Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

05 Mayıs '09

 
Kategori
Söyleşi
 

Başkan Akkaya ile seçim sonrası söyleşisi

Başkan Akkaya ile seçim sonrası söyleşisi
 

BURDUR BELEDİYE BAŞKANI SEBAHATTİN AKAKAYA İLE SÖYLEŞİ


Başkan Akkaya ile seçim sonrası söyleşi 29 Mart Yerel seçimlerinden aylar öncesinde, henüz ülkede ve ilimizde kamuoyu seçim atmosferine girmeden seçimlere yönelik ilk yazıyı ben yazmıştım Burdur gazetesinde Selenga köşesinde. Bu ilk seçim yazısı benim Burdur gazetesinden kovulmama neden olmuştu. Öte yandan seçimlere yönelik Sayın Sebahattin Akkaya ile ilk röportaj da bana aitti. Bundan sonra arka arkaya yayınlanan röportajlar, sevgili Editörümüz Kürşat Tuncel’in o estetik ve yaratıcı tasarımının verdiği katkılarla marka yaptı. Şimdi değerli okuyucularımıza sadece gazeteci kimliği ve vicdanıyla, gerçeğe sevdalı, sadece gerçek aşkıyla seçimlerin aktörleriyle gene seçim sonrasının ilk söyleşisini Sayın Sebahattin Akkaya ile gerçekleştirdik. Ve ileriki aşamalarda diğer aktörlerle bunu sürdüreceğiz. Bu söyleşi yapıldıktan sonra bir dizi gelişme oldu, bazı öngörülerimizi kanıtlayan. Örneğin İl Genel Meclisi toplantısında bütün komisyonların AKP grubunca silme ele geçirilmesine ve kamuoyunda elde ettiğimiz bazı duyumlarımıza dayanarak, Sayın Sebahattin Akkaya’ya, “yeniden kazanmanız hakkında, partisel anlamda bir başarı değil ama halkın, sizin şahsınıza bir teveccühü olarak değerlendirmeler var. Belediye Meclisinin yapısal özelliği, bu düşüncenin doğruluğuna kanıt gösteriliyor. Nitekim İl Genel Meclisi oranları da AKP’nin eğik zemine girdiğini ve altındaki toprağın hızla kaymakta olduğunu gösteriyor. Ne dersiniz?” diye sormuştum. Yani 11–12 Nisan günlerinde cereyan eden Belediye Meclisi toplantılarındaki gelişmelere daha o zaman işaret etmiş, Başkanlıkta iktidar, ancak Mecliste muhalefet olacaklarını, Başkanlıktaki iktidarın da bir Akkaya başarısı olarak algılandığını belirtmiştim. Olayların gelişmesi, değerlendirmemizin doğruluğunu göstermedi mi? Sayın Sebahattin Akkaya’ya önümüzdeki süreçte izleyeceği yol haritasını, takınacağı tutumları, göstereceği inisiyatif ve performansı açık edecek sorular yöneltmeye çaba gösterdim. Değerli okuyucularımızın ilgiyle okuyacaklarını umuyoruz.

“İNSANLARIN TEVECCÜHÜ BENİ SON DERECE MUTLU ETTİ”

Sayın Başkan, sizi tekrar tebrik ederim; yeniden kazanmak nasıl bir duygu? Ne düşünüyorsunuz; duygu ve düşüncelerinizi alabilir miyiz? Tabii, ikinci kez kazanmak onur verici ve güzel bir duygu. İnsanların teveccühü beni son derece mutlu etti. 5 yıldır yaptığımız hizmetlerin etkisi oldu ki bize ikinci kez bu görev tevdi edildi. Teşekkür ediyorum herkese. “HALKIN ŞAHSINIZA BİR TEVECCÜHÜ” Sebahattin Bey, yeniden kazanmanız hakkında, partisel anlamda bir başarı değil ama halkın, sizin şahsınıza bir teveccühü olarak değerlendirmeler var. Belediye Meclisinin yapısal özelliği, bu düşüncenin doğruluğuna kanıt gösteriliyor. Nitekim İl Genel Meclisi oranları da AKP’nin eğik zemine girdiğini ve altındaki toprağın hızla kaymakta olduğunu gösteriyor. Ne dersiniz? Şimdi, bir defa başarılar tek yönlü olamaz. Bu ekip işidir. Partimiz Burdur’da kazanmamız için elinden geleni yapmış, yoğun bir şekilde çalışmıştır. Ben bu işi bir ekip işi olarak görüyorum. Başarıya da bu ekibin başarısı olarak görüyorum. Belki bazı özellikler öne çıkmış olabilir. Bu da normaldir. Bir de belediye başkanlığını aldınız ama mecliste iktidar değilsiniz gibi bir yaklaşım doğru olmaz. Çünkü meclislerde her zaman için böyle şeyler olabilir. Geçen dönem Bucak’ta vardı. Bu dönem Alanya’da var. Burdur’da var. Demokratik bir olgudur. Belediye başkanın görevleri vardır. Meclisin görevleri vardır. Ben bunu bu şekilde görüyorum. Herkes görevini yapacak. “VAATLER AFAKÎ DEĞİL Mİ?” Seçim bildirinizi inceledim. Çok afakî vaatler var gibi geldi. Örneğin Kapalı Yüzme Havuzu ve Spor Kompleksi. Ayrıca mekân olarak da herhangi bir açıklamadan yoksun. Belediye Hizmet Binasının yeri de belli değil. Öte yandan “araç ve ekipmanlarımızı yeniledik” deniyor. Oysa muhaliflerinizin en önemli eleştiri konularından biri araçların hurdaya çıkarılarak temizlik işlerinin yabancı unsurlara vermiş olmanızdı. Ayrıca 5 Nisan tarihli Kanal15–8. Gün programında da araç ve ekipmanların demodeliğine vurgu yaptınız. Ne dersiniz? “YAPTIKLARIMIZ YAPACAKLARIMIZIN TEMİNATIDIR” —Tek tek sorsak daha iyi olacak. —Doğru. Peki… Afakî vaatler konusundan başlayalım. —Şimdi afakî hiçbir vaadimiz yok. Özellikle Burdur belediyesinin yerine getirebileceği vaatler bunlar. Yüzme Havuzu, Belediye Hizmet Binası, Gençlik Merkezi afakî vaatler değil. Bunlar yerine gelebilecek vaatler. Çok Amaçlı Salonumuz. 2, 5 trilyonluk bir yatırım. Kültür Merkezi inşaatımız devam ediyor. 4, 5 trilyonluk bir yatırım. Garaj inşaatımız devam ediyor. 6 trilyonluk bir proje. Bunlara gücü yeten bir belediye anılan projeleri niçin yapamasın? Niçin afakî olsun? Bunları yapmışsak geçtiğimiz dönemde o projeleri de yapabiliriz önümüzdeki dönemde. Yeri konusuna gelince… Örneğin Kapalı Yüzme Havuzu ve Spor Kompleksi. Şu anda onun çalışması üzerindeyiz. Başkan Yardımcımız Ankara’ya gidiyor. Gençlik Spor genel Müdürlüğü ile şu anda temas halindeyiz. Mutabakata varmamız durumunda Müdürlükle takas durumuna geçeceğiz. Stadyumun bitişiğindeki toprak sahayı almak, Kışladaki Spor tesislerine Müdürlüğüne devretmek yoluyla bu işi başaracağız. Böylece Stadyumun yanında Gençlik merkezi, yanında kapalı yüzme havuzu, spor kompleksi hepsi bir arada olacak. Böylece insanlar birçok hizmeti bir arada sunan bir komplekse sahip olacaklar. —Evet, ben bu soruyu hazırladığımda, dün Yeni Gün gazetesinde yayınlanan ve kamuoyunun gündemine bomba gibi düşen Göl Park ile gençlik merkezi haberleri henüz yoktu.

“BU VAATLERLE 27 TRİLYONLUK BORÇ BİRARADA NASIL YÜRÜYECEK?” —Ama bu arada 27 trilyon borçtan bahsediliyor. İkisi bir arada nasıl yürüyecek? —Bu borç konusunu defalarca açıklık getirdim. Bu borç başlangıç yıllarına kadar giden, arıtma tesisleri, içme suyu projesi vs. ile ilgili olan borçtur. Yani 1995, 2002 ve daha sonraki altyapı tesislerinin yatırımları içindi. —Yani borç öderken yatırımlarınıza engel olur mu diye soruyorum. —Hayır, Burdur Belediyesinin gücü buna yeter. İller Bankası nezdinde yeni istikrazlar için teminat gösterecek gücü vardır. Hiçbir engel teşkil etmeyecektir. —Bir de Sayın başkan, araç ve ekipmanların yenilenmesinden bahsediliyor. Bir yandan da hurdaya çıkarıldığından bahsediliyor. Burada kamuoyu bir çelişki görüyor. —Şimdi biz Fen İşlerinin ekipmanlarından bahsediyoruz. Burada bilinçli ya da bilinçsiz bir karmaşa yaratılıyor. Büyük bir makine aldık. Volvo ekskavatör aldık. 3 tane CSV kepçe aldık. Kamyon aldık. Kamyonet aldık. Bunlar Fenişleri içindi. Çöp bizde özeldi. Burada bir kavram karmaşası var. —Yani burada şirketlerin araçları ve ekipmanlarının hurdaya çıktığını belirtiyorsunuz. —Tabii ki! —Artık Türkiye bu yönde ilerliyor. Belediyeler bu işleri bırakıyor artık. Daha iyi hizmet getirildiği inancındayım. Hem belediyeye daha ucuza malolan işler gerçekleştiriliyor. Gidip bakın, sinema salonuna. Pırıl pırıl yapmış adam. Hizmetse hizmet. Artık çöp işini kendi yapan belediye kalmadı fatih Bey. —Ama Sayın Başkan, istihdam açısından belediyenin bu işi kendisinin yapması doğru değil mi? —farkeden ne fatih Bey? “BİR TANE BİLE YABANCI İŞÇİ YOKTUR” —İşte bir eleştiri de buradan geliyor. İstihdam dışarıya kaçırılıyor diye. —Diğer yönden de aynı değil mi? Ama bunu söyleyenler gidip şu anda toplandılar, bakacaklar, bir tane yabancı işçi vardı. Hepsi de Burdurlu. Firma Bursalı ama çalışanlar Burdurlu kendi çocuklarımız. Hem burada belediye kazançlı. Biz bu işi 132 milyara yapıyorduk Bimtaş olarak çöp toplama işini. Bu şirket 120 milyara yapıyor. Ayda 32 milyar kar. Bu Burdur belediyesinin bir kazancı değil mi? Biz 80 işçi çalıştırıyorduk. Bu firma 90 işçiyle yapıyor. Araçlar firmanın kendisinin. Her bakımından daha istifadeli. Bunu iyi ayırt etmek lazım. “RAHATSIZLIK SADECE ÜCRETLİ PARK UYGULAMASINADIR” Sayın Başkan, Gazi caddesindeki sola park-tek yön uygulamasının büyük tepki çektiği seçim kampanyası boyunca açığa çıkmış bir gerçek. Nitekim yanlış hatırlamıyorsam sizin de belediye olarak 1 Nisan’dan sonra bu uygulamadan vazgeçileceği yönünde bir açıklamanız vardı. Bu konu gerçekten arapsaçına döndü. Ne düşünüyorsunuz? —Şimdi bakın. Biz de 65 gün seçim kampanyası yürüttük. Oradaki esnafla irtibatta bulunduk. 2–3 kişinin haricinde tek yönlülükten şikâyetçi esnaf görmedik. Anlayamıyorum ben bunu. —Sayın Başkan, esnaf tek yönden çok, sola park olayından rahatsız. —Tamam, güzel. Fakat ne yazık ki, diğer partiler adayları bunu özellikle işlemeye çalıştılar. Biz bunu açıkladık. Uzun bir uygulama dönemi geçti. Oturmuş durumdadır. Geri dönmek karmaşa çıkarır. Mesele park olayıysa işte kaldırdık. Paralı park olayında tatsız olaylar cereyan ettiğini duyduk. İşletmeciyi zaman zaman uyardık. Yurttaşlar 15 dakika park edecek, işini görecek ve gidecek. Müsteciri çağırdık, bu işi bitiriyoruz dedik. Dilekçesini aldık. Bıraktırdık. Şimdi sola park devam edecek ama kısa süreli. —Rahatsızlık genellikle park olayıdır. Caddede boydan boya bir araştırma yaptık. Çekimleri var bende. Park olayından rahatsız olmayan bir tek esnaf göremedik. “İMAR DIŞINA BELEDİYE HİZMETİ GÖTÜRMENİN BEDELİ 1–5 YIL ARASI HAPİS CEZASIDIR” Sayın Başkan, seçim çalışmalarını izlerken Bağlar Mahallesinde sizin uygulamalarınızla ilgili ilginç durumlarla karşılaştım. 81 Pafta, 59 Ada ve 26 Parselde, inşaat ruhsatı vermişsiniz ama suyunu bağlamıyorsunuz. Zerdali sokaktaki yurttaş Ramazan Uysal dertli; “10 metre önümden su geçiyor ama ben suyum bağlanmadığı için yararlanamıyorum” diyor. Veya bir başka örnek. Hasan Yavuzkan. Sizden emekli olmuş. KEY ödemesiyle ilgili “ne olacak bu, alamayacak mıyım” diye sormuş. Verdiğiniz yanıtta “elimizden bir şey gelmez” demişsiniz. Bunun gibi birçok şikâyet… Ne dersiniz? Evet, şimdi bakınız, imar planımız bizim. Bu imar planı nerede bitiyor. Şeker evleri altı Aşoğlu Pınarı dediğimiz mevki, Hıdrellez’de Hacı Hüseyin köprüsü sınır, daha ilerde Akdere Kahvesi önü sınırdır. Bir kavis çizer. Altı imarın dışında, üstü içinde. İmarın dışına ne yapılabilir? Bağevi yapılabilir, bir de ahır yapılabilir. Tarım İl Müdürlüğünün onayıyla. İmar böyle diyor. Ruhsat almak kaydıyla. Belediye sınırı var, İmar sınırı var. Bunları birbirine karıştırmamak gerekir. İmarın içinde mesken, imar dışında bağ evi olabilir. Kanuna gelelim. İmar dışına belediye hizmeti götürülemez, götürenlere 1 yılla beş yıl arasında cezası vardır. Oradaki yurttaşlara bunu defalarca anlattım. Ama seçim dönemlerinde bu durumlar istismar ediliyor, kışkırtılıyor. —Peki, Sayın Başkan, gecekondulara nasıl hizmet gidiyor? —O eskidendi. Şimdi veremezler. Götürenler cezayı yerler, 1–5 yıl arasında. 2004 Ekimi’nden itibaren veremezler. “ÖNÜMÜZDEKİ YIL, FEVZİ ÇAKMAK’A KADAR DOĞALGAZ KULLANIMI BAŞLAYACAK” Size mahallemden de mesaj var Sayın Başkan: Armağan İlci Mahallesinden… Öncelikle baz istasyonu mahalleliyi çok rahatsız ediyor. Bahçelievler İ.Ö.Okulunu geçince, Saray İnternetin üstünde. Öte yandan 105 Evler sitesinin çevre duvarının tretuvarı evlere şenlik. 105 Evler sakinleri sizden çevre kaldırımı yenilemenizi talep ediyor. Ayrıca doğu taraftaki A Bloklar karşısındaki park alanlarının düzenlenmesi de acil taleplerdendir. Ve en önemlisi yollarımız… Kaldırımları bulunmayan köstebek tarlasına benzemiş yollarımız… Armağan İlci’ye ve saydığımız bu sorunlarımıza ne zaman eğileceksiniz? Şimdi baz istasyonları ruhsata tabi değil. Belediyeden ruhsat almıyorlar. Telekomünikasyondan izin alıyorlar. Ama biz diyelim ki, arsayı kiralamışlar, oraya baz istasyonu kurmaya çalışıyorlar. Biz gidiyoruz, orada engel oluyoruz. İznimiz var diyorlar. Ama buna rağmen bunlara mani olduk. Kurulmuş olanlara yetkimiz yok. “Kardeşim burası yeşil alandır, buraya başka bir şey yapamazsız. Burası arsadır. Burada konut yapabilirsiniz. Başka bir şey yapamazsınız.” Şeklinde. Adam evinin çatısına diktirmiş. Buna engel olamıyorsunuz. Adamın evinin üstüdür. Biz Merve evleri önünde, Emek’te birkaç tane örneği vardır, az önce söylediğim yöntemle mani olduk. Armağan İlci mahallesine gelince. Çetin bir kış geçirdik. Hala devam ediyor maşallah. Şu anda asfalt dökme imkânımız yok. Sadece tamiratlar yapıyoruz. Havalar ısınınca inşallah asfaltlamaya başlayacağız. Bir de doğalgaz başlayacak yakında. Organize sanayiden devam edecek ana boru, Şeker işçi evlerinden Armağan İlciden ve Emekten geçecek. Önümüzdeki yıldan itibaren Fevzi çakmak’a kadar doğal gaz kullanılacak. Seçim bildirinizde geleceğe yönelik 5 proje vaadediyorsunuz. Göl Park projesi- 100. Yıl parkı projesi- Şeker Plajı Doğa Parkı projesi- Katı Atık Bertaraf Tesisi Projesi- Kapalı Yüzme Havuzu ve Spor Kompleksi projesi- TOKİ 3. Etap projesi- Belediye Binası projesi- Gençlik merkezi projesi- Yağmur Suyu Drenaj projesi- Çocuk eğlence Merkezi projesi- Yenilenebilir enerji projesi- Ve daha bir dizi taslak… Gerçekten bunların hepsini önümüzdeki 4 yıl içinde yapabilecek misiniz? Hem de kriz kuyusunun dibini önümüzdeki dönemde görecek olduğumuz halde! “BİZ HALKIMIZA GÜVENİYORUZ; BU İŞLERİ BAŞARACAĞIMIZA DA İNANIYORUM” Evet, tabii ki, biz bunları seçim beyannamemizde yazmışsak gerçekleştirmek için her türlü çalışmayı yapacağız. Verdiğimiz sözleri yerine getirmek için yoğun çalılaşacağız. Yağmur drenajı için İller Bankası kanalıyla yapacağız. Bununla ilgili Meclisten geçmişte yetkiyi de almıştık zaten. Gençlik Merkezi için Gençlik Spor Müdürlüğünden yardım sözü aldık. Katı Atık Düzenleme projesi Çevre Bakanlığı tarafından yürütülüyor. Çet raporu çıktı. Belediye sarayı, Kapalı yüzme Havuzu kendi imkânlarımızla yerine getireceğiz. Şeker Plajı Doğa Park projesi de Çevre Bakanlığının katkılarıyla gerçekleştirilecek. 100. Yıl Parkına bir miktar Bayındırlık Bakanlığından katkı almıştık. Bizim seranın başlangıcı. Göl Park projesi de buradan başlayarak bir 3 km devam ediyor. Göl parkla ilgili bir yıldan beri çalışmalarımız devam ediyor. Bu projede Çevre Bakanlığı, Burdur belediyesi, gençlik spor İl Müdürlüğü, Doğa derneği işbirliği içinde çalışıyoruz. Biz halkımıza güveniyoruz. Bu işleri başaracağımıza da inanıyorum. GÖSTERİLEN TEVECCÜH VE GÜVENE TEŞEKKÜR Daha soracak çok sorumuz var ama zamanımızı doldurduk. Size bu söyleşi olanağını bize verdiğiniz için teşekkür ederim. Burdur halkına bir mesajınız var mı Sayın başkan? Burdur halkına bizi tekrar bu göreve getirdiklerinden dolayı teşekkür ediyorum. Bize olan güvenlerini sarsmamaya dikkat edeceğime söz veriyorum, buradan sizin aracılığınızla. Ayrıca size de teşekkür ediyorum. Fatih Özcan www.fatihozcan.org KıvılcımHaber http://www.fatihozcan.org/index.php?open=icerik&icerikno=264
 
Toplam blog
: 510
: 505
Kayıt tarihi
: 04.04.08
 
 

"Cv" Dedikleri Özgeçmişim 1953 yılının karanlık günlerinde Haziran ayının 24. günü, ağaçların mey..