Bekaret kemerinden namus bağına!

Malum bugün sevgililer günü. Artık bırakın sevgilileri, eşler bile bu özel günde hediye bekliyor. Bu yıl sevgililer gününün en gözde hediyesi tek taş pırlanta olarak göze çarpıyor. Ama seven için bir gül de fazlasıyla yeter. Ama yine de gül almaya zamanı olmayanlar için aşağıya bir link yazayım. O linke tıklarsanız, sevgililer gününde hiç para harcamadan da sevgilinizi mutlu edebilirsiniz.

http://www.worldcard.com.tr/askolsunvadaa/

******

Sevgililer günü nedeniyle bazı kuruluşlar etkinlikler yapıyor. Tüketimi arttırmak için özel hediyeler, kampanyalar gibi. Show TV de Cumartesi akşamı Sevgililer günü hatırına program akışı içersinde bir film yayınladı. Filmin adı ise "Sevgililer günü katliamı". idi. Seri cinayet ağırlıklı bu filmde en çok dikkatimi çeken oradaki bir replikti.

Genç kız delikanlıya sevgililer günü hediyesi veriyor. Delikanlı "Ama ben sana hediye alamadım" diyor. Kız "Senin hediyen karnımda" diyor. Sevgililer günü hediyesi olarak kendisini hamile bıraktığını anlatıyor.

Sevgilisini hamile bırakmak nasıl bir hediye olur onu bilmem ama, bir kadının kocasına "Sevgililer gününde bana ne hediye alacaksın hayatım?" sözüne verilecek şöyle bir cevap nasıl olurdu? "Hayatım, sevgililer gününde seni sevgilimle tanıştıracağım." gibi.

******

Dün bazı gazetelerde küçük bir haber vardı. Haber şöyleydi:

İngiltere' de Lucinda adlı bir kadın kocasını aldatınca bunun ikinci defa olmasını engelleyebilmek için “Namus Bağı” adını verdikleri bir alet üretilmiş. Bir kadın eşinden uzaktayken, bir başka erkekten etkilenirse, alette bulunan gizli bir mikroçip bunu ciltteki nemin artmasından algılıyor ve kocasına ya da sevgilisine cep telefonu mesajı gönderiyor. Böylece erkekler, sevgililerinin ya da eşlerinin kendisini aldatıp aldatmadığından haberdar oluyor ve iş gezisine gittiklerinde akılları evde kalmıyor.

Bu durumda namus bağı tarihteki bekaret kemerinin gelişmiş hali oluyor. Yalnız arada bir fark var. Bekaret kemerinde anahtar olmadan işlev tamamlanamıyor. Ama namus bağında cep telefonuna mesaj geldiğinde iş bitmiş oluyor.

Şovalyelerin gözüpek olduğu eski zamanlarda bu şovalyelerden biri Haçlı seferlerine çıkmaya karar verir. Yola çıkmadan önce kahyayı yanına çağırır:

"Haçlı seferlerine katılacağım. Karımın bekaret kemerinin anahtarını sana veriyorum. Sana güveniyorum. 10 yıl içinde dönmezsem anahtarı kullanabilirsin."

Şovalye, tozlu yollara revan olmadan önce dönüp son bir kez şatosuna bakar. Birden kahyanın, bağırarak nefes nefese şatodan dışarı çıktığını görür.

" Durun! Durun! Majesteleri. Oh, iyi ki size yetişebildim. Yanlış anahtar vermişsiniz."

******

Sevgililer gününün başlangıcı o kadar gerilere kadar gitmiyor ama, eğer o günlerde kutlama yapılsaydı erkekler karılarına bekaret kemeri hediye ederler miydi acaba? Belki İngiltere'de namus bağı hediyeler arasına girmiştir. Kimbilir?

******

270 yılında Roma imparataroru Claudius bekar erkeklerin evlilere göre daha iyi savaştıklarını gözlemleyerek askerlik çağındaki erkeklerin evlenmesini yasaklamış, Aziz Valentine ise bu yasağa karşı çıkarak çiftleri gizlice evlendirmenin cezasını hayatıyla ödemişti.

Şimdi aklıma bir şey geliyor. Arada resmi nikah olmadan çiftleri evlendiren, özellikle kuma şeklinde ikinci, üçüncü eş için nikah yapan imamlar için bir ceza düşünülemez mi?

Neyse bu konuda daha fazla bir şey yazmayayım. Malum bugün kandil ya.

Mevlid kandiliniz mübarek olsun efendim..