Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

14 Ekim '07

 
Kategori
Uzay
 

Ben giderim uzaya...

Ben giderim uzaya...
 

Günler öncesinde, bir tartışma başlamıştı. ''Türkiye Malezya olur mu ?'' diye...
Efendim; Türkiye'deki bazı çevrelerce olumlu bakılan ( Aslında, Aba altından asa göstermek gibi yani..! ), ama bazı çevrelerce de ( Korkulu rüya görmektense, uyanık yatmaya gayret gösterenler diyelim...) olumsuz bakılan bir milli meseleye dönmüştü. Kimilerine göre; Türkiye asla Bir Malezya olamaz, olursa o zaman neler neler olur tarzında, Felaket senaryoları yazılıp çizilmeye başlanmıştı. Ama; ne acıdır ki, vatanın bölünmez bütünlüğü için mücadele eden ve bu uğurda gözlerini hiç kırpmadan canlarını veren, 13 ve 15 olan şehitlerimizden sonra bu, '' Malezya olur muyuz ? '' mevzuu, az biraz raflara kaldırıldı...

Herkesin kendine göre bir fikri vardır. Benim de kendime göre bir fikrim var tabii ki. Ama; bu tür meseleleri tartışmadan önce, üzerinde yaşamaya çalıştığımız, şu ülke topraklarımızın bütünlüğü öncelikli bir meseledir...Bütünlüğümüzü bozmadan, bozdurmadan ve hatta bozmaya çalışanlara, bütün bir toplum olarak karşılık vermemizin gerekliliğine inancım sonsuzdur. Daha sonra; "Biz toplum olarak kime benzeyelim ? Hangi toplumun değer yargıları bize daha uygun gelmektedir ? Hangi yaşam şekilleri bizi bozmaz ? Bize kötülük bulaşmaz, biz bildiğimizi yaparız kime ne ?" tarzında ve bizlere boşuboşuna zaman kaybettirecek meselelerle uğraşmamalıyız! Bizim; kimseye benzemek gibi, başka değer yargılarıyla kafa patlatmak gibi, başka yaşam şekillerini test etmek gibi, başkalarından kötülük gelmeyeceğini düşünmek gibi, yanlış bildiklerimiz yapmaya devam etmemeliyiz. Çünkü bizler; Türk'üz ve Türk Toplumu diye de, bir gerçek vardır! Bunu bilen de olacaktır, bilmeyenler de... Ama; bizim görevimiz, olduğunu göstermemizdir.

Tekrardan, şu Malezya meselesine dönersek. Bu gün; NTVMSNBC'nin sayfalarında dolaşırken, bir haber okudum. '' Malezya'dan uzayda ibadet rehberi.! '' adı altında bir haberdi. 10 Ekim'de Rus uzay mekiği ile uzaya ilk astronotunu gönderen Malezya, 18 sayfalık bir ibadet rehberi hazırlatmış. Amaç, uzayda nasıl abdest alınır, kıble nasıl bulunur, namaz vakitleri gibi, oruç vakitleri nasıl tespit edilir diye böyle detaylı bir rehbermiş..! Uzaya giden Müslüman astronotlara yardımcı olması içinmiş. 1985 yılında, Suudi Arabistan'lı araştırmacı Prens Sultan, uzaya giden ilk Müslüman olmuş. Geçen yıl ise; İran asıllı Müslüman Anuşeh Ensari, 20 milyon dolar ödeyerek uzaya turist olarak gitmişti. 10 Ekim'de ise; Malezya'lı, Şeyh Muszaphar Sukhor gitti. Ama Şeyh Sukhor'un, uzay yolculuğu esnasında seferi olacağı için, orucunu kaza edebileceği açıklanmış. İlk uzaya giden Prens Sultan, uzayda oruç tuttuğunu ve dua ettiğini, ancak namaz kılmak için kıbleyi bulmakta ve yerçekimsiz ortamda, secde etmekte güçlük çektiğini açıklamış...

Şimdi; bu haberlerin doğrultusunda, insan kendi kendine biraz sorular sormalı. Elalemin uzaya gittiği bu ortamda, bizler hala neleri tartışıyoruz ? Şöyle biraz geriye doğru yaslanıp, önümüzdeki tabloya biraz derinlemesine bakarsak, şu fani dünya üzerinde, kimsenin kimseye benzemeye çalışmadığını ve hatta benzerlerini nasıl ekarte edebileceğinin hesaplarını yaptığını bariz bir biçimde görebiliriz...Yani herkes çağın önüne geçmeye çalışırken, bizler hala bir şeyleri yada birilerini İmitasyon olarak yaratmaya çalışıyoruz demek değil mi bu ?

Evet sevgili dostlar; Şu mübarek bayram günlerinde, bizlerin böylesine rahat bir ortamda, huzur içerisinde geçirmemizi sağlamaya çalışan ve bunun için canlarını veren yüce Şehitlerimize şükranlarımızı, daima ilerisini düşünerek yaratacağımız gelişmiş bir ülke ile göstermemizin tam zamanıdır. Hepinize sonsuz saygılarımla, nice bayramlar diliyorum...
 
Toplam blog
: 122
: 2970
Kayıt tarihi
: 26.03.07
 
 

Ankara Doğumluyum... Yazı yazmayı, çizmeyi, okumayı, izlemeyi, dinlemeyi, vb...vb... seviyorum. Bodr..