Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

15 Temmuz '15

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Bayram geldi, oruç tutanla tutmayan bir oldu mu?

Bayram geldi, oruç tutanla tutmayan bir oldu mu?
 

internetten alınmıştır


Halk arasında böyle bir söz vardır; bayram gelince tutanla tutmayan bir olur, derler... Bunun anlamı, bayramda oruç tutan olmayacağından(çünkü bayram günü oruç tutmak haramdır) herkes sanki 30 gün oruç tutmuş da bayram ediyormuş, durumuna düşer, herkes aynı olur demektir.

Nihayetinde, bayram herkesi "oruç yeme" düzleminde birleştiriyor... Yoksa, herhalde, sebepsiz yere oruç tutmayanla, Rabbinin rızasını isteyerek tutan arasında bir fark vardır.

"Hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu!" ilahi buyruğunun üslubunu kullanarak "hiç tutanlarla tutmayanlar bir olur mu "da diyebiliriz... Allah oruç ibadetine kendi katında çok "özel" bir yer veriyorsa, bunun nedeni oruçun diğer ibadetlerden farklı olarak hiç bir şekilde "riya ve gösteriş"e bulaşmamasıdır.

Çünkü, insanın gerçekten oruçlu olup olmadığını iki kişi bilir; birisi kendisidir, öteki Allah... Üçüncü kişilerin bunu gerçek manada bilmesine imkan yoktur... Her tutuyorum, diyen tutmuyor olabilir çünkü... Kimse kimseyi 17 saat takip etmiyor, nerden bileceksin gizli köşelerde oruç yemediğini...

Aslında, bayrama iki gün kalmışken, herkes gibi oruçu bir yana bırakıp bayram yazısı yazmak isterdim... Ama, oruç olmadan bayram olmayacağına göre, bu ikilinin arasındaki bağı koparmamak lazım... Bu bağı koparanlar Allah ile aralarındaki bağı da kopardılar.

"Oruç inananların, bayram herkesin" mantığı aslında böyle bir bozulmayı getirdi... Mesele herkesin aç durması değil elbette, mesele Müslüman olduğunu iddia eden herkesin Ramazan iklimine girmesi, bir şekilde oruç'tan nasibini almasıdır. Oruç tutmuyorsa bile, tutana saygı duymak da belki bir nasiplenmedir örneğin...

Yoksa, Allah kulları için zorluk dilemez, kolaylık diler...Tıpkı diğer ibadetlerde olduğu gibi oruçta da kazançlı çıkacak olan bizleriz... Bu kazanç, hem dünyevi mertebeler ve hem de uhrevi mertebeler kazanmaktır... Oruç tutan insan kesinlikle tutmadığı haline göre, hem insani olgunlaşma hem de Allaha yaklaşma adına çok mesafeler katetmiştir.

Çünkü, siz orucu tutarken, oruç da sizi tutar...Sonuçta, insanı boynuna taktığı bir yularla istediği yere çeken "nefs"in elinden kurtulmanın en etkili yoludur oruç... Nefsinin bitmek tükenmek bilmeyen arzularına dur demek, oruçlu insanın en büyük zaferidir...

Bu büyük zaferin sevinci, Peygamberimiz (a.s) ın ifadesiyle dünyada İftar anıyla taçlanır; ahirette ise, sadece Allah indinde bulunan bir "özel hesap"la karşımıza çıkar... Her ibadetin bir değeri, belirlenmiş bir karşılığı vardır (örneğin, kişisel kılınan namazın 1 sevabı varsa, cemaatle kılınanın 27 sevabı vardır) ancak oruç'un belli bir karşılğı yoktur...Onun karşılığını Rabbimiz kendi cömertliğinden verecektir.

Başa dönelim; Ramazanın son iki gününü yaşıyoruz...C ennetin dört atlısı;Teravih-Sahur-Oruç-İftar geldiği sırayla gidecek... Ardından oruç gibi bir zafer kazanmanın  toplu kutlaması sayılan Bayram gelecek... Bayram, bir ümmetin kazandığı büyük zaferin birlikte kutlamasıdır!

Böylece tutanla tutmayan bir olacak!...

Olacak mı?

Bayramımız mübarek olsun!

 
Toplam blog
: 1645
: 822
Kayıt tarihi
: 19.01.08
 
 

Edebiyat, kamu yönetimi ve gazetecilik tahsili... 27 yıllık eğitimcilik hayatından sonra emeklili..