Batı bizi böyle mi görüyor?

Şu İsrail her zaman dünya ülkelerine kötü örnek oluyor.

ABD ve AB’nin kayıtsız şartsız destek verdiği İsrail’in ön büyük özelliği parayla satın aldıkları yerlerde devlet kurmaya kalkıp, çevrelerindeki halklara eziyet etmeleridir.

Bu günlerde karikatürlere konu olan ve karşısındaki ülkeyi aşağılamaya yönelik diplomatik dehalar ortaya çıkmaya başladı.

Aslında bu uygulama bir Osmanlı şaheseridir! Şöyle ki:

“Elçiyi aşağılama ve küçük görme” olgusuna Osmanlı’dan bir örnek verelim! Sultanın huzuruna silahla girilemeyeceği için, Topkapı’ya gelen yabancı elçiyi, kılıcı alındıktan sonra bir çevirmen karşılarmış.

Elçi nöbet odasında bir süre dinlenirken, yeniçerilere pilav zerde ikram edilir, akçeler dağıtılırmış.“Çanak yağması” denilen bu törende yemeği ve akçeleri kapışan yeniçerilerin sevinciyle sarayın görkemi elçiye anlatılmış olurmuş!

Gösteriyi izleyerek yürüyen elçiyi sadrazam “Divan-ı Hümayun’da” karşılarmış. Pek çok yabancı dile giren “divan” sözcüğü elçinin aşağılanmasının bir göstergesiymiş. Sadrazam, “hoş geldin” dediği elçiye görkemli Çin porselenleriyle 50 değişik yemek sunarmış. Elçi, yemeği sadrazam ile birlikte yerken, “Divanda” oturan sadrazam “tabureye” oturttuğu elçiye tepeden bakarmış!

Şimdi bunu bize karşı uygulayan birçok ülke var!

Bildiğiniz gibi İsrail, Dışişleri Bakan Yardımcısı Danny Ayalon da Türkiye’yi aşağılamak için Büyükelçimiz Oğuz Çelikkol’a kendinden alçak bir kanepeye oturttuktan sonra “fırça” atmıştı! Çevresiyle sorun istemeyen ve hedefin “Komşularla 0 sorun” olduğunu belirten Dışişleri Bakanlığı, elçiyi geri çağırıp önce kabadayılık yapmış, bir hafta, on gün sonrada elçiyi geri göndermişti!

Şimdi bunun bir benzerini, karikatürle bile olsa sizinle paylaşmak, batının ülkemize bakışını gözler önüne sermek istiyorum.

Financial Times yazarlarından Philip Stephens imzalı Bir makale yayınlandı. Makalenin yayınlanan başlığı ‘Batı, Türkiye'ye masada daha iyi bir koltuk sunmalı’ diyerek, yazının hemen kenarına koyduğu bir karikatür ülkemizin içler acısı halini ortaya koyuyor.

Karikatürde; Avrupalı liderler, Türkiye Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan'a oturması için daha küçük bir sandalye gösteriyor. Erdoğan da parmağını 'hayır' anlamında sallıyor. Tıpkı “One Minüt” gibi…

Yönümüzü batıya dönüp, arka arka doğuya doğru gitmemizin sebebi bu karikatür olabilir mi? Ben sanmıyorum. İran’ın Avukatlığı, Hamas’ın Hamiliğinin nedeni böylesi aşağılamalar olmamalı.

Ne dersiniz Batı bizden geçmişin intikamını mı alıyor?