki Kürt kökenli milletvekillerini çok rahatsız ettiği aşikar. Hem Kılıçdaroğu hem de Kürt sorunu Dengir Fırat’ı istifaya zorlamış olabilir, ancak Kürt sorunu nedeni ile istifa etmiş görünmek Dengir Fırat’ın işine geldi. İtibarsızca istifa etmektense , bu nedeni tercih eder. Bir taşla iki kuş.

Başbakan’ın milliyetçilik çizgisine yaklaşımı, AKP tabanında rahatsızlıklara sebep olurken, Bağcılar’ daki parti kongresinden “değiştir artık şu Anayasa’yı” söylemleri de ön plana çıkıyor.

Tüm kankalar bir bir yok oluyor, Fehmi Koru söyleniyor, parti tabanından Kürt yaklaşımı nedeni ile muhalif sesler yükseliyor.

Başbakan’ın milliyetçi yaklaşımlarına bire bir uyacak bir başka ismin , yani Abdülkadir Aksu’nun, Dengir Fırat’ın yerine atanmış olması da, Başbakan’ın yeni milliyetçi çizgisinin kanıtı gibi. Zira Abdülkadir Aksu 1978 Kahramanmaraş olayları sırasındaki Emniyet Müdürü idi. ANAP zamanında Diyarbakır Milletvekilliği ve İçişleri Bakanlığı yaptı.

Başbakan’ın milliyetçi çizgiye her gün daha da yaklaşmasına yardımcı olacak muhteşem bir isim; Abdülkadir Aksu…daha iyisi Şam’da kayısı.

Demokratik hak ve özgürlükler konusunda mangalda kül bırakmayan, Kürt sorunu için 2005 Ağustos ayı Diyarbakır konuşmasında ‘Kürt sorunu bizim de sorunumuzdur, Devlet olarak yanlışlar yaptık. Bunları da düzelteceğiz’ diyen Başbakan gitti...

Yerine “Tansu Çiller gibi Türkiye’deki Kürt meselesini ve PKK olayını askere teslim eden” , “ sevmeyen terk etsin söylemi ile ayrımcılığı teşvik eden”, “vatandaşa pompalı tüfekle kendini korumasını tavsiye ederek ciddi ve tehlikeli bir kutuplaşmaya ön ayak olan”, “ Abdülkadir Aksu ve Genel Kurmay kankalığında yola devam diyen” yeni bir Başbakan geldi.

Başbakanımız yeni milliyetçi çizgisi vatana millete hayırlı olsun.

Başbakan için zafere giden yolda herşey mübahtır. İstanbul Belediye Başkanlığı’ndan beri daha kaç çeşit Recep Tayyip Erdoğan göreceğiz bakalım.

Ama zafere gideyim derken bu defa da habire gözümüze soktuğu “demokrasi treni ” ni raydan çıkardı.

“Ilımlı islam modeli tutmadı, ben bir ılımlı milliyetçilik alayım”…

Ne değişim ama? Her şey Türkiye için!