Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

22 Aralık '13

     
    Kategori
    Siyaset
     

    Ben Bir Ceviz Ağacıyım Gülhane Parkı'nda

    Ben Bir Ceviz Ağacıyım Gülhane Parkı'nda
     

    Nazım Hikmet Ran


    Bu şarkı çok önemli bir alt metin gizler aslında altında. Nazım Hikmet'in vatan özlemini gizler. Ülkesine olan sevgisini gizler, hayatının aşkını gizler. "Bülbülü altın kafese koymuşlar, ille de vatanım demiş" aforizmasını gizler...

    5 Ocak 2009'da Bakanlar Kurulu kararıyla 58 koca yıl sonra iade-i itibar edildi. Nazım Hikmet Ran hakkında vatandaşlıktan çıkarılma kararı iptal edildi. Aslen geriye dönük 58 yıla bakılınca, toplumsal uzlaşma açısından karanlık bir dönem görmek içten bile değil. Bunca yıl, sol iktidarlar bile gelmiş gitmişken ancak bu dönemde bu kararın alınabilmesi bir nüans yaratıyor bence. Ak Parti'nin yeni Türkiye sloganı bu olmalıydı dediğimiz anlardan geçtik bu kararlarla. Selda Bağcanları bağrına bastığı dönemde başbakanın çok önemli atılımlar yapacağını düşünmüştüm. Çözüm süreci gelindiğinde emindim lakin bana göre yapılan çok kritik bir hata var. Milletçe yaptığımız, her sokakta, her bahçede, her yolda, her apartmanda yaptığımız... Ötekileştirme bazında bakabiliriz bu olaya ama aslında olay daha da derin. Tarihimize baktığımızda biz, hiçbir zaman, "bizi" sevmemişiz. Üst komşumuzu tahammülsüzlükle sevmemişiz, siyasi rakibimizi hasımlıkla sevmemişiz, Nazımları Necip Fazılcılar olarak ya da Serdengeçtileri Nazımcılar olarak sevmemişiz. Politik ve karanlık kavgalarla, kutuplaşmalarla enerjimizi tüketmişiz, kendimizi yiyip durmuşuz.
    Oysa şimdi büyük bir fırsatımız var. Hepimiz toplumsal barışı, huzuru, refahı, fazileti, nizamı istiyoruz.Bunun yolu, hoşgörüye yıllarca ev sahipliği yapmış Anadolu gibi , Çanakkale'de düşmanını bile sırtlayıp yardım eden Mehmetçik gibi kucaklaşmak, sevmek, sevilmek, hoşgörüyü şiar edinmekten başka bir şey olamaz. Tekrar baktığımızda, en ufak ihtilafta birbirlerine kılıçlar çeken taraflar görmek beni, bizi en çok üzecek yanlıştan başka bir şey olamaz.
    Barışa, huzura giden bir Türkiye'de, eğer böyle bir vakıa olacaksa şayet; bu olguları ve algıları, değerlerimizi içselleştirmeli, Anadolu gibi olmalıyız.
    Sevgilerle,
    Yekta.