Bayram

Bugünlerimiz birbirimize kucak açtığımız, barıştığımız, aynı zamanda da paylaştığımız günlerdir. Kurbanın anlamlı olması içinde gücümüze göre davranmamız gerekir.

Kurban kesme imkânı olanlarımız Allahın emrine uymalıdır. Mali gücü olanlar kurbanını kessin ki, yoksullarda sevinsinler.

Bir benim keseceğim kurbana mı muhtaç demeden Allah için kurban ibadetini ifa etmeliyiz. Bunun ne demek bu tür olduğunu anacak yokluğun kahrını çekenler bilir.

Evinde yıldan yıla et tüketenlerin halini geçmişinde böyle hayat yaşayanlar bu kişilerin durumunu daha iyi anlarlar. Kesilen kurbanların sünnet üzere dağıtımı yapılsın ki, komşular, akrabalar, dostlar kestikleri kurbanlardan paylaşsınlar.

Yardımlaşsınlar, sevince ortak olsunlar. Evlerine et girmesinin sevincini yaşayanlar için daha anlamlıdır bu günler. Paylaşmak adına dağıtılan payların tadı vardır yüreğimizde.

Paylaşmanın kutlu sevinci vardır yüreğimizde. İnsanların bayram namazından ve kurbanların kesiminden sonra pencereden gelen var mı? Kapım çalınacak mı? Elim öpülecek mi? Diye kendi kendine dertleşenlerin kapılarının çalındığı ellerinin öpüldüğü günlerdir.

Bu günler özellikle et nimetine hasret olanların sevinç günleridir. Allah ‘a yaklaşmak için kesilen hayvanların, Allah uğruna malımızın gözümüzü kırpmadan feda etmenin yükseldiği andır.

Duaların kabulünün etkili olduğu gecenin gündüzüdür. Beş gecede dualar kabul olunur. Bu gecelerden birisi de kurban bayramı gecesidir.

Çocuklarımızın oynadığı, büyükleriyle sarıldığı, büyükleriyle küçüklerin bir araya gelerek eskilerden bahsettikleri güzel vakitlerdir. Kimse kimseye kızmadığı mübarek günlerdir.

Ailelerin biraya gelerek dertleştiği mübarek günlerdir. Ağlayan insanların gözyaşlarının dinmesi için yakarışların, hacılarımızın Kâbe’ de tavaf ettiği aziz günlerdir.

Dünyanın en yakınındaki insanlarla, en uzağındaki insanların paylaşmak adına buluştukları yardım günleridir.

Renk, cins, küçük, büyük ayrımının olmadığı soframızı paylaştığımız dilini bilmediğimiz, vatanının nerde olduğunu gösteremediğimiz ama insan olduğunu bildiğimiz kardeşlerimizin dert ortakladığı şerefini yaşama günleridir.

Mali ibadetin en hassas olanın imtihanını kazanmanın gururuyla beraber yaşadığımız zenginliğin günüdür. Bayramlaşmayla aramızda varsa kırgınlıklar giderilir.

Bayram öncesi vefat eden tanıdıkların, dostlarımızın, akrabaları ve yakınları varsa yalnız bırakmayız. Onun yokluğunun acısını bir nebze olsa da hafifletmek gayesiyle yanına gideriz.

Kabir ziyaretlerimizi ihmal etmeyiz. Bizim de yanlışımız varsa orada ki sükûnete bakarak ve hesabı düşünerek yanlıştan dönme sözü veririz. Kabir âlemindekilerin de sevinmeleri için ziyarette bulunuruz.

Kabirlerin başında onlara yasin, sureler, dualar okuruz. Bunun yanında hüzünleniriz. Kabir ziyareti sayesinde dünyada iken kıymetini bilmediklerimiz içinde içimizi yeriz. İşte ne oldu?

Geldi geçti insanların kalplerini kırmanın ne kadar kötü olduğunu anlarız. Günah kirlerimizin, cimriliğimizin, egoizmin, yıkıldığı saatlerdir kurbanın dağıtıldığı anlar.

Vaizlerimizin anladığımız dilden konuşacaklarını umduğumuz sabahtır. Vaaz özelliğiyle beraber olduğumuz saatinde bayram namazını kıldığımız vakittir.

Camiinin dolduğu, affın, mağfiretin, davetin en güzel konuşulduğu heyecanlı ve dikkat çekici dilin ağdalı olmadığı net nasihat zamanıdır .

Kurbanın değerini, kurban ibadetiyle barışık olanlar bilir. Kurban eski çağlardan beri süregelen ibadettir. Kurbanın anlamıyla yüklenmek için niyet önemlidir.

Niyetimizin temiz olmasının gerekli olduğunu idrak etmeliyiz. İslam dininin, vazgeçilmeyen önemli mali ibadetidir kurban. Hali vakti yerinde olan mükellefler ifa etmelidirler.

Kurbanın tüm uzuvlarına saygılı olunmalıdır. Hürmete layıktır. Eti yenildikten sonra kemiklerin gömülmesi icap eder. Kurban bayramının kutsiyetinin kaynağı Allahın emri olan hayvan kesmekle olur. Kurbanlık hayvanın uzuvları noksan olmamalı.

Ayıplı malları pazara çıkarmamalıyız. Şüphelendiğimizde kurbanlık hayvanların durumunda dini ve teknik yönden yetkililerden bilgi almalıyız.