Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

06 Eylül '09

 
Kategori
Eğitim
 

Ben kaymakam olsaydım

Ben kaymakam olsaydım
 

Rahmetli Recep Yazıcığlu'nu tanıdıktan sonra, "Keşke ben de kaymakam veya vali olsaydım." dediğim çok oldu. Başka iyi örnekler de muhakkak vardır. Ancak, ben ve yakın tarihimize tanıklık eden hemen tüm yetişkinler Recep Yazıcıoğlu'nu tanıdı ve O'nu çok sevdi. Ne mutlu böyle insanlara ki idealleri uğruna canları pahasına görev yaparlar.

Çok sık olmasa da kaymakam ve valiler basın aracılığı ile kamuoyunun gündeminde yer alırlar. Kimi magazin yönleriyle, kimi de idealleriyle ve kimi de partizanlıklarıyla...

Bir hayat hikayesini yazayım ve sonra da "Ben kaymakam olsaydım neler yapardım?" sorusunu kendime sorup cevaplayayım...

Bir anneyi anlatacağım. Anne Muşlu... Sekiz çocuğu var, beşi kız üçü oğlan. Eşi sekiz yıl önce başka bir kadınla evlenir, nikah resmi değil... Adamın yeni çocukları olur;çocuklar da resmi nikahla evli olduğu eski eşinin üzerine yazılır. Anne para edecek neyi varsa satar, sekiz çocuğunu da alarak İstanbul'a gelir. Büyük oğlunu evlendirir. İki torunu olur. Sonra iki yetişkin kızını da evlendirir. Anne ev temizliği yaparak geçimini sağlamaya çalışır. Geride kalan üç kızı, kendisi, gelini, iki torunu ve büyük oğlu olmak üzere sekiz nüfus birarada kalarak geçinmeye çalışırlar. İki oğul hapistedir. Anne imkanı olduğunda, yani yol parası bulduğunda çocuklarını görmeye gider. Üç kızından biri İlköğretim beşinci sınıfta, diğer kızlarının birisi yedinci, diğeri de sekizinci sınıftadır. Büyük oğlanın işleri bozulunca anne üç küçük kızını yanına alarak memleketine gider. Ancak orada geçinme imkanı olmadığını büyük zorluklar yaşadıktan sonra anlayarak tekrar İstanbul'a gelir. Şimdi evli kızlarından biriyle kalıyor. Ancak damat da işsiz olduğundan, arada bir iş buldukça gündelik çalışarak evini güçlükle geçindirebilmektedir. Anne ve üç kız öğrenci çok çaresiz ve mağdurlar. Kızlar belki de okullarına devam edemeyecek, okuyamıyacaklar.

Şimdi bu anne ile üç küçük öğrenci kızına kim yardım edecek?!.. Kim kol kanat gerecek?!.. Anne diyor ki bir ev ve birkaç eşyam olsa ve üç-beş aylık kira da ödenmiş olsa, ben gerisini hallederim. Çalışır geçinip giderim, çocuklarımı okuturum.

İşte kaymakamlık ve valilik de burada başlıyor...

Şimdi gelelim ben kaymakam olsaydım neler yapardım, sorusunu cevaplamaya...

Ben kaymakam olsaydım ev ev gezerdim; uğramadık bir tek ev bile bırakmazdım. Hangi evde aş kaynıyor; hangi evde dert kaynıyor gözlerimle görürdüm. Devletin ve ilçenin tüm imkanlarını harekete geçirerek her derde çare bulmaya çalışırdım. Devlet kuruımlarındaki izzet-ikramı yasaklardım. İkramda bulunmak isteyenin ikramını ihtiyaç sahibine yaptırırdım.

Kısa hayat hikayesini yazdığım anneye, yardım edecek yetkili, etkili ve iyiliksever vatandaşlarımızın harekete geçmesini diliyorum.

Sevgilerimle...


fot.kolayidare.com






 
Toplam blog
: 323
: 2029
Kayıt tarihi
: 04.09.06
 
 

Yaşanan her hayat en iyi hayattır; yeter ki içinde kötülük olmasın!.. ..