Bayır kuşu bayıra, çayır kuşu çayıra!

Evet, ben muhafazakâr biriyim. Anamdan babamdan gördüğüm, duyduğum öğretilere nasihatlere sıkı sıkıya bağlıyım.

Dedemi, yüzüne karşı kınayan biriyim. İkinci evliliğinden olan çocuklarını yüzüstü bıraktığı için. Her aklıma geldiğinde burnum sızlar, midem boğazıma doğru gelir.

Dedem de imamdı üstelik.

Evlenmeklik iki oğlum var. Ben onların zamanında evliydim. Çocuklarım bile vardı. Her konuşmalarımızda onlara şunu öğütlerim.

“Elin kızını aldatmayın!”

“Ciddi değilseniz umut vermeyin!”

Diyelim ciddi bir durum var! Ben de devreye girerim. İğneden ipliğe araştırırım soyunu sopunu. En ufak bir terslik gördüğümde üstünü çizerim.

Çocuklarımı tehlikeye atmam!

Annemin bir sözünü unutmam!

“Bayır kuşu bayıra, çayır kuşu çayıra!”

Güzel bir söz değil mi?

Ahlak, sınırları zorlanamayacak kadar hassas bir yapıdır!