Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

10 Temmuz '13

 
Kategori
Hamilelik Öncesi
 

Bebeğimin cinsiyetini kendim belirleyebilir miyim?

Bebeğimin cinsiyetini kendim belirleyebilir miyim?
 

Bebeğin cinsiyetini belirlemek mümkün mü?


Pek çok hastamızın bebeklerinin istediği cinsiyette (kız veya erkek) olması yönünde düşünceleri vardır. Hatta bu konuda da pek çok bilgi ve hurafeler vardır. Bebeğinizin cinsiyetini önceden belirleyebilir misiniz?

Bu konuda gündemde bir kaç çeşit yöntem var:
1) Ericsson Methodu:
Ülkemiz de dahil olmak üzere tüm dünyada insanların bu konudaki istekleri doğrultusunda yapılmış pek çok çalışmalara rağmen elimizde halen kesin sonuçlar bulunmamaktadır. Bu tür uygulamalardan en popüler olanı “Ericsson metodu” olarak bilinir ki başarı oranı %75 civarında olduğu iddia edilmektedir.

ABD de yaklaşık 50 merkezde uygulanan bu methodtaki prensibe göre; kadın yumurtası her zaman için X kromozomuna sahip olduğu halde erkek spermleri X veya Y kromozomu taşıyabilirler. Yumurta eğer X kromozomlu bir spermle döllenirse cinsiyet dişi (XX), Y kromozomlu bir spermle döllenirse erkek (XY) olacaktır. Bu nedenledir ki cinsiyet belirlenmesinde kadın yumurtasının fonksiyonu yoktur.
(Yani bebeğin cinsiyetini kadın değil, erkek belirler!)

Bu yöntem yapı olarak farklı kromozomları taşıyan spermlerin özel filtrasyon teknikleri kullanılarak birbirlerinden ayrıştırılması sonrasında, yumurtlama döneminde direkt olarak anne adayı rahmine aşılanması esasına dayanır.

Ericsson methodu ülkemizde YASAL DEĞİLDİR ve UYGULANMAMAKTADIR.

2) Tüp Bebek:
Tüp bebek sırasında oluşan embriolardan 3. günde alınan biyopsiler ile %100 cinsiyet tayini yapılabilir. Böylelikle istenilen cinsiyete sahip embriyolar anne adayının rahmine enjekte edilebilir. Böylece isteğe bağlı kız veya erkek bebek elde edilebilir.
Ancak bu tür uygulamalar da ülkemizde YASAL DEĞİLDİR ve UYGULANMAMAKTADIR.

3) Çin Takvimi:
Çin takvimi yumurtlama dönemlerine göre ilişki ile cinsiyetin belirleme ilkesine dayanır.

700 yıldır uygulanan Çin Takvimine göre, annenin yaşının hamile kalınan ayla kesiştiği nokta bebeğin cinsiyetini ortaya çıkarıyor. 30 yaşındaki bir anne adayının mart ve mayısta hamile kalması durumunda bebeğinin cinsiyeti kız, diğer tüm aylarda ise erkek olurken, 21 yaşındaki anne adayının ocakta hamile kalması durumunda bebeğinin cinsiyeti erkek, diğer tüm aylarda kız oluyor.

Bir kaç arkadaşım yapsa da ve hatta doğru olduğunu iddia etse de Çin Takviminin bilimsel olarak bir kanıtı bulunmamaktadır. Çin'de kız çocukların günümüzde halen katledildiğini, erkek çocuk isteminin hep fazla olduğunu düşünürsek, onların da bu konuda pek başarılı olamadığı gerçeği ortaya çıkar.

4) Beslenme:
Beslenme alışkanlığını değiştirmeniz, belli besinleri yemeniz vs. de bebeğin cinsiyetinin oluşmasında bir etkisi bulunmamaktadır. Üzgünüm...

Doğada belli bir denge vardır. Nufusun yaklaşık %51'i kadın, %49'u erkektir. Bu denge hiç bir şekilde değişememektedir. Zaten bu oran bir puan değişse, örneğin kadın nüfusu %52, erkek nüfusu da %48 olsa pek çok sosyal patlama kaçınılmaz olur.

SON SÖZ: Siz siz olun ve çok fazla doğal dengelerle oynamaya çalışmayın!..
Üstelik ülkemizde, istenmeyen cinsiyette bir bebeğe sahip olma durumunda kürtajın önüne geçmek için, ultrason muayenesi sırasında bebeğin cinsiyetinin söylenmesi bile suçtur.

Sağlıcakla Kalın,
Dr. Süleyman Eserdağ

 
Toplam blog
: 37
: 8189
Kayıt tarihi
: 18.04.13
 
 

Jinekolog ve Cinsel Terapist Op. Dr. Süleyman Eserdağ 1969 yılında Bursa’da doğdu. 1986 yılı..