Bayram Hediyesi

Bu gün bayram. İkinci günündeyiz. Sevgili arkadaşım bekirle birlikte geçiriyoruz bayramı.

Dün güzeldi. Apar topar bayram namazına son dakikada yetiştim. Öğlende cuma namazına gittim. Birazda sosyalleşme oldu. Bol bol yatarım diyordum ama bir şeyler okumak daha çok cazip oldu.

İkinci gün erken kalktık. Kahvaltıdan sonra Ersoy dedeyi dinlemeye başladım. Uyuklamışım. Bir telefon. Ben her halde yeğenlerim kuzenlerim yâ da akrabalarımdan biridir dedim. Fakülteyi birlikte okuduğum bir arkadaşım. Bana kitapları kasetlere okuyan bir arkadaşım sağ olsun sohbet ettik. Ama benim beynime hatıralar hücum etti. Ne zor günlerdi. Kitapları kasetlere okuturduk. Fakültede ders ve edebiyat eserlerini okuyan bir sürü arkadaşım olmuştu. Çok ilginçtir. Kız yurdunun boş bir odasında kızlar kasete kitap okurlar. Ben de yankılı yankılı dinlerdim. Sağ olsunlar özelikle kızların sayesinde çok kitap okudum.

Fakülte yılları zordu ama güzeldi. Yurtlar kör diye almak istemez kaynaklara ulaşmak zordu. O dönemlerde bant tiyatroları sohbet kasetleri devlet ve özel radyolar kim ne anlatırsa dinlemeye çalışırdım. Bir şey öğrenmek için can atardım. Fakültedeki kültürlü arkadaşlarla müzakereler yapar onlardan da bir şeyler öğrenmeye çalışırdım. Mehmet hocam iyi ki aradın beni insan geldiği yeri de asla unutmamalı özelikle sesli kitaplar e-kitaplar konuşan telefonlar ve bilgisayarlar bizim fikir dünyamızı zenginleştirdi. Köyde yazın bahçeye giderdik. Kısa dalga ve farklı radyolardan bir şeyler dinleyecek ve öğreneceğim diye radyoyu havaya kaldırırdım.

Tartışma guruplarında bana cahil diyorlar. Bende gülüyorum hala öğrenmeye anlamaya ve tanımaya çalışıyorum. kafkanın samsasında olduğu gibi öğrendiğim her şeyin yanlış olabileceği fikriyle farklı okumalar yapıyor ve farklı açılardan bakmaya çalışıyorum bir kişi yâda gurubun güdümünde olarak her yere çekilen koyunlardan olmamaya çalışıyorum.

Salih Arıkan. Tel: 0506 514 96 93