Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

11 Ocak '09

 
Kategori
Siyaset
 

Bazı kesimlerin Türkiye Cumhuriyeti’ni anlayamama sorunu

Bazı kesimlerin Türkiye Cumhuriyeti’ni anlayamama sorunu
 

Filistin’de yaşanan insanlık dramının üzerinden biraz süre geçtikten sonra, dokunulması gereken ayrıntılara değinmek amacıyla bir yazı yazayım istedim.

Öncelikle şunu belirtmek gerekir ki “mazlum devletler, emperyalistlerin kendi üzerlerindeki baskıyı kaldırmak için sonuna kadar direnmelilerdir. Evet, direnmelilerdir de bu direniş sırasında izlenecek yöntem, kullanılacak materyal çok önemlidir. Elbette ki bu mücadele sırasında kullanılacak en önemli silah akıldır. Duygusallık bataklığına saplanmış bir biçimde, çıkmaz sokaklarda ve onlardan kaynaklanan sarmallarda dolaşmanın hiçbir anlamı yok… Eğer sizler mazlum devletlere yardım edeceğiz diye, onların mazlum kalmalarının en önemli nedeni olan İnsanoğlunun en son dini İslamiyet’i özünden saptıran, kendi bağnazlıklarını, tutuculuklarını onun arkasına saklayarak yol almaya çalışan insanlara destek olmayı istiyorsanız, “hemen bu yardımdan vazgeçin” derim… Çünkü böylesi bir durumda sadece onlara değil, hem ülkemize, cumhuriyetimize hem de İslamiyet’in kendisine en büyük zararı verip, güya savunduğunuzu söylediğiniz bölge insanlarını aklını kullanarak yol alan batılı ülkelerin altında ezilmelerine vesile oluyorsunuz…

Demem odur ki bu ülkenin ve en büyük görevimiz olan mazlum devletlerin aydınlığa kavuşması, sadece ve sadece Mustafa Kemal Atatürk’ün doğrularıyla olur; yoksa Sayın Başbakan’ın efelenmesiyle ya da Sayın eşlerinin ağlamasıyla değil… Dökülen bu gözyaşları ne acıdır ki ekonomik krizle karşı karşıya olan, devlet tarafından dağıtılan erzak ve kömüre muhtaç bir biçimde yaşayan toplumun en az gelirli kısımlarını etkiliyor… En sert ve de duygusal tepkileri onlar göstererek, kendi sıkıntılarını gidermek için kullanması gereken enerjilerini bir hiç uğruna, kendilerinin mazlumluğunu kullanarak iktidara gelenlerin egolarını tatmin etmek için kullanıyorlar… Benim, ezilen insanlarım, yine, “büyük devlet böyle olur” diye kendi kıt kanaat geçindiği gelirinden bir kısmını da oraya yolluyor… Kardeşim, hiç kimse kusura bakmasın, Türkiye Cumhuriyeti bu sınırlar içerisinde yaşayan kardeşlerimiz istiyor; onlar akrabalarıyla daha rahat iletişim kursunlar diye o bölgedeki mevcut olan değerlere sahip bir ülke olamaz… Eğer kendi akrabalarının da daha iyi yaşamasını istiyorlarsa; dua etsinler de onlar bizlere benzesin…

Türkiye Cumhuriyeti Devleti, atalarının Orta Asya’dan bu tarafa beraberinde getirdiği değerlerin bileşeni olarak ortaya çıkmıştır… Bu yapıyı, yeniden Osmanlı’nın çöküşüne de neden olan İslamiyet adı altında yaşatılmaya çalışılan yobaz Vahabi kültürüne kurban ettirmeyiz… Hem ne oldu öyle; daha dün, RABITA Bankası Başkanı’nın dizinin dibinde fotoğraf çektiriyordu bizleri yönetenler? Bırakınız da, bu bankanın Başkanı sonsuz geliriyle çözsün bu işi çözebiliyorsa. Hem onlar değil mi, o kadar parası olmasına rağmen ABD’ye sesini çıkaramayan? Demek ki para ve vahabilerin sahip olduğu imanın dışında başka şeylere ihtiyaç var, bu dünyada insan gibi yaşamak ve saygı görmek için… Ben, Başbakanımızın Sayın eşi arzu ediyorlar, diye, neden kendi ülkemin ihtiyacı olan enerjisini çarçur edeyim? Ben, neden kendi insanımı yeniden, Osmanlı’nın çöküş dönemindeki yaşam şekli olan Vahabi Kültürünü savunanlara (Hamas) güya mazlum halklar için mücadele ediyorlar diye destek olmaya çağırayım? Yazık değil mi, benim yardımlarla geçinmek zorunda kalan/bırakılan insanlarıma? Aynen Osmanlı’da olduğu gibi, Anadolu Halkı neden sürekli bedel ödesin? Herkese bir an önce, ülkeyi yönetenler ve onların eşleri ve çocukları da dâhil olmak üzere, Türkiye Cumhuriyeti’ni tanıma ve değerini anlama yetisi diliyorum…
 
Toplam blog
: 128
: 898
Kayıt tarihi
: 26.01.07
 
 

Kimim? Nereden gelir, nereye giderim?29 Kasım 1970 tarihinde Türkiye'nin Doğu-Batı geçiş yolunun en ..