- Kategori
- Blog
Ben geldim
Fotoğraf: Aydın Tiryaki, 24-4-2009, Büyükçekmece
Sabahları sokağımdaki gazete büfesine uğradıktan sonra araba ve yaya trafiğinin çok az olduğu sokakların kaldırımlarından yürürken gazetemi okurum. Sonra bir parkın içinde uzunca bir yürüyüş yaparken okumayı sürdürürüm. Otobüsü beklerken ve bindiğimde yürürken okuyamadığım gazetenin iç tarafındaki sütunlarını okurum.
Bu yürüyüş sırasında okuduklarımdan ya da nadiren karşıma çıkabileceklere ve kaldırımlardaki ağaçlara çarpmamak için çevreme yaptığım kısa bakışlardan aklıma birşeyler gelir ve “bunu akşam yazmalıyım” derim. Akşam olduğunda, sabah yürüyüşünde aklıma gelen parlak fikir veya güzel konu uçup gitmiştir. Tam uykum geldiğinde, aklımdan uçup gidenler birden geliverir aklıma. İşte o zaman yazmadan duramam.
En son 24 Nisan’da yazmıştım. Ertesi günü Ankara’dan İstanbul’a giderken orada kaldığım sürece yazmamaya karar vermiştim. Döndükten sonra da birkaç gün yazamadım.
Bu süre boyunca yazmak için aklıma o kadar çok konu geldi ki. Bunlardan not aldıklarımı ve aniden aklıma geliverecekleri yazacağım önümüzdeki günlerde.
En uzun arayı kaç gün vermişim diye arşivime baktım, 9 Eylül 2007’den sonra da 12 günlük bir boşluk buldum. Bu sefer de 12 günlük bir ara vermişim. Bu süre içinde yazmasam da zaman zaman Milliyet Blog’a baktım.
Ankara’ya döndüğümde Milliyet Blog’a gelmiş bir mesaj buldum. Ömer Bey yani Homeros 10 gündür neden yazmadığımı merak etmiş. Ben de bu duyarlılığı için teşekkür edip, her şeyin yolunda olduğunu yazdım. Bir başka arkadaş neden yazmadığımı merak edip, bizimkilere iyi olup olmadığımı sormuş.
Artık döndüm, yeniden yazacağım:
Ben geldim…
Aydın Tiryaki
Ankara, 6 Mayıs 2009