Beklenen oyun siyaset tiyatrolarında…

“İktidar, seçmenin zihninde hayali bir CHP-MHP-BDP üçlemesi yaratmaya çalışacaktır.” 

Hayır, yeni değil bu sözler 3 buçuk ay önce yazdığım ‘iddia ediyorum’ başlıklı yazımdan bir alıntı. 3 buçuk ay önce yazdığım bu hayali senaryo sahneleniyor şu sıralar siyaset tiyatrolarında. Başbakan meydanlarda CHP-MHP-BDP’nin el ele olduğunu vurguluyor. Bazı medya organlarında, hükümete karşı bu üç partinin gizli ittifakı taşınıyor manşetlere. 

21 Şubat 2011 tarihli o yazıda, “AKP ile BDP arasında, temsil düzeyleriyle orantısız ölçüde sert tartışmaların yaşanacağı”nı iddia ediyorduk. ‘Kepenk kapatma’ tartışmaları, şiddet olayları ile siyasette ki karşılığını buldu bu iddialar. 

Ayrıca, “BDP’nin böyle bir senaryonun içinde yer alma sebepleri herkes tarafından sorgulanması gerekir” de diyorduk. Bakıyoruz da; BDP bu senaryoyu inandırıcı kılabilmek için hiçbir fedakarlıktan kaçınmıyor. Gülten Kışanak “Kürt sorununa yaklaşım konusunda Sayın Devlet Bahçeli’yi Başbakan’dan daha samimi buluyorum” diyor. Selahattin Demirtaş “MHP’nin baraj altında kalması bizi kaygılandırmaktadır” açıklamasında bulunuyor. Yetmedi mi..? “Burada MHP’yi destekleyelim, AKP 5-0 yapmasın” sözü servis ediliyor topluma. 

Türk-Kürt gerilimini kızıştırarak, bunu "oy" a tahvil etmek üzerine çirkin bir oyun oynanıyor Türkiye’de. Bu oyunun oynanacağını, tam 3 buçuk ay önce yazmıştık. BDP yalnız Kürt oylarını değil, tavrını Kürt seçmenin tavrına göre belirleyen kesimin oylarını da belli bir yere kanalize etmek üzere, bu oyunda pozisyon almış görünüyor. 

“Bu prodüksiyonda rol alan oyuncuları hangi dinamiklerin bir araya getirdiğini” o yazımızda da sormuştuk, bir kez daha sormak istiyoruz; bu olağan üstü gayretin sebebi nedir..? BDP’nin böyle bir oyunun içinde rol alma sebepleri nelerdir..? 

Aslında bu sorunun cevabı seçimden sonraki yazılarımızın konusu ama, biz yine de meraklısına bir ipucu verelim… 

BDP milletvekili Aysel Tuğluk diyor ki; “400 milletvekiliyle de gelseler, bu anayasayı yaptırmayacağız onlara…” 

Bakar mısınız; seçim sonrası anayasa tartışmalarının tarafları şimdiden belli. ‘Evetçiler’, ‘hayırcılar’, ‘hayır deyip evet vericiler’ şimdiden pozisyon almışlar…