Baykallı omlet

AKP sofralarında, hafta sonu menüsünün baş yemeği, BAYKALLI OMLET oldu. Tarif, Van yöresine ait. Fısıltı kulislerinde, tarifin H.Çelike ait olduğu söylense de, H. Çelik, hayır diyor. Tarif yöresel. Omletin, daha değişik olanları da varmış. Un lusu ve ot lusu, gibi. Çelik diyor ki: Misafir, umduğunu değil, atılanı yer.

Ne demişti Başbakan: Sivastan öteye geçemiyorlar. Geçtiler. Ama taşlandılar, yumurtaya bulandılar. Eskiden, yani AKP den önce, böyle şeyler olmuyordu. Kimse taşlanmıyor, yumurtaya bulanmıyordu. Ne oldu da böyle oldu? Yumurta mı ucuzladı, milletin karnı mı doydu? Yumurta atanlara bakıyorsunuz, öyle yumurtayı sokağa atan tip değiller. Bu yumurtaları, bakkaldan alıp, veresiye defterine yazdıracak tiplerden hiç değiller. Anlaşılıyor ki, bu işin sponsoru var ve eylem organize bir eylem. Artık iş, Kılıçdaroğluna kalıyor. Kılıçdaroğlu, yumurtaların izini sürüp, olayı açıklığa kavuşturmalı.

Tavuk ve yumurtadan nemalanan AKP liler olduğu biliniyor. Baykallı omlet tutarsa, ülkede yumurta kıtlığı baş gösterebilir. AKP nin iyi bir tercih yapması gerekecek. Yumurtalar, Rusyaya ihraç mı edilecek, Baykallı omlet mi yapılacak. Her ne şekilde olursa olsun, Ülkenin önde gelen bir siyasi partisinin liderine yapılan saldırının ve bu saldırıya engel olamamanın sorumlusu, hükümettir. Manzara, bıyık altından gülümsenecek bir manzara değildir.

Bayan Erdoğan Arap şeyhlerinden birinin düğününe davet edilmiş. Atlamış Başbakanlık uçağı ATA ya, ver elini Arapistan. Bu durum, muhalefetin homurdanmasına neden olmuş. Tüyü bitmedik yetim hakkı yemem diyenler, devletin uçağı ile Arapistana, düğüne gidiyor, diyorlar. Durum böyle ise, haklılar. Benim takılacağım asıl konu, Başbakanın uçağının adı. Yolculuğu anlatırken, ne diyorlar: ATA ya bindim, göz aç, kapa, Yemendesin., Daha koltuğu ısıtmadan, bir bakıyorsun, umredesin. Vallahi o kadar keyifli ki, her gün bir yerlere gidesim geliyor. Atla ATA ya, yallah İtalya, Yallah Almanya, Neydi öyle, eskiden dolmuşlarda canımız çıkıyordu. ATA ya binmenin keyfi başka oluyor. Bence bu isim, özellikle seçilmiş.

Başbakanın, yargı mensuplarına kızgınlığı giderek artıyor. Başbakan, Anayasa değişikliği poşetinin tek destekçisi, MÜSİAD ın toplantısına katıldı. Esti, gürledi, bol, bol alkış aldı. Yüksek yargının mensuplarına dedi ki: Siyaseti seviyorsanız, çıkarın cüppelerinizi, siyaset yapın. Cüppeli Mahmut efendi de, siyaseti seviyor. O na neden cüppeni çıkar denilmiyor? Bu arada, yargıya müdahale eden, AKP li siyasiler ne olacak, cüppe giyecekler mi? Vah benim ülkeme vah. Sapı, samanı bir birine karıştırdılar.