Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

01 Aralık '09

 
Kategori
Gelenekler
 

Bayramlar ve ailem

Bayramlar ve ailem
 

ailem


Merhabalar gönül dostlarım.

Yazıma başlamadan önce, buradan bütün Milliyet Blog ailesine başsağlığı diliyorum. Sevgili Mustafa Mumcu'ya da Allah'tan rahmet, tüm sevdiklerine de sabır diliyorum.

Benim ailemde bayramlar müthiş hareketli geçer. Aynı bir tiyatro sahnesi gibidir. Zaten, söylemesi ayıp bütün bayramları iple çekeriz.

Önce bayram sabahı uyanır uyanmaz, eşimle ve oğlumla bayramlaşırım bunun aileye bereket getireceğine inananlardanım.

Hazırlandıktan sonra, eşim camiye ben de kayınvalideme gitmek üzere evden çıkarız. Biz de adettir, bayram kahvaltısı kayınvalidede yapılır. Kayınvalidemin o benzersiz hazırlıklarını sizlere yazsam, ağzınızın suları akar. Açmalar, pişiler, börekler... Hepsini de kendi açar, göçmen olması dolayısıyla pek marifetlidir.

Orada oğlum; amcası, yengesi, kuzeni, babaannesi ve dedesiyle sonsuz derecede mutludur. Hepsinden ayrı ayrı hediyeler, paralar, öpücükler... Daha ne olsun bizim Ege Bey'e..!

Kahvaltıdan sonra eve geliriz, harika bayramlık kıyafetlerimizi giyer, salına salına tekrar kayınvalideye gideriz. Yani asıl bayram şimdi başlar. Kayınpederim müthiş bir gurur ve hazla gelinlerine bayram parası, onun demesiyle "uğur parası" verir. Kayınvalidemin el açması baklavasını da yedikten sonra, eşimin bütün ailesiyle tek tek bayramlaşırız. Yani teyze, dayı, dede, kuzen gibi...

Öğleden sonra, doğru Balçova'ya gideriz. Orada annem ve rahmetli babam var. Önce babacığımın mezarını ziyaret ederiz. Ona en pahalı ve en gösterişli çiçekleri alırım. Herkes bilmeli, "bu adam ne şanslı adammış" demeli.. Çünkü biz de öyle bir babaya sahip olduğumuz için çok ama çok şanslıyız. Neyse babam konusunu fazla açmayalım yoksa yazıma devam edemeyeceğim.

Sevgili, vefakar, çilekeş annemin yanına geldiğimizde her zaman hüzünlü gözlerle karşılar bizi. Çünkü bizim ailecek bir yarımız yoktur, kopmuştur. Ne kadar mutlu olursak olalım, babamın eksikliği daima kendisini gösterir.

Annem etin hemen hemen her çeşidinden oluşan sofrasını kurmuştur herkese. Sırayla halamlar, ablamlar, abimler tek tek gelmeye başlarlar. Herkes birbirine hediyeler verir. Bir karmaşa, bir mutluluk, bir kahkaha fırtınası bütün herkesi içine alır. Ablamın ve abimin çocukları Gülse ve Ece iyice kaynaşır. Tatlılar ikram edilir, çaylar demlenilir.. Ve gece biter...

Ama bizim bayramımız biter mi, tabi ki hayır... Bayramın ikinci günü, Torbalı hazırklıklarına başlanılır. Orada teyzemler ve kuzenlerim var. Uzun bir yolculuktan sonra Torbalı'ya varılır. Aman Allah'ım herkes orada, bir curcuna ki sormayın gitsin. Hediyeler havalarda uçuşuyor, çocuklar sevinçten çığlık çığlığa...

Teyzemin enfes yemeklerini ve mükemmel ötesi tatlısını yedikten sonra, darbuka çıkar ortaya, teyzem başlar çalmaya. Sen misin çalan, herkes kendisini atar ortaya oynamak için. Çoluk çocuk, yaşlı, genç demeden güzelce bir döktürürüz. Düğün mü var, yoksa bayram mı kimse anlayamaz... Herkes kan ter içinde, ne makyaj kalır ne de karizma... Tabi gecenin sonuna doğru iyice kopulur.

Kopma bitince, eve dönüş hazırlıklarına başlanılır. Tabi yine bir telaş bir karmaşa arabalara bineriz ve eve döneriz.

Eve geldiğimde ilk işim dua etmek olur. Böylesine güzel bir aileye sahip olduğum ve böylesine fedakar bir anneye sahip olduğum için..

İşte sevgili dostlarım, bizim ailede bayramlar böyle geçiyor. İnşallah bizden sonraki nesil yani çocuklarımız da bu gelenekleri yerine getirirler. Bu gelenekleri çocuklarımıza da aşılarsak, emin olun bayramlar hiç bitmez.

Lütfen bayramları bir tatil olrak görmeyelim ve tatil planları yapmayalım. Bayramları akrabalarımızla kaynaşma için fırsat olarak görelim ve bunu çocuklarımıza empoze edelim.

Akrabalarınız ve sevdikleriniz hayattayken onları sevindirin, onlarla bol bol vakit geçirin. Yemin ediyorum, kaybettikten sonra, onlara ne kadar ihtiyacınız olduğunu anlıyorsunuz ama nafile oluyor...

Bir bayram da böyle bitti. Daha nice bayramları benim tavsiyelerimi dikkate alarak geçirmeniz dileğiyle, sevgiler..!

SEVİLAY

 
Toplam blog
: 71
: 1912
Kayıt tarihi
: 15.11.09
 
 

32 yaşındayım, evliyim ve yakışıklı bir oğlum var. Profosyonel pilates eğitmeni ve besin destek ü..