Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

16 Haziran '11

 
Kategori
Öykü
 

Ben kimim

Ben kimim
 

“Lovely lovely pay”….”apple” da “apple” pay… esmer bir adam. Güney Amerika yerlilerini anımsatıyor. Ama muhtemelen ona bu melez bir ırka aitmiş görüntüsünü veren ten rengi, sabahtan akşama sahilde dolaşarak satmaya çalıştığı “lovely pay” ve “apele” da “apple pay”lar yüzünden. Derken yan taraftaki şezlonga uzanmış yaşlı İngiliz çiftin önüne bırakıveriyor tepsisini. Lak-lak derken payların ikisi eksiliyor tepsiden. Gözlerimi kapatıyorum… Bu haziran sonbaharı ne zaman bitecek belli değil. Tenlerindeki bronzluk sanki bütün bir yazın güneşini emmiş kadar.Belki de Ağustos ölü geçer bu sezon. Ramazan Ağustos’a rastgeliyor çünkü. Çalmak, çarpmak, kırmak, içmek, sövmek, dövmek, bölüşmemek, riya…. dolandırmak, ip olmadan atlatmak mesela, günah değil, kilot /sütyen veya yeni moda deniz shortu ile denize girmek günah Girilmez, girmemeliyiz. Onlar gavur, biz de olur mu hiç?oluurrr… Olursa gavur oluruz. Olmazsa sizin gibi müslüman. Biz gavursak siz kimsiniz? Biz kimiz? Onlar kim? 

Derken bir ses yaklaşıyor. Dövmeci… Kolunun altında şeffaf dosyalara konmuş resimleri seriyor diğer tarafımdaki iki İngiliz bayanın önüne… 60 veya daha üstü yaşlarda. Ciltleri kırışmış kalçası göbeği sarkmış bikinili iki bayan. Bunlar da diğer gruptan olmalı ”bütün bir yazın güneşini emenler”… Bayan yerinden doğrulup kuyruk sokumundaki melek resmini gösteriyor dövmeciye. Diğeri de sütyeninin iç kısmında kalmış gül motifini…”ooo... ha ha ha” diyerek uzaklaşıyor dövmeci adam, başka birilerini tokatlamak için. Gözlerimi kapatıyorum.10 tanesini yan yana getirsen 9’unda mutlaka vardır dövme. İç geçirmek, taciz de bulunmak falan filan günah değil, dövme yaptırmak günah abdest tutmuyormuş diye. (makyajla bir tutanlar da var bunu:Allah’ın yarattığını beğenmeyerek değiştirmeye çalışmakmış-ki günah) yapmalıyız, yaptırmamalıyız. Onlar gavur, biz de olur mu hiç? Oluurrr… Olursa gavur oluruz. Olmazsa sizin gibi müslüman. Biz gavursak siz kimsiniz? Biz kimiz? Onlar kim? 

Sırtım güneşe gözüm sağda solda. Aile bunlar sanırım. Haahhh! Arkamıza şemsiye açıyorlar. Bu dede, bu babaanne, öteki oğlu, beride ki gelini, ve torun Ela… Dede ve oğulda yeni moda deniz shortu, gelin mayo kumaşından tayt ve diz üstü elbise… haydi yallah Ela’yı kapıp denize… Fotoğraflar… kameralar… Ela çok mutlu. Dede gitti derinlere yüzmeye. Babaanne saklama kabında getirdiği meyveleri çıkarı sesleniyor denizdekilere… Tam o an da benim yan tarafımdaki yaşlı İngiliz kadın(dövmeciye kendini tokatlatmayan), çıkarıyor sütyenini beyaz kalanları diğer renge kavuşturmak için. Babaanne bir “vışşş” deyip gühaahhh!!! edasıyla başını çeviriyor diğer tarafa. “Off Allah’ım !” diyerek ben öbür tarafa. Gözlerimi kapatıyorum. Hani soyunmak günahdı da, çıplağa bakmak günah değil miydi? Memelerine başını çeviriyorsun da, yürüyüp sahile geleli, bağdaş kurduğun yere oturdun oturalı bilincini nerede tutuyordun babaanne?... Az sonra GDO’ları içinde gizli mısırcı. Bu patlatmamış, basbayağı haşlamış… bir gözüm güneşe küs, diğeri sen de konuşma kapat diyor… o hafif aralık kirpiklerimin arasından dödüğüm yanda ki diğer İngiliz kadını (teyzeyi)fark ediyorum, sırt üstü uzandığı yerden sütyeninin kopcasını çıkarmaya çalıştığını fark ediyorum. Olmadı kocası yetişiyor imdadına…omzuna bir öpücük çıkarıveriyor kopcanın “stupid” olanını… dönüyorum ani bir manevrayla “vışş babaanneye”. O da bakıyormuş çeviriyor başını yine gözlerimi fark edince… Sağım çıplak -solum çıplak-oratada ben pembe bikinilerle, arkamda babaanne başörtüsü ve uzun lacivert entarisiyle “vışşşş!!!”onlar soyunmamalı, ben bikinili olmamalıyım sen baklmamalısın. Siz gelmemelisiniz ya da biz asla gelmemeliyiz. Olur mu hiç?oluurrr… Olursa gavur oluruz. Olmazsa sizin gibi müslüman. Biz gavursak siz kimsiniz? Biz kimiz? Onlar kim? 

