- Kategori
- Edebiyat
- Okunma Sayısı
- 192
Belki biraz şiir...
Şiirler…
En derin duyguları, en çıkmaz kuruntuları, en yoğun acıları nasıl da barındırıyorlar içlerinde?
Nasıl da okuduğumuz her satırda ‘işte tam da bu’ diyerek bulabiliyoruz kendimizi? Nasıl güzel yazmış yazanlar? Nasıl da bizimle bütün olmuşlar?
Oldum olası edebiyatı ve şiirleri çok sevmişimdir. O kadar ki bir dosya dolusu topladığım şiirim ve ufak aforizmalardan oluşan bir defterim bile var. Şiirleri yazan ben değilim, kalemim o olgunluğa erişemedi henüz. Ama çok sevdiğim şairlerin hemen hemen tüm şiirlerini biriktiririm.
Bugünkü yazımda da yapmak istediğim aslında sizinle çok sevdiğim bir şiiri paylaşmak, belki aynı duygulara kapılmak aynı düşüncelere dalmak. Şu sıralar özellikle Birhan Keskin şiirlerine fena kapılmış durumdayım, tavsiye ederim. Hangi satırını okusam,’ işte tamda söylemek istediğim şey’ diyorum, ya da ‘bir zamanlar söylemek istiyordum’ vs.
Her neyse, çok uzatmadan sizi Birhan Keskin’in mükemmel satırlarıyla baş başa bırakıyorum. Sürekli kendimizi, kafa yorgunluğunu, ötekileri anlatıyoruz satırlarımızda, bence güzel bir şiir paylaşmanın zamanı çoktan gelmişti...
Buyurun bakalım;
“Aşk iki kişi arasında asla eşitlenmeyendir
Ben bir Divan şairi değilim ki sevgilim
Sana bercesteler düzeyim
Yine de giderayak, gözlerine, ellerine, ayaklarına
Tutulmuşluğumu herkes bilsin isterim.”
Birhan Keskin
(Alıntı)
Önerilerine Ekle Beğendiğiniz blogları önerin, herkes okusun.

Türkçe şiirin annesi GÜLTEN AKIN doğurmuştur,Birhan'ı...Nilgün Marmara ayrı bir yerdedir...ve Didem Madak...ve kesinlikle en az Birhan Keskin kadar ilgiyi hak ederler ki bence daha da fazla :)))...kolay gele...eyvallah...
nedim üstün 17.05.2016 17:04