Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 
 

AYFER AYTAÇ GAZETECİ YAZAR

http://blog.milliyet.com.tr/ayferaytac

08 Nisan '18

 
Kategori
Basın Yayın / Medya
 

Basının Başlangıcı

Basının Başlangıcı
 

Doğru bilgiler insanların kültürel hayatına ışık tutar.


Bölüm:1

Gutenberg Avrupa’da ilk defa matbaayı kurduğunda yer yerinden oynamıştı. O güne kadar elle yazılan kitaplar, risaleler, broşürler, gazeteler bundan böyle makinelerde basılacaktı. Avrupa, o zaman bu yeniliği yeni bir çağ açılışı olarak kabullendi ve bu yeniliğin sarhoşluğunu yaşadı. Artık kültür devrimi kapıdaydı.

İbrahim Müteferrika, yıllar sonra matbaayı Avrupa’dan İstanbul’a getirdiğinde, bazı fetvacılar ayaklanarak “O gavur icadıdır. Çok, çok günahtır. Başımıza taş yağar, çarpılırız!”  feryatlarıyla matbaaya, yani bir yeniliğe bağnazca yaklaşıyorlardı.

Bu yüzden İbrahim Müteferrika yobaz tepkilere karşı gizlilik içerisinde matbaayı insanlara alıştırmaya çalıştı. Bu alışma sürecinden sonra İstanbul’da kitap, dergi, gazete basan ve yayınlayan basımevleri çoğaldı. Yenilik kısa sürede benimsendi ve kültürel seviyeye yükseldi.

İnsanlar iyiliği görmeden inanmıyorlar. Oysa Rabbimiz “Okuyun, öğrenin” buyurmuş. Doğru bilgiler insanların kültürel hayatına ışık tutar, yön verir. Halkı doğruluk çerçevesinde donatan basın emekçilerinin hakkı ödenemez.

Matbaanın kabullenilmesiyle ve düzenli basım yapılmasıyla İstanbul’da Agâh Efendi ilk gazeteyi yayınladı. Tercüman-ı Ahval… Halkın hallerine, durumlarına gazetenin tercüman olması anlamı taşıyan bu güzel isim, zaman içinde halkı yönetenlerin, kendi arzu ve amaçlarına yönelik değişim gösterdi. Öyle ki para gücü basının sesini bastırdı. Bunun keşfi gazeteleri ve gazetecileri farklılaştırdı. (Nasılına, nedenine devam edeceğim. Allah izin verirse)

Gutenberg bu gün yaşamış olsaydı. 1434 yılında icat ettiği taş harf ve taş baskı matbaacılığın bu kadar gelişmiş ve ilerlemiş olduğuna inanmaz, gerçekliğine dair şüpheye düşerdi.

Dünyadaki ve Türkiye’deki değişkinlik bir yana neredeyse bütün yeryüzünün en ücra köşesine bile ileriye yönelik yayılmasının, değişmişliğinin görülmesi zaman açısından oldukça süratli ve büyük gelişmedir.

Hepimiz bilmekteyiz ki Alman matbaa mucidi Gutenberg’in kendi icadı olan matbaasında bastığı 42 satır ve çift sütun (10 cm. eninde) bir yazısı, o tarihlerde en büyük eser olarak ortaya çıkmıştır.

Osmanlılar matbaaya 1727 yılında sahip olmuşlardır. İbrahim Müteferrika matbaayı birçok gizli uğraşısı sonunda din ulemasından fetva alarak geliştirebilmiş ve kullanabilmiştir. Gutenberg’in buluşundan 530 yıl, İbrahim Müteferrika’nın matbaayı İstanbul’a getirmesinden 230 yıl sonra Anadolu’da (kendi ilimden örnekle) düz makinelerin yerini, maşalı ve havalı makinelerin alması elbette büyük bir olay ve gelişme olarak kabul ediliyordu. Basım harfleri de, Gutenberg’kinden çok farklı olarak, alaşım metalden değil, kurşundandı. Evrak yapılan, gazete yazılan bu harfler karakterizeye tâbi tutuluyor, büyüklük ve küçüklükleri de punto ile belirleniyordu. Bugün de öyle, hatta bilgisayarda da aynı ölçü geçerlidir. -Devam edecek-

Ayfer AYTAÇ - ayferaytac.com

 

 
Toplam blog
: 622
: 205
Kayıt tarihi
: 08.12.14
 
 

Gazeteci-yazar ..