Başbakan'ın ajandasının içindekiler

Başbakan'ın ajandasını, büyük resimle analiz ettiğinizde, görmeyen gözlerin, duymayan kulakların faltaşı gibi açılmamasına imkan yok, eğer kronikleşmemişse.

Temelleri ABD'de atılan, Pentegon'un duvarlarında asılı olan Ortadoğu Haritasında, Doğu illerimiz ve Kuzey Irak, Büyük Kürdistan  devletinin içinde yer almaktadır. Amerika Irak'ı işgaliyle, Kuzeyde Kürd Devletini ortaya çıkardı. Şimdi buradaki çalışmaları düzenli 600 bin kişilik ordu kurma gayretinde olduğunu okuyoruz.

Suriye'nin de bir müddet sonra işi bitirilmiş olacağına göre, geriye Türkiye ile PKK'yı anlaştırmak kalıyor. İşin odak noktası burası, Türk'leri nasıl ikna ederiz? Yıllar önce hepimizin gözleri önünde bir oyuna şahit olduk. Önceleri Askeri statükodan kurtulmak istedik, darbecilerden gına gelmişti, ülkenin enerjisini alıyordu darbeler. Seçilmiş insanları yargılıyorlar, Devletin Başbakan'ını ve iki Bakanını idam etmekten geri kalmıyorlardı.  Hal böyle olunca, sivilleşme ve demokrasinin yerleşmesi için Hükümete tam destek verildi.

Zaman ilerledikçe, işin şekli değişmeye başladı, dalga dalga insanlar tutuklanmaya başladılar, askerlerin yanında, gazeteciler, yazarlar, aydınlar, hükümete destek veren liberallere kadar susturma politikası baş göstermeye başladı.Tutuklu insanlar suçlarını bilmeden yıllarca tutuklu kaldılar. Ülkenin Gen.Kur.Bşk. teröristlikle mahkemenin karşısına çıkarıldı.

Hatırlayın, Başbakan, şehit cenazeleri geldikçe, askerlik yatma yeri değildir diyordu. Şehit cenazelerinden kelle diye bahsediliyordu. Bugün durum öyle  vahim bir hal aldı ki, Türk,Türkiye, Cumhuriyet ve Atatürk kelimelerine tahammül edemiyen bir iktidarla karşı karşıyayız adeta. Orduyu itibarsızlaştırma ve halkı psikolojik baskı altında, özünden soğutma politikalarını benimsetme gayretine girilen bir dönemden geçtiğimiz görülüyor. 

Ne uğruna yapılıyor, ABD'nin Ortadoğu politikalarının proğramı doğrultusunda bize dikte ettirdikleri usulde ilerlemek  ve PKK'yla ABD'nin istediği şartlarda antlaşma yapmak. Bütün sıkıntı Türk Milletine bunu nasıl hazmettiririz cabası. Türk'lüğü Anayasa'dan çıkartarak, ulusal devleti yok ederek, bölünmeye, parçalanmaya ülkeyi hazırlıyarak yapılacak bir antlaşmayı bu ülkeye kabul ettiremezsiniz.

'Akil insanlar'ın büyük çoğunluğunun AKP'nin dümen suyundaki insanlardan oluşması, bu sürecin nasıl gelişmesi gerektiği hususunda açık bir delil olarak karşımızda duruyor.

Ülkede kanın durması, akli selim her insanın istediği bir durumdur. Bunun aksini düşünmek her Türkiye Cumhuriyeti Vadandaş'ı için zuldür.