Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

19 Kasım '14

 
Kategori
Deneme
 

Başlangıca ''yani senin yanına''

Başlangıca ''yani senin yanına''
 

Beni gönderdiğin bu dünyada herşey sahte, aşklar, sevgiler ve yaşayışlar. Koca bir yalanın içine sıkışıp kalmışım, bu koca yalanın adına ise dünya diyorlar oralarda. Gerçek olan bazı şeyler de var elbette. Kendini kaybetmeden hep olduğu gibi sunan. Beni gerçeğin yoluna sevk eden. Yağan yağmurlar gibi mesela, her sabah doğan ışığıyla kalbimi aydınlatan güneş gibi, ya da sürpriz güzelliğiyle gelen gece gibi, gün boyu geçip giden beni terk edercesine süzülen bulutlar gibi, açan çiçekler, zamanını dolduran ve solan çiçekler gibi. Burada insanlar öldüğü zaman bir süre kadar yas tutuluyor, daha sonra, belki bir kaç kuşak sonra ise sonsuza dek unutuluyorlar, oysa ki sonsuza dek unutulmak çok acı bir şey olsa gerek, tıpkı hiç var olmamış gibi. Burada aşık oluyorlarmış çok seviyorlarmış insanlar, aşk için ölenlerde var gariptir ki öldürenlerde. Aşkı doğru düzgün yaşayabilen pek az insan var oralarda, onlarında ne bir ismi ne de bir cismi var şimdi, aşk için ölenler o çok sevenler efsane olarak bazı kitaplarda yerini alıyor, diğer tarzdaki öldürenler ise cani olarak çürümeye bırakılıyor, yani bunlar anılıyor lakin gerçekte sevenlerden ya da bunu başarmış olanlardan henüz tam anlamıyla bir iz yok oralarda.

Küçük bir kağıt parçasına adeta tapınılıyor oralarda. Seni ananlar pek az, çoğu ise senden bu tapındıkları şeyleri diliyor olmalı, yani parayı. Bunun içinde ölenler ve öldürenler çokca, ya da koca bir ömrünü çalışma hayatına harcayan, kazanan, daha sonra ise bir çoğu yiyemeden senin yanına gönderilenler, ne kadar da acı öyle deği lmi, bununla yönetim sağlanılıyor oralarda. Niteliklerine dahil sokulmuyor insanlar oralarda sınavlara, hayatın döngüsünde yuvarlanma için formaliteden bir kaç işlem için sokuluyorlar ve adamlık ya da insanlık sertifikaları öylelikle veriliyor ellerine. Bir düşünsene bu sertifikalar yanlış bir şekilde yanlış kişilere veriliyordur belki de. Kişiliğe dair pek az şey var insanlarda, gerçekten inanarak sımsıkı, inatla ve doğrulukla yaşama sarılanlar, sana bir an evvel ulaşmanın telaşı içerisinde, bir çoğu ise kalıcı olmak için uğraşıyor oralarda, sonsuz sanıyorlar dünyayı ve renkli hayatını, seviyor ve kopmak istemiyorlar bu yüzden. Oysa ki senin oyunun ve onlar için hazırladığın büyük son, ne de büyüktür. Bir adamını (meleğini)  gönderiyorsun adı Azrail olan, en ummadıkları anda yanına alıyorsun onları, sonsuz düşleri ve istekleriyle kopup katılıyor çoğu mezarlara, ya da kül olup savruluyor bir yerlere. Böylelikle herşey bitiyor, gerçek başlangıca yol alınıyor, kimsenin hiç bir fikri olmadığı başlangıca.

 Öyleyse dilediğin zaman alabilirsin beni yanına, çünkü bağlandığım ya da tapındığım hiç bir şey yok buralarda, ne kadar az kalırsam dünya denen bu bataklıkta, o kadar karlı varacağım başlangıca, ''yani senin yanına'' ...

 -Denemeler-İçsel Yolculuklar-
 -Yazan-Edibe Toğaç- 

 
Toplam blog
: 153
: 534
Kayıt tarihi
: 14.02.12
 
 

28.05.1988 Adana doğumluyum ve Adana'da yaşamaktayım! Yazar&Şair '' Başka türlü seviyorum ben seni'..