Ben boşatırım hem de tek celsede...

Kurunun yanında yaşta yanıyor.

Bu bir nevi baştan pazarlıktır.

Yazımın avukatlarla ilgili olmasından dolayı söyledim bunu.

Neyse konumuza dönelim.

Eşler arasında zaman zaman tartışmalar olabiliyor.

Belki o anın ruh yapısıyla ilgili olarak eşlerden bir tanesi avukata müracaat ediyor.

Avukat bey boşanmak istiyorum.

Ne olursun bizi boşa.

Hem de tek celsede.

Avukat müşteri buldu ya.

Ooo ne demek onu bana bırakın siz.

Hemen bir dosya açalım.

Dosya açılıyor.

Mahkemeye sunuluyor ve gün alınıyor.

Şu basitliğe bakar mısınız?

Bu iş bu kadar basit mi?

Bir anlık öfke ile bir aile yıkılıyor.

Hatta parçalanıyor.

Ailenin etrafındakiler çocuklar, akrabalar, yakınlar, dostlar…hepse hepsi.

Ben avukata verilip mahkemeden gün alındığı halde o günden evvel barışan çok eşler gördüm.

Bir hataydı diyorlar.

Onlar hatalarını kabul ediyorlar da şu avukatlar yok mu kabul etmiyorlar.

Neden işin ucunda para var.

Üç kuruş kazanacağım diyerek bu kadar gaddar davranılır mı?

Kardeşim çağır psikologu, aile danışmanlarını eşleri… Yakınlarını birlikte konuşun.

Alacaksan yine al paranı.

Ben bu olaydan şikâyetçiyim.

Üstelik boşanmak için müracaat eden eşe diğer eşi dinlemeden güç ve cesaret vermek insanlık mıdır?

Vicdan işi midir?

O davacının yerine kendinizi koyunuz.

Siz aynı duruma düşseniz ne yapardınız?

Bu yazı burada bitmeyecek.

Ha bire yazmaya üstelik de bu şekilde davranan avukatların isimlerini de vermeye devam edeceğim.

Yuva yıkan avukat olmasın.

Ah alıyorsunuz ah.

Ah alanların sonu hep vah etmek olmuştur.

İlgili meslek kuruluşlarına ve avukatlara sesleniyorum.

Böylelerinin yanında yaşlar da yanıyor.

Lütfen meslektaşlarınızı siz de uyarınız.

Ne yaparmış bu avukatlar.

Boşatırlarmış hem de tek celse de.

Şu cesaret vermeye bakın siz.

Bu avukatın ismi ben de saklı yakında onu da açıklayacağım.