Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

01 Temmuz '16

 
Kategori
Hızlı Tüketim
 

Beden ve Ruhun Aynı Anda Tutulması

Beden ve Ruhun Aynı Anda Tutulması
 

Normal kiracılık ilişkilerinde elinde kiralanacak ev, araba, işyeri, villa, makine, tezgâh veya tesisi olanlar, uygun ücret karşılığı mevcut yasalar dâhilinde kiraya verir belirlenen oranlar üzerinden vergilerini öderler. Bu son derece yasal, ahlaki bir uygulamadır.

Kiralama olayını ticarileştiren ve bunu normal bir işletmenin satın almadığı, almak istemediği durumlarda kiralayanlara ücreti mukabilinde temin eden uluslar arası çapta büyük işletmeler kurulmuştur. Genelde bu iş bankalar tarafında kurulan leasing şirketleridir. Bunda da genel ahlaka, yasalara, ticari kanunlara uygun olmayan bir durum yoktur.

Başka bir kiralama sistemi elinde çeşitli seviyelerde, yaşlarda ve eğitimlere sahip personel bulunan şirketler, ücretleri mukabilinde kişilerle kontrat yaparak, kişileri organize eden şirkteler vardır ve bu şirketlere bağlı olarak çalışan kişiler bu şirketlerin uygun gördüğü işletmelerde çalışırlar. Bu kişiler yetenek ve emeklerini, maaşlarını ödeyen firmalar için başka kurumlara hizmet vererek gösterir ve bunun karşılığında ücret alırlar. Buna kiralanma denmese de aslında bir nevi burada da emek, beyin emek işçiliğinin paraya dönüştürülmesidir. Orada bir kiralama işi olsa da aslında buna insanın kiralanması pek yakışık almadığı için bu tip uygulamalara kiralama denmez. Ancak aynı şirkete ait bir oto kiralama şirketi varsa ve aynı şirket söz konusu kurumların kullanacakları araçları temin ederek bir nevi aracılık hizmeti yapan ve kiralama adı altında para kazanan firma sıra insanların emekleri üzerinden artı kar sağladığında bu karın adına kiralama denmez. Niyet aynı iken, bu bir komisyonculuk veya aracılık hizmetlerine dönüşür. İki işlem arasında fazla fark olmamasına rağmen kavramlar bilinçli olarak farklılaştırılmış olabilir. Buna benzer şirketleri ülkemizde kamu kurumlarına personel sağlayarak, çalışanlar üzerinden kar elde eden bir nevi aracılık yapan firmaları gösterebiliriz. Burada yapılan iş veya işlemler genel ahlaka, örf ve adetlere ters uygulamalar değildir. Ancak böyle bir uygulama için haklı olarak şöyle bir soru sorulabilir ve hatta sorulmalıdır. Kurum kendi bünyesinde çalışacak elemanı bizzat kendisi çalıştırsa, aracı firmadan temin etmese aradaki komisyoncuyu devreden çıkarabilecek ve komisyoncuya ödemiş olunan rakam kişi ve kurum arasında paylaşılsa dahi kurum kar edebilecekken bu tür aracılık şirketlerine neden ihtiyaç duyulduğudur. Birçok özel işletme teknik olarak bu yöntemi tercih eder, aracıya ekstra ücret ödemektense o ücreti ödememeyi tercih eder. Bünyesinde yüz adet otomobil bulunduran ve bu otomobilleri kiralayarak para kazanmakla yine bünyesinde yüz adet çevirmen bulunan ve bunları aynı şekilde kurumlara göndermek suretiyle aracılık yapan firmanın para kazanma stratejisi arasında fark var mıdır? Bence aynı yöntemdir. Birinde teknolojik hizmet birinde teknik hizmet ama aracılık mantığı genel olarak aynıdır. Acıtıcı olmayan şey ise; mevzu insan olunca kavramların bilinçli olarak yumuşatılması karşımıza çıkar. Sağıra işitme engelli, âmâya görme engelli denmesi gibi burada da yaklaşık aynı kural geçerlidir.

Kadın doğum kliniğinde sıra bekliyor insanlar; yaşları otuz veya otuz beş yaşlarında olan iki kadın sohbet ediyorlar. Kadının birisi anlatıyor. “Ben elli yaşında bir emekli komiserle evlendim. Kocamın bir sürü malvarlığı var. Adam zamanında akıllı yatırımlar yapmış evlenmemiş, bir tanıdık yardımıyla tanıştık. Aramızda yirmi yaşa yakın fark var. Tabi benim gibi genç ve güzel kadınla evlenmenin yükü olacak ki zaten o da bunu kabul ediyor, evlerinden birini benim üzerime yaptı, şimdi de bana bir araba almasını söyledim onu da kabul etti. Vosvagen’in kadın modelleri var ya Golf veya Polo ikisinden birini seçip bir otomobil de alacak. Şekerim onun parası varsa benim de tazeliğim var. Başka türlü benim gibi bir taze hanımla nasıl evlensin? Şimdi çok istediği için çocuk yapmaya çalışıyoruz. Onun için de aylardır uğraşıyoruz. Bana çocuk yaptırarak evliliğini garanti altına almaya çalışıyor. Geliyoruz, gidiyoruz bakalım” diyor. Bu olayda anlaşılan nedir? Kadın erkeğe kesinlikle âşık değil. Kadın erkeğin parası olmasa onunla kesinlikle evlenmeyecek hatta kendi üzerine ev ve araba almazsa evliliğin kesinlikle devam edemeyeceğini ima ediyor. Bu ilişki uzun süreli bir menfaat ilişkisi sayılabilir mi? Veya bu ilişkiyi daha kaba bir tabirle uzun süreli kiralama ilişkisi olarak değerlendirebilir miyiz?

Aynı şekilde geçmişte A görüşünü savunuyor gibi gözükürken işlerini yüzdüren bir insan, iktidar değiştiği için tepeden tırnağa kadar kendisini değiştiriyor ve geçmişine tamamen zıt bir görüntü ve kişilik sergiliyor ve bunu yaptığı için de gerçekte ciddi paralar kazanıyorsa bu gönüllü kiralanma olayı mıdır? Yoksa bir zorunluluk mudur? Bu tip uygulamalar kişiler nezdinde ülkemizde sıkça tekrarlanan hadiseler. Bu tip hadiseleri maddi imkânsızlık içinde olanlardan daha fazla yüksek eğitime sahip, yaşları itibariyle emeklilikleri çoktan geçmiş insanlar arasında da görülebiliyorsa bu durumun açıklaması tam olarak nasıl yorumlanabilir? Beden kirası mı, gönül kirası mı, kalp kirası mı, yoksa gerçek bir dönüşüm müdür?

Dijital dünya çok acımasız bir dünya. Ne yazık ki, daha önce yapılanlar, yazılanlar, konuşulanlar, görüntüler anında ortaya döküldüğü bir çağı yaşıyoruz. Ne yazık ki ben demedim deme şansını tamamen kişilerin elinden alan teknoloji, sadece söylediğiniz sözlere hatırlatmakla kalmıyor, söylenmeyen sözleri bile söylemediği halde kişiye mal edip algı operasyonu yapabiliyor. Çağımız çok acımasız. Unutkanlık tarihe karıştı…

 
Toplam blog
: 2271
: 163
Kayıt tarihi
: 15.10.14
 
 

Bugünün doğrusu yarının eğrisi, dost görünenler düşman ve herşey aslında zıddı olabilir. Büyük ih..