Ben bir fal üstadı oldum, bilesiniz..!

Başınıza gelecekleri biliyorum işte, kim ne derse desin. Geçen gün arkadaşımın doğum günü vardı.
Orada müthiş bir ziyafetin ardından çaylarla beraber sohpet dönüp dolaşıp fal bakmaya geldi. Arkadaşımın kızı iskambil kağıtlarını kullanarak fal bakmayı öğrendi, bende göz ucuyla bakarken ilgilenmeye başladım ve sonunda masanın etrafındakilerin tamamının falına bakmaya başladım. Oyun bir sevdiğin kişinin adının harf sayısını vermeniz ile başlıyordu. Ve gerisi bana kalmıştı.

Neler keşfettim neler...

Öncelikle insanlar tersini bile söyleseler, fala inanıyor. Bunu çok iyi anladım, red edenler bile ya doğru ise diye gönlünden geçiriyor söylediklerinizi... Bu nedenle kötü niyetli insanların fala inanan kişileri nasıl etkileyebileceği aklıma takıldı. Çünkü insanlar, siz onlara birşeyler söylemeye başladığınızda içlerinde olup bitenleri dışarıya yansıtmaya başlıyorlar. Ve ben özellikle bu konuda başarılı olduğumu biliyorum. Gözler ve beden dili hemen ihtiyacınız olan ipuçlarını veriyor insana... Sonrada o kişiyi hiç tanımasanızda onu mutlu edecek veya dikkatini çekecek birşeyler bulabilirsiniz. Hele biraz ağzınız laf yapıyorsa çevrenizi etkilemeniz yeterli olacaktır. Ancak bunun maddi çıkarlar için kullanılması halinin ne korkunç boyutlara gelebileceğini düşünmek bile istemiyorum.
Kişiyi istediğiniz şekilde yönetebilirsiniz, hele birçok ünlü sanatçı ve siyasetçinin bu tip olaylara inandığını düşünürseniz....

Bu nedenle bence fal işi biraz tehlikeli, bilimsellik dışı yapılırsa çok büyük tehlike var.

Aman benden söylemesi fala inanmayın ama falsızda kalmayın... :))