Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 
 

Necmettin Rıfat Arman

http://blog.milliyet.com.tr/arman

28 Kasım '12

 
Kategori
Siyaset
 

Başbakan Muhteşem Yüzyıl'a neden kızar?

Muhteşem Yüzyıl  bir dizi. Birileri bu iş için ortaya para koydu, araştırıldı, en iyi nasıl yapılabilir diye düşünüldü, bu arada biraz dedikodu yapıldı, ahalide merak uyandırmak için televizyon programları düzenlendi ve dizi başladı. Biraz seyrettim sonra sıkıldım seyretmeyi bıraktım. Dizi hakkındaki programları ve dedikoduları gördükçe izledim. Demek ki diziden daha çok kamera arkası ilgimi çekmiş. Hep aynı yöne uçan sayısı belli martılar beni rahatsız ediyordu. Sanal bir dünyada sanal martılar ne hikmetse sinirime dokundular. Elimde uzaktan kumanda olduğuna göre değiştirdim kanalı, seyretmedim. Bu kadar basit.

Derken Başbakan'ın sözlerini duydum. Önce anlayamadım sonra ilgi kuramadım. Başbakan kalabalığa konuşuyordu, konu hava alanı açılışıydı, söz dönüp dolaşıp Muhteşem Yüzyıl'a nasıl geldi, neden geldi anlaması zor. O gün bu gün herkes diziyi konuşuyor ve tabi başbakanı. Kimisi yandaşlığı bayrak edinmiş başbakanın haklılığını savunuyor, kimiside başbakanın yargıyı göreve çağırmasını demokrasi ile bağdaşmadığı gerekçesiyle haklı olarak eleştiriyor. Benim merakım aslında başka. Bir çok dizi var, bendeniz mütekait (emekli) adam dizi seyredemezken nasıl oluyorda bu ülkenin başbakanı dizi izleyecek vakit buluyor?Başkalarının doldurması ile bu konuşmayı yapıyorsa vay halimize. Ülkenin başbakanı kurmaca olduğu çok belli dizi ile uğraşırsa BİMER'e(Başbakanlık İletişim Merkezi) başvuru sayısının geçtiğimiz ay itibariyle 700 binlere ulaşmasına şaşırmamak gerekir.Kısaca bu ülkede 700 bin kişi çareyi başbakanda aramaya başlamışsa o ülkede işler iyi gitmiyor, sistem iyi çalışmıyor demektir.

İdam tartışmasında, laik bir ülkenin başbakanı tarafından söylenen dini hukuk normu tartışılmazken Muhteşem Yüzyıl  adlı  tarihi karakterlerin kurgulandığı dizinin tartışılması gerçekten dehşet verici.

Hapishaneden yaptığı bir işaretle yüzlerce yandaşının açlık grevini durdurabilen terör örgütü hükümlüsünün etkisi çok konuşulmazken, silah bırakması şartıyla örgüt üyelerinin ülke dışına gidebileceği  açıklaması da  gerekli biçimde tartışılmadı. Oysa bu tür sözler havada asılı kaldığı sürece ülkede terörle mücadele etmek en azından moral unsur olarak güçleşir. Aslına bakılırsa sorunlar dağ gibi karşımızda. Her gün gelen şehit haberleri  düşmanlıkları biraz daha derinlere kazıyor.

Maliye Bakanı vergi sistemimizin adil olmadığından yakınıyor. Türkçesi devlet eliyle zenginliğin bölüşümünde adil olamıyoruz. Kazanandan değil yakalanandan vergi aldığımız bilinen gerçek. Gün geçtikçe zengin daha zengin, fakir daha fakir oluyor. Dolaylı vergilerin fazlalığı  kamu maliyesi açısından kolaycılığın en büyük göstergesi. Peki tartışılıyor mu? Ne gezer, Sultan Süleyman haremde mi  daha fazla vakit geçirmiştir yoksa at üstünde mi?Muhteşem Süleyman'ın neye bindiği bu kadar mı önemli? Emekli derneklerinin yaptığı araştırma sonuçları dehşet verici ama emeklilerin yüzde kırkbeşi genel olarak hayatlarından memnun. İşte dehşet verici yan bu. Yoksulluk diz boyu, memnuniyet yüzde kırk beş.Çünkü tartışılmıyor. İnsanlar bilgi sahibi değiller. Merak etmiyorlar... Hakları ne?Bilmiyorlar, bilmekte istemiyorlar. Haklarını almak yerine birilerinin onlara haklarını vereceğini sanıyorlar. Aslında bu konuları tartışmak oldukça zor,özellikli bilgi gerekir izlemesi, dinlemesi sıkıcıdır. Oysa Sultan Süleyman... Üstüne üstlük başbakan da işi kurcalamışsa koyver gitsin... Sokakta Halit Ergenç'i uzaktan gördüğünüzde Sultan Süleyman geliyor demiyor musunuz? Kolay gelsin.

 
Toplam blog
: 35
: 289
Kayıt tarihi
: 14.08.12
 
 

İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi mezunuyum. Çalışma yaşamım DİSK dergisinde başladı özel..