Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

30 Eylül '09

 
Kategori
Siyaset
 

Bazıları Kürt sever!

Bazıları Kürt sever!
 

Kaynak:İnternet


Hiç haz etmem ille de bir gruba dahil olmayı, yaradılışımdan gelen bir durum sanırım, çocukluğumdan beri süregelen bir durumdur bu!

İçimde bir yerlerden hep bilmişimdir, örneğin Türk olmakla övünenler varken, Alman, Yunan, Afrikalı olanların da aynı duyguları yaşadıklarını…

Allah’ın herhangi bir dine ait olmadığını bildiğim gibi…

Örneğin takım da tutmam ben, anlamsız gelir!

İnsanı severim ama!

Dini, hele ki mezhebi, milliyeti, rengi; pek ayırt etmişliğim yoktur, ezilenin yanında olduğum ise çokça mevcuttur, nedense böyle de bir adalet tartım vardır…

Hiçbir şey insan ayırdı yapmama engel olamaz da, mantıksal anlamda şartlar eşitse, seçim hakkımı hep ezik olandan yana kullanmışımdır, mantık örgüme ihanet etmeden!

Güçlü olanın yanında yer alan çok kimse olduğunu düşünmemden…

Kürt, Türk, Ermeni, Yahudi gibi kıstaslarım yoktur, çok şükür, ancak Kürt açılımı konusunda bir takım endişelere ve dahi düşüncelere sahibim!

Bu düşüncelerimi “ http://blog.milliyet.com.tr/Blog.aspx?BlogNo=197853” yazımda belirttim, ancak yeterli gelmemiş sanırım bazı arkadaşlara, az biraz daha açmak istedim…

Ermeni, Kürt, Yahudi, Arnavut, Alman değil de neden Kürtler, zira Türkiye siyasi tarihine müdahil olanlar onlar, önce bunu belirtmekte yarar var.

Kürtler denilince niye ön plana konulan çocuklar ve analar, bu çocukların babaları, anaların kocaları dağda olup da hem kendi hem de yaşadıkları ülkenin gençlerini yok etme çabası ile meşgul olduklarından mıdır?

İnsana kıyamam, insana kıyana da öncelikle merhamet duyarım, ancak ne canına, ne malına göz konulmamasına rağmen cana kıyanlara merhametim baki kalsa da, iç yerimde oturtamam bu durumu bir türlü, mantık örgüme sığmaz, kızarım bile hatta, nedir bunca paylaşılamayan!

Dil özgürlüğü olarak ifade buluyor şu sıralar, ayol, insan dumura uğruyor bunu duyunca, bunun için mi öldü yani bunca civanlar?

Dil özgürlükleri var ki bunca yıldır hala Türkçe öğrenme konusunda problemleri var! Bu bir!

İki, tutun ki dil özgürlüklerini elde ettiler, Kürtçe eğitim yapılıyor, mezun olanlar nerede iş bulacaklar?

O zaman da iş alanı istenecek, iş alanları kısıtlı, devlet sektörünün de devreye girmesi doğal olarak talep edilecek…

Devletin Kürtçe konuşan yerleşim birimlerine Kürtçe konuşanları yerleştirmesi ile de iş bitmeyecek elbette, sınırları zaten çizili bulunan Kürdistan’a hoş geldiniz pankartını da hazırlamak gerek şimdiden!

Barış diyerek, çocukları ve de anaları öne sürerek yapılan propagandanın erkekleri ne yana koyduklarını hakikaten bilmek isterim!

Bu arada, kimse kusura bakmasın ki, Kürtlere Kürt oldukları için değil, siyasi oyunlara kurban oldukları için üzülmek ve kızmak arası bir yerdeyim, adını bulamadım bu duygunun, bulabilen varsa pek bir mutlu olurum!

Benzer durum ha Türk’müş, ha Kürt’müş, ha Arnavut’muş, hepimizin başında, Araplaştırılmaya çalışılıyoruz yine, yeniden, adını bulamadığım duygu bunun için de geçerli hani yani…

İnsanları seviyorum, birey olarak, sürü içgüdüsüyle yaşayanlara acıyorum, bir de üstüne üstlük fanatizm kurbanlarıysa eğer, üzülüyorum…

Fanatik olanların gözlerini bağlayıp da diğer insanlara zarar vermelerine ise kızıyorum!

Adını bilemiyorum, kin değil, nefret hiç değil, hem anlayıp hem üzülme, hem üzülüp hem küsme gibi; hem kızgınlık hem mantık…

Adı her neyse, çocuklara kıyamam, analara ise hiç, ne Türk, ne Kürt, ne Alman, ne Amerikan, insanlara da kıyamam, kıyanlara da merhametim var ama bir yere kadar!

Kurtuluş savaşında da canı yandı pek çok ananın, çocuğun, erkeğin, bir dil problemi değildi üstelik o durum!

Dil problemi olduğuna kimler inanır, yapmayın ne olur, Kürdistan Devleti kurulmasına sıcak bakılıyorsa da, açılım falan diyerek oyalamayın!

Her geçen zaman yalnızca Kürt analar için değil, Türk analar için de işkence!...

……

Kürt adamları yine koyamadım bir yerlere, Araplaşmamızı destekleyen Türk erkeklerinde olduğu gibi…

Diyerek sözü bağlıyorum ama inanın nedenlerini pek de iyi biliyorum, sizler de biliyorsunuz, bunca dokundurmaca boşa değil elbette, bakmayın iş ki sözü edep ile bağlayalım!

Gülgün Karaoğlu

Eylül,30/09

 
Toplam blog
: 1269
: 1343
Kayıt tarihi
: 18.09.07
 
 

İzmir, 1963 doğumluyum. Dokuz Eylül Üniversitesi İngilizce bölümü mezunuyum ve özel bir şirkette ..