Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

03 Şubat '08

 
Kategori
Haber
 

Başbakanım dedi. Ne demiş?

Başbakanım dedi. Ne demiş?
 

Başbakan: _İşte benim arzuladığım Türkiye bu.


Sayın Tayyip Erdoğan dünkü partisinin siyaset akademisin de yaptığı konuşmasında şöyle dedi.

_ Bak burada bir tablo var. Bu tablonun için de başörtülüsü de var, başı açık olanı da var. İşte bizim arzuladığımız Türkiye bu.

Erdoğan nedense başörtü diyor. Dikkatimi çekti. Başörtü Türk halkının giyim tarzı denilebilir ve çene altında düğümle bağlanma şeklidir. Ya türban. Buna bir açıklık getirsin. Eşi de türban şeklin de giyiniyor ve Erdoğan bu giyim biçimini halen başörtüsü ile yorumluyor. Türban bir siyasi simge ile algılanıyor. Yapmayın Başbakanım.

Ve benim arzuladığım Türkiye budur demekle neyi dile getiriyor. Anlayamadım kusura bakmayın başbakanım.

İl özel idaresinin mesleki ve teknik eğitim kurslarının sertifika töreninde de yaptığı konuşma da şunları şöyle di.

_Laikliğin ortadan kalkacağını, Türkiye’nin bir din devleti olacağını Cumhuriyet rejiminin temellerinin yıkılacağını, başı açık olanların baskı göreceğini toplumun bölüneceğini söyleyenlere benim bir sözüm var. Eğer bu görüşleriniz de samimi iseniz ellerinizi şöyle getirin yan yana ve başınızın ellerinizi arasına alıp ve düşünün. Sizin gibi düşünmeyen ya da sizin gibi giyinmeyen herkesi laiklik ve rejim düşmanı olmakla suçlayarak toplumu asıl siz bölmüş olmuyormuşsunuz.

http://video.milliyet.com.tr/default.asp?prm=0,7055475&kanal=1&id=14755&tarih=2008/02/03&get=03.02.2008

Sayın başbakanım haddim olmadan ben size cevap vermek istiyorum. Siz iktidara geldiğinizden bu yana rejimin kalkacağını söylemediniz. 1999 yılında İstanbul Büyük Şehir Belediye Başkanlığı için yapılan yerel seçimler de, 2002 ve 2007 seçimler de nasıl başa geçtiğiniz hafızalar da silinmemektedir. Sizin oy kazanmak için girişimleriniz altın vermekle, kömür dağıtmakla milleti gali yana getirdiniz. İşte bu oylarla şimdi iktidardasınız. Şimdi ki icadınız sizin söylediğiniz başörtülüler yani türbanlılar her neyse her tarafta serbest kalması bir yerde yasakların kalkması yönünde.

Sizler sinsice yapmak istediğiniz ne. Bunu anlayabilsek.

Hiç Atatürk İlke ve İnkılâplarını okudunuz mu? Devrimlerini anlayarak okudunuz mu?

Acaba o sizin arzu ettiğiniz Türkiye Atatürk’ün İlke ve İnkılâplarıyla devrimleriyle bağdaşıyor mu?

Bir yandan başörtü örtü diyebilsem keşke türbanın ta kendisi, diğer yandan da başı açık ve bunlar Atatürk Cumhuriyetini temsil eden iki kadın bir arada.

Nasıl oy alıp iktidara geldiğiniz belli iken ilerde din kökenli, kara çarşaflı cüppeli kesimin de üniversiteler de okumaları için ve yine devlet kurumlarında görev almak istemeleri için baskı yapacaklarını nihayetin de bir din devleti dayatılarak yönetimi ele geçirmeleri için yapacakları baskılara karşı nasıl dur diyebileceksiniz?

Saygılarımla efendim.

Ahmet Üstündağ – 3 Şubat 2008

 
Toplam blog
: 540
: 3176
Kayıt tarihi
: 02.01.07
 
 

Hiç bir motorlu araca binmeyi sevemedim. Daha doğrusu sevdiremediler. Onun yerine iki tekerlekli ..