Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

06 Ocak '12

 
Kategori
Deneme
 

Belleğim... Gaddar belleğim benim! Zalim belleğim!

Belleğim... Gaddar belleğim benim! Zalim belleğim!
 

Belleğim... Gaddar belleği benim!.. Zalim  belleğim!...

Sizin de içinizi boğucu bir duman kaplar mı zaman zaman? Bunun, yoğun sisli, yağdı yağacak, sıkıcı bir gökyüzüne benzer mi yüreğiniz?

Benim yüreğim ve aklım uzun süredir bu halde. “Ağla ağla, açılırsın” derler ya... Ben de “Yaz yaz, açılırsın” diyorum ama dinleyen yok.

Fırsat buldukça alıp başımı yürüyorum uzun uzun... Bugün, Uludağ’ın ötelerinden kopup Samanlı Dağları’nı aşarak gelen esinti, Marmara’nın nemiyle buluşuyor yüzümde. Prens Adaları uzak, buğulu bir görsellik. Yarımca ve Derince’nin bu kıyıya bakan yeşilliği çoktan kaybolup gitti. Ucuz akılların, ucuz zevklerin  binaya dönüşmüş müteahhit beyazlığı yansımakta.

Yaban ateştopları, turuncu ve kırmızı arasında kararsız. Aşılıların renkleri netleşmiş. İnsan eli, turuncuyu turuncu, kırmızıyı kırmızı yapmış. Akçaağaçlar akçalıktan çıkmış, kuru dalları sallanıyor şimdi. Kış otları ve çamlar, yeşilde inatçı.

Kuru yapraklar mı hışırdıyor ayaklarımın altında, Uludere’deki 35 çocuğun iniltisi mi duyduğum?

Üç katlı evler, kar altında naylon çadırlara dönüşür mü? Ya da asfalt yoldaki  arabalar, çocukların bindiği kızaklara dönüşür mü?

Güneş var ama  ben üşüyorum, çok üşüyorum.

Kötü ve acımasız belleğim. Politikacı belleğine, medya belleğine dönüşmesini isteğim gaddar belleğim... Ahhh, zalim belleğim benim.

.............

Eve dönüyorum.

Yazmayacağım. Neyi yazayım ki? Niye yazayım? Kaç kişi okur, kaç kişi anlar belleğimin bana ettiklerini? Hem her yerde yazılıp çiziliyor, kimin umurunda.

Facebook’u açıyorum.  Uzun süreli gözlemlerden sonra face geyiklerini öğrendim  galiba. Bir süre, sanal sanal zaman geçirmek iyi geliyor. İyi geliyorsa, gülüyorsam kırk yılda bir, hoşbuldum valla... Yalnızlıklar yurduna hoşbuldum... “Hoşbuldum anasını satayım!” değil tabi... Satmasam iyi olur ama Sophie’nin seçimi gibi bir seçim yapacaksam, babasını satmayı yeğlerim doğrusu.

“Bizden saklandı, yazmıyor” demeyin sevgili okur. Bilirsiniz sizden saklım gizlim  yoktur. Kendimi ittim kaktım yazdım işte.

Bu da öyle bir yazı  yüreği güzel okurum. İster beğen, ister beğenme... Umurumda mı?

05.01.2012

Vildan Sevil

 
Toplam blog
: 102
: 882
Kayıt tarihi
: 07.06.11
 
 

1949 İstanbul doğumluyum. Emekli edebiyat öğretmeniyim. Çeşitli edebiyat sitelerinde, çeşitli kon..