Bazı akla ziyan durumlar

Diyetisyenler, kilolu erkeklere, balık etli bayanlara zayıflamak için “yüzmeyi” tavsiye ediyorlar.
O zaman devamlı yüzen balinanın ip gibi zayıf olması gerekmez mi?

Süper yapıştırıcı diye ürünler satılır. Herşeyi çok iyi yapıştırdığı söylenir. Çok yapıştırıcı ise, bulunduğu tüpün iç cidarlarını neden yapıştırmaz bu süper yapıştırıcılar.

Bir ara İstanbul’da moda olmuştu. Falcı ve medyumlara giderken, gitmeden evvel randevu alınıyordu. Peki bunlar gerçekden falcı yada medyum ise, neden geleceğimizi önceden bilemiyorlar?

İnsanlara “Gökyüzünde 400 Milyon yıldız var” diyorum, inanıyorlar.
Saydın mı? diye sormuyorlar.
Evin duvarını boyasan, bir yazı yapıştırsam, “Dikkat yeni boyalı.” Yazsam. Boyalı olduğuna inanmıyorlar, bir de elleriyle kontrol ediyorlar.

Düğünlerde, nişanlarda, toplantılarda bayanlar tuvalete gitmek istediği zaman, devamlı onlara, bir bayan, bir erkek yani bir kişi mutlaka refakat ediyor. Peki kardeşim bayan tek başına tuvalete neden gidemiyor? Giderse bir yeri mi eksilir?

Teflon tava alırsın, “hiçbir şey yapışmaz” derler. Peki güzel kardeşim o zaman teflon tavaya nasıl yapışmıştır?

Uçak biletleri ucuzladı ya, artık sık sık uçağa biniyoruz. Orada önümüzdeki koltukda “Can yelekleri koltuğun altındadır” yazar. Uçakta can yeleği ne işe yarar? Orada paraşüt olması gerekmez mi?