Ben de sivil inisiyatifimi kullanıyorum; "Gelin, hep birlikte, 'oy vermeme' kampanyası başlatalım"

Erdoğan, yine ‘boykot’ çağrısında bulunarak medyaya çatmış.

"...Yalan üretme cüretini gösteren bir medya var", "Gerçek başka, bunların yazdıkları, söyledikleri başka", "...Medya böyle. Onun için dikkat edeceğiz. Onların bu yalanı, bizi durdurmayacak. Onlar da diyor ki ‘durmak yok yalana devam’. Ama biz yalan yanlış uydurmalara değer vermeyeceğiz”, “Yalan yanlış haber yapan medyaya karşı, gelin, almama kampanyasını yapalım. Boşuna paranızı niye veriyorsunuz? Zaten yalan, yanlış haber. Bunları bir de paralarımızla güçlendirmemizin anlamı yok” demiş ve eklemiş:

"...Ben burada sivil inisiyatif kullanıyorum"

Şimdi sıra bende.
Vatandaşı 'bizler ve 'onlar' diye ayıranlara karşı ben de burada sivil inisiyatifimi kullanarak;
"Gelin, hep birlikte 'oy vermeme' kampanyası başlatalım.
Boşuna niye 'oy' veriyorsunuz? Bunları bir de 'oy'umızla güçlendirmemizin anlamı yok” diyorum.

Gerçek başka, bunların söyledikleri başka.
Yalan yanlış bilgilerle, haklı haksız ayrımı yapılmadan, yandaş bir tavırla altı senemiz elimizden alındı.
Adına 'kriz' dendi, asgari ücretle çalışanın parmakla gösterildiği günlere getirildik.
Vatandaş per perişan hallere düştü, dilenci oldu, ayakta kalabilmek için hokkabazlık yapıyor.
Esnafı emeklisi, köylüsü kentlisi, çalışanı çalışamayanı kan ağlıyor. Kimsenin yarına çıkabilme garantisi yok. Hele ki, 'iş' garantisi hiç yok.
Uzatmayalım, kısacası 'yok oluyoruz yok'...

Gelin, bizleri bu kadar üzme, hatta büzme cesaretini, cüretini gösterenlere gereken dersi sandıkta verelim.
Dedim ya, ben de burada sivil inisiyatif kullanıyorum.
Siz de 29 Mart'ta geleceğiniz için sivil insiyatifinizi kullanın...

* Kurmaya çalıştığım cümlelerin çoğu yapı itibarı ile Erdoğan'dan alıntıdır. Katkılarından dolayı kendilerine saygılarımı arz ederim.