Bir heves bir heves! Yakacağım kendimi kararlıyım. (Aslında buna bronzlaşmak diyorlar.) Soğuk bir suyla bastırmak yangını, şezlongda doğruluyorum. Dışı buhar içi buz dolu şişeyi dikiyorum ciğerlerimi dondura dondura.”Ohhh”… Çok şükür Allah’ım ne güzel su içmek… Hep şöyledir: Su içmek kadar, yıkanmak kadar, çişini yapmak kadar, uyuyabilmek kadar, ayaklarını uzatmak kadar güzel bir şey yoktur bedenimiz için… sonrası hep “ohhh”. Çok şükür bütün bunları yapabilmek. _Nescafeeee!.... Capucinooooo… 

A? Sahilde bunu ilk kez görüyorum. Medeniyetler seviyesine erişmek, yabancı turiste ihtiyaçları doğrultusunda hizmet sunabilmek olsa gerek. (bunun şimdi farkına varıyorum) 

-Heeyyy! Do you sell beer? 

-Nooo…. Necfacee... Capucino… yok yok beer noo 

Adam anladı. Bira “no”…”hayır” yani. Yine küstüm güneşe. Meditasyon formatında oturuyorum. Surata bak! Dombili seni! Annesinin elinden tutmuş şaldır şlop! geliyorlar kıyıdan kıyıdan. Surat domates gibi, yanaklar şişik, kaşlar çatık. Belli anne-oğul kavgası. Kesin dondurmadandır sebep. Önümde duruyorlar. Ayağına eğiliyor dombili. 

-Anneeee bak ben bu adamı döverim. 

-Oğlum sana ne ya... sus kapat çeneni 

-Hani üç aylara girdik içki içilmezdi. 

-Onlar yabancı, Türk değiller ki oğlum. 

-Yemişim yabancısını… ayıp değil mi neden bira istiyorsun diyeyim mi şimdi? 

-Saçmalama Batu, oğlummm dön şuraya…. 

Gittiler. Ben kaldım. Hem de kalakaldım. Dondum bir de. Hava sıcak ya eririm birazdan. İşte bak akmaya başladım kenarlarımdan. 

-Babaaaaaa…. çişim geldi. 

-Koca deniz oğlum gir içine yap işte… 

-Sen de gel yaaaa…. 

-Oğlummm gitsene biraz daha ileri... beline kadar… 

-Sen de geeelllll. 

-Ben gidiyorum, çantaya dikkat et Burcu. 

-Yüzmeye mi? 

-Berk’in çişi gelmiş, yapsın bi batar çıkarım öyle.. 

-Tamam. 

Gözlerimi kapadım. Kulaklarımı da. Görmeyeyim duymayayım diye. Dinleneyim diye. Bütün bunlar sadece bize mi özgü, yoksa yapan başka milletler de var mı bilmiyorum. Yapmayan başka milletler biz millete nasıl bakıyorlar acaba? Ben de o millet’denim. Yapmayan ama yapanların içinde olan. Böyle söylenmez, söylenmemeli? Olur mu hiç? Oluurrr… Olursa gavur oluruz. Olmazsa sizin gibi müslüman. Biz gavursak siz kimsiniz? Biz kimiz? Onlar kim? 

 
Toplam blog
: 76
: 634
Kayıt tarihi
: 08.04.10
 
 

Yemek seçmem, kızartmayla köfteyi tokken bile yerim. Çaysız ölürüm; migrenim tutar. Ya çoktur bir